3. Hukuk Dairesi 2017/15560 E. , 2018/4069 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacı ... davalı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 17.04.2018 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davacı vekilleri Av. ... ve Av....geldi. Karşı taraf davalı vekilleri Av.... ve Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının 01.09.2002 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, sözleşmenin 14. maddesinde taşınmazın ne şekilde teslim edileceğinin hüküm altına alındığını, sözleşmenin 9. maddesine göre davalı kiracının 31.01.2012 tarihli ihtarla sözleşmeyi 01.09.2012 tarihi itibariyle feshettiğini, teslim almak üzere gittiğinde kiralananı hasarlı ve harap bir şekilde bulduğundan kiralananı teslim almadığını, anahtar teslimi için davalının ... 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/47 D işler dosyasında tevdii mahalli tayin ettirdiğini, binanın teslime hazır olmadığını bildiği için ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/44 D işler dosyasında tesbit istediğini,bilirkişilerce binada KDV hariç 3.899.675,75 TL'lik zarar tesbit edildiğini, Bu Bedele %18 KDV eklendiğinde 4.601.617 TL'ye ulaştığını, bu bedelin fesih tarihi olan 01.09.2012 tarihinden itibaren işletilecek ticari reeskont faizi ile birlikte tahsilini,en son ödenen aylık kira bedelinin 156.496 TL olup tesbit raporunun kesinleşmesine kadar geçen 5 aylık süre kira bedeli olan 782.480 TL'nin, 8 aylık onarım süresi bedeli 1.251.96 TL'nin, kiracının kiralananda olan bazı demirbaşlarının hurdacıya satılması nedeniyle hurdacıların verdiği hasar bedeli 175.000 TL, ile 750.000 TL ticari kar ve itibar kaybı bedelinin dava tarihinden itibaren ticari reaskont faizi ile birlikte olmak üzere toplam: 7.561.065 TL'nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı; kiralananın teslim edilmek istendiği halde kiraya verenin teslim almaktan kaçındığı için kira bedeli isteyemeyeceğini, anahtar alınmadığından 17.9.2012 tarihinde tevdii mahalline teslim etmek zorunda kalındığını, davacının kar kaybı ve itibar kaybı bedelini istemesinin TBK'nun 344. maddesine aykırı olduğunu, kiralananın inşa tarihi ve ondört yıllık kullanma süresi dikkate alındığında kiralananda varlığı ileri sürülen hasarların olağan eskimeler ve bozulmalardan kaynaklandığını, tazminata ayrıca KDV istenemeyeceğini belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, Davanın kısmen kabulü ile, 4.460,575 TL hasar bedeli ile 6 aylık tamir süresi kira bedeli olan 743.414,58 TL'nin tahsiline karar verilmiş, hükmün davacı ... davalı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 10.03.2015 tarih, 2015/375 esas 2015/2385 karar sayılı ilamıyla “... Davalı kiracı tarafından 27.8.2012 tarihinde ... 4. SHM 2012/44 D işler dosyasında tesbit yaptırılmış ve bilirkişiler taşınmazda KDV hariç keşif ve dava tarihi itibariyle piyasa fiyatları dikkate alınarak inşaat genel toplamı 725.843 TL, mekanık tesisat genel toplamı, 897.866.75 TL elektrik ve asansör genel toplamı 3.899.675.75 TL hasar bedeli belirlemişler, raporlarında kullanma ve yıpranma payları düşülmüş ise de tesbit edilen kalemlerden hangi kalemlerin normal kullanımdan hangi kalemlerin hor kullanmadan kaynaklandığı belirtilmemiştir. Dava bu tesbit raporundaki hesaplamaya göre açılmıştır. 6098 sayılı TBK'nun 316. (BK 256) maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı kanunun 334 (BK 266) maddesi gereğince sözleşme sonunda aldığı haliyle kiralayana teslim etmekle hükümlüdür. Ancak, kiracı sözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp, münhasıran kötü kullanım sebebiyle oluşan zarar ve hasarlardan sorumludur. Delil tesbit raporunda kiralananda mevcut hasarlar tek tek açıklanmış ve bunların normal kullanım ve hor kullanım sonucu oluştuğuna ilişkin genel bir ifade kullanılmış isede, bu belirtmenin her bir hasar kalemi yönünden ayrı ayrı yapılmış bir değerlendirmeyi içermediği bazı hasar kalemlerinin mutlak surette hor kullanmanın varlığını göstermekten uzak bulundugu, özellikle davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanım amacı gözetildiğinde belirlenen hasar kalemlerinin normal kullanım sonucunda dahi oluşmuş olabileceği anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında yapılan 09.10.2013 tarihli keşif sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu ve ek raporu değinilen yönlerden her hangi bir açıklama içermemekte olup, tesbit raporunun tekrarından ibaret bulunmaktadır. O halde mahkemece yapılması gereken iş öncelikle delil tesbiti raporunda varlığı belirtilen hasar kalemlerinden her birinin hor kullanma sonucunda mı yoksa normal kullanımdan dolayı mı oluştuğunun ayrı ayrı belirlenmesi, normal kullanımdan kaynaklanan hasarlar varsa TBK'nun 334. (BK 266/1) maddesi ve sözleşmenin 13. maddesi gözönünde bulundurularak kiracının bunlardan dolayı tazminat sorumluluğu bulunup bulunmadığı değerlendirilmeli, hor kullanmadan ileri geldiği saptanan hasarların her bir kaleminin onarımı için gereken masraf tutarı ile bu onarımın yapılabilmesi için gereken sürenin ne olduğu konusunda dayanakları gösterilecek ve denetime elverişli şekilde konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması gerekir. Öte yandan taşınmazda 03.12.2012 tarihinde hırsızlık yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Anahtar teslim tutanağının davacıya 21.09.2012 tarihinde tebliğ edilmesine göre anahtarların bu tarihte teslim edildiğinin kabulü gerekir.
Bu tarihten sonra 03.12.2012 tarihinde taşınmazda meydana gelen hırsızlıktan da davalı tarafın sorumlu tutulması olanaksızdır...' ve '...Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince: Belirlenecek ve hüküm altına alınacak tazminat bedeline tahliye tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi ve verilecek hor kullanma tazminatın KDV'li olarak hüküm altına alınması gerekirken bundan zuhul ile yazılı şekilde karar verilmesi de doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde; ek bilirkişi raporu alınarak, davacının kira alacağı talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve davacının hor kullanma tazminat talebinin kısmen kabulü ile toplam 1.598.202,63 TL + KDV'den oluşan hor kullanma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı ... davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve kararın bozmaya uygun olmasına göre davacı ... davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davalının hükmedilen KDV'ye ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Mahkemece, hükme esas alınan 21.09.2016 tarihli bilirkişi raporunda; kök raporda verilen rakamların KDV'li rakamlar olduğu belirtilmesine rağmen, raporun sonuç kısmında rakamların KDV'li rakamlar olup olmadığı belirtilmemiştir. Bu durumda bilirkişilerden ek rapor alınarak belirlenen rakamların KDV'li rakamlar olup olmadığı belirlenerek, ayrıca taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde HMK'nın 297. maddesine aykırı şekilde KDV'li rakama hükmedilmemesi doğru değildir.
3- Davalının tamir süresi kira bedeline ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun “Hükmün Kapsamı” başlıklı 297.maddesine göre;
“(1) Hüküm 'Türk Milleti Adına' verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar:
a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,
b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini.
c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri.
ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini.
d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını.
e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi.
(2) Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
“Hükmün Yazılması” başlıklı 298.maddesi ise:
“(1) Hüküm, hükmü veren hâkim, toplu mahkemelerde başkan veya hükme katılmış olan hâkimlerden başkanın seçeceği bir üye tarafından yazılır.
(2) Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.
(3) Hükümde gerekçesi ile birlikte karşı oya da yer verilir.
(4) Hüküm, hükmü veren hâkim veya hâkimler ile zabıt kâtibi tarafından imzalanır.”
hükmü yer almaktadır.
Açıklanan hükümlerin ortaya koyduğu bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Hatta giderek denilebilir ki, dava içinden davalar doğar ve hükmün hedefine ulaşması engellenir. Kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz. Hukuk Genel Kurulu’nun 05.10.2011 gün ve 2011/20-607 E.-604 K.sayılı kararında da bu ilkeler aynen kabul edilmiştir.
Bu açık düzenlemeler nedeni ile bozma ile önceki hüküm ortadan kalktığından bozma konusu yapılmayan istekler hakkında da olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulması gerekir. Bozma konusu olmayan isteklerin kesinleştiğinden söz edilerek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi anılan usul hükümlerine aykırılık teşkil eder (HGK. 10.10.2012 gün ve 2012/9-851 Esas, 2012/705 Karar).
Somut olayda; Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 10.03.2015 tarih, 2015/375 esas 2015/2385 karar sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilen ilk kararda, Mahkemece, 4.460,575 TL hasar bedeli ile 6 aylık tamir süresi kira bedeli 743.414,58 TL'nin tahsiline karar verilmiştir. 6 aylık tamir süresi kira bedeli, yapılacak tamiratların miktarına göre belirlendiğine ve son verilen kararda hor kullanma bedeli olarak 1.598.202,63 TL'nin tahsiline karar verildiğine göre, hor kullanmadan kaynaklı tamir süresinin ne kadar olacağının bilirkişilerce tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken,Mahkemece HMK'nun 297.maddesi gözetilmeksizin, önceki hükmün bozulmadığından kesinleştiğinden söz edilerek yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına dair verilen karar hatalı olup, hükmün bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
4-Davacının hor kullanma tazminatına yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Hükme esas alınan 01.09.2002 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli sözleşme konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme ile dava konusu taşınmazın tamamının davalıya kiraya verildiği anlaşılmaktadır. Sözleşmenin özel şartlarının 4.a.1 md- kiracı “kiralayana ait demirbaş ve malzemeler listesinde sayılan demirbaş ve malzemelerle birlikte ve kullanıma hazır vaziyette teslim edecektir.” 14. maddesinde, sözleşmenin her hangi bir sebeble sona ermesi halinde mecuru Madde 4,a.1 maddesine göre teslim aldığı şekilde hasarsız ve noksansız olarak kiralayana teslim eder” hükmüne yer verilmiştir. Mahkemece, hükme esas alınan 21.09.2016 tarihli bilirkişi raporunda; 3., 4. ve 5. katlardaki hasarların, zamanla çatılarda biriken tozlar sebebiyle çamur tabakası oluştuğu, yağmur suyu tahliye süzgeçlerinin tıkandığı ve biriken suyun çatı izalasyonunu yerinden kaldırarak hasar meydana geldiği, oluşan çamurun yağmur iniş borularını tıkadığı, bu nedenle meydana gelen hasarların zaman içerisinde yapıda bakımsızlık sebebiyle oluşan hasarlar olduğundan, hor kullanımdan kaynaklanmadığı belirtilmiştir. Ancak, taşınmazın tümüyle kiraya verildiği, davalı kiracı tarafından yağmur tahliye süzgeçlerinin tamir edilmesi yönünde davacı kiraya verene herhangi bir bildirimde bulunulmadığı dikkate alındığında, oluşan hasardan davalı kiracının sorumlu tutulması gerekirken, bilirkişilerce eksik ve hatalı değerlendirme yapılmıştır. Bu sebeple 3., 4. ve 5. katlarda hor kullanmadan meydana gelen zarar miktarının da belirlenerek hüküm kurmaya yeterli, denetime elverişli bilirkişi raporu alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle, davacının ve davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının, 4.bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 1.630 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin yek diğerinden alınıp yek diğerine verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
3. Hukuk Dairesi 2017/15560 E. , 2018/4069 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 34 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat