3. Hukuk Dairesi 2016/19327 E. , 2018/7026 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

3. Hukuk Dairesi 2016/19327 E. , 2018/7026 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki maddi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, ... 1.Noterliği'nin 19/12/2011 tarihli araç satış sözleşmesi ile dava dışı ... adına kayıtlı aracı, 18.000,00 TL bedelle dava dışı ... tarafından dava dışı ...'na verilen ... 2.Noterliği'nin 13/12/2011 tarihli vekaletnamesine istinaden satın aldığını, dava dışı ...'ın savcılığa müracaatı neticesinde ... 2.Noterliği'nden verilen vekaletin sahte olduğunun anlaşılarak aracın kendisinden alındığını, soruşturma aşamasında araç satış sözleşmesine dayanak olan ... 2.Noterliği'nin 13/12/2011 tarihli vekaletnamesinde kullanılan nüfus cüzdanının sahte olduğunun ortaya çıktığını, asıl araç sahibi dava dışı ... adına sahte nüfus cüzdanı ile vekaletname çıkartılmak suretiyle bu sahte vekaletname ile ... 1.Noterliği'nde satış işlemi yapıldığını, davalı noterin sahte nüfus cüzdanını denetleme ve sahteliğini tespit etme yükümlülüğü bulunduğunu ileri sürerek,18.000,00 TL araç bedelinin aracın emniyete teslim tarihi olan 15/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, dava konusu vekaletnamenin katibi olan dava dışı Mediha Yıldız tarafından kontrol edilerek ibraz edilen nüfus cüzdanı ile aynı olduğunun tespitiyle düzenlendiğini,kendisi ile başkatibi hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nca başlatılan soruşturma neticesinde nüfus cüzdanındaki sahteliğin çıplak gözle tespitinin mümkün olmadığı gerekçesi ile her ikisi hakkında da kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini, savcılık tespitine göre ibraz edilen sahte nüfus cüzdanının aldatma kabiliyeti bulunmadığı ve sahteliğin çıplak gözle anlaşılamadığını, davacının uğradığı zarar ile katibinin yaptığı işlem arasında illiyet bağının kesildiğini, illiyet bağının kesilmesi nedeniyle kendisinin kusursuz sorumluluğundan bahsedilemeyeceğini, bununla birlikte araç satış sözleşmesinde araç satış bedeli olarak 18.000,00 TL ödendiğinden bahsedilmiş ise de ,... 2.Sulh Ceza Mahkemesi'nin 2012/1674 Esas sayılı dosyasındaki davacının ve araç satışını gerçekleştiren vekilin ifadeleri uyarınca satış bedelinin 14.000,00 TL olduğunun beyan edilmesine göre davacının gerçek zararının araştırılması gerektiğini savunarak,davanın reddini istemiştir.
Mahkemece,dosya kapsamı itibariyle üçüncü kişinin (haksız fiil faili) kusurlu eylemi ile davalı noterin kusursuz sorumluluğunu ortadan kaldıracak şekilde illiyet bağının kesildiğinin kabulü gerektiği, açıklanan maddi ve hukuki olgular karşısında davalı noterin sorumluluğuna gidilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; sahte nüfus cüzdanına dayalı olarak davalı noter başkatibi tarafından verilen sahte vekaletnameye istinaden araç satış sözleşmesi ile satın alınan aracın, alıcı olan davacının elinden alınması nedeniyle,davacının uğradığı maddi zararın davalı noterden tahsili istemine ilişkindir.
1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 162.maddesine göre; ''Noterler bir işin yapılmamasından veya hatalı yahut eksik yapılmasından dolayı zarar görmüş olanlara karşı sorumludurlar''. Bu maddeye göre noterlerin sorumluluğu Kusursuz sorumluluktur. Kusursuz sorumlulukta ise, zarar gören kişinin kusurun varlığını ispat etmek zorunluluğu yoktur, aksine kusursuz sorumlu olan davalının (noterin) olayla zarar arasında uygun illiyet bağının bulunmadığını kanıtlaması gerekir.
Sorumluluk Hukukunun önemli ögelerinden biri de zarar ile eylem arasında illiyet bağının bulunmasıdır. İlliyet bağının kesildiği durumlarda kusursuz sorumlu olan kişi sorumlu tutulmayacaktır. Teoride ve uygulamada; mücbir sebep, zarar görenin tam kusuru ve üçüncü kişinin ağır kusuru ile illiyet bağı kesilir ve kusursuz sorumlu olan kişi sorumluluktan kurtulur.
Diğer taraftan Noterlik Yasası'nın 72.maddesi gereğince noter; iş yaptıracak kişilerin kimlik ve adresleri ile gerçek isteklerini tam öğrenmekle yükümlüdür. Noterin sahte belgeler ile işlem yapması ve gerçek maliki iyi tespit edememesi, hatalı ve eksik bir işlemdir.
Somut olayda;davacının,19.12.2011 tarihinde ... 1. Noterliği’nde yaptığı araç satış sözleşmesi ile dava dışı ... adına kayıtlı olan aracı,dava dışı ... tarafından dava dışı ...’na davalı noterin görev yaptığı ... 2. Noterliği’nden düzenlenen 13.12.2011 tarihli vekaletnameye istinaden satın aldığı, dava dışı ...’ın savcılığa müracaatı neticesinde davalı noterin görev yaptığı ... 2. Noterliği’nden düzenlenen 13.12.2011 tarihli vekaletnamenin sahte olduğunun anlaşıldığı ve akabinde de davaya konu edilen aracın davacının elinden alındığı,davacının da eldeki dava ile söz konusu araç için ödediğini iddia ettiği 18.000 TL araç satış bedelini davalı noterden talep ettiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece,dosya kapsamı itibariyle üçüncü kişinin (haksız fiil faili) kusurlu eylemi ile davalı noterin kusursuz sorumluluğunu ortadan kaldıracak şekilde illiyet bağının kesildiğinin kabulü gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de,mahkemece yapılan yargılama sürecinde davaya konu edilen sahte vekaletnamenin düzenlenmesinde kullanıldığı açık olan dava dışı ...’a ait sahte nüfus cüzdan suretinin aslının temin edilemediği açıktır.Sahte nüfus cüzdan suretinin aslı temin edilemediğinden de mahkemece söz konusu sahte nüfus cüzdanının iğfal kabiliyetine sahip olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılamamıştır.Bu durumda,sahte nüfus cüzdanı kullanılarak düzenlenen sahte vekaletnameye istinaden söz konusu araç satışının yapıldığı ve sonrasında da aracın davacıdan alınması nedeniyle davacının maddi zarara uğradığı sabit olmakla,nedensellik bağının kesildiğini ispat külfeti davalı notere düşmektedir.
Bunun dışında;dosyada fotokopisi bulunan dava dışı ...’a ait gerçek nüfus cüzdan sureti ile aslı temin edilemeyen sahte nüfus cüzdan sureti incelendiğinde ise, ilçe ve mahalle-köy kısımlarının farklılık arz ettiği ve bu farklılığın çıplak gözle görülebildiği de kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca mahkemece; aslı temin edilemeyen, bu nedenle iğfal kabiliyetinin bulunup bulunmadığı tespit edilemeyen sahte nüfus cüzdanına istinaden düzenlenen sahte vekaletname ile söz konusu araç satış işleminin yapıldığı,davalı noterin aslı ele geçirilemeyen sahte nüfus cüzdanı ile gerçek nüfus cüzdanındaki ilçe ve mahalle-köy kısımlarının farklılık arz ettiğini gözden kaçırmak suretiyle gerekli dikkat ve özeni göstermediği ve özen yükümlülüğünü kusurlu şekilde aksattığı,davalı noterin bu şekli ile söz konusu sahte nüfus cüzdanının iğfal kabiliyetinin bulunduğu iddiasını ispat edemediği, noterlerin sorumluluğunun da kusursuz sorumluluk olduğu, bu nedenle de davalı noterin meydana gelen zarardan sorumlu olduğu kabul edilip, davacının uğradığı maddi kayıpların belirlenmesi ve belirlenecek bu maddi kaybın davalı noterden tazminine karar verilmesi gerekirken,eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön