3. Hukuk Dairesi 2017/14025 E. , 2018/1524 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

3. Hukuk Dairesi 2017/14025 E. , 2018/1524 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; murisleri ...'ın 06/01/2005 tarihinde elektrik iletim hatlarındaki elektrik arızasını gidermeye çalışırken elektrik akımına kapılarak vefat ettiğini, ...'ın ... ... işletmesi tarafından elektrik arızasının tamiratlarının giderilmesinde sigortasız olarak sürekli çalıştırıldığını, ... ... işletmesinin olayın oluşumunda gerekli dikkat ve özeni göstermediğini, gerekli güvenlik önlemlerini almadığını belirterek, maddi ve manevi tazminatın olay tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kurumdan alınmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın zamanaşımı yönünden, kesin hüküm ve nedensellik bağı yokluğundan reddi gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 11.02.2013 tarih 2013/86E-1882K sayılı ilamı ile;
“ Dava haksız eyleme dayalı tazminat istemine ilişkin olduğu için bu tür davalarda talep olması halinde olay tarihinden itibaren yasal faiz uygulanır. Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde faiz; olay tarihinden itibaren istenmesine rağmen, mahkemece kurulan hükümde dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmemiş; bu husus hükmün davacı yan lehine bozulmasını gerektirmiştir.
Davalı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
...Her ne kadar hukuk mahkemesi, ceza mahkemesinin kararı ile bağlı değil ise de; somut olayda ceza yargılamasında yapılacak kusur incelemesinin ve yargılama sonucunda verilecek kararın eldeki davayı etkilemesi söz konusudur. Bu nedenle, ceza davasının sonucunun bekletici sorun yapılması gerekirken, mahkemece; Hani Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2009/41 E. sayılı ceza dosyasının sonucu beklenmeksizin karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. ‘’ gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizi 2016/2545-12173 e-k 26/10/2016 tarihli ilamıyla;
“Mahkemece her ne kadar bozmaya uyma kararı verilmiş ise de bozmaya uygun karar verilememiştir. Şöyle ki;
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak;
2- ...O halde mahkemece, davalı taraf lehine doğmuş olan usuli kazanılmış hak ile bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı hususları da göz önüne alınarak karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu davalı taraf lehine doğmuş olan kazanılmış usuli hak göz önüne alınmaksızın bozmadan sonra yapılan ıslaha göre hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülmüş, bozmayı gerektirmiştir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Söz konusu bozma ilamı uyarınca mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafça temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Harca tabi davalarda, başvurma harcı ve nisbi karar ve ilam harcının dörtte biri peşin olarak alınır
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 1 Sayılı Tarife Yargı Harçları Karar ve ilam harçları başlığı a bendinde ' Konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden Binde 68,31 oranında harç alınacağı' düzenlemesi mevcuttur.
Dosyanın incelenmesinde; mahkemece verilen ilk hükümde alınması gerekli 5.761,44 TL harçtan peşin alınan 1.856,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.905,24 TL harcın davalı kurumdan tahsili ile hazineye irat kaydına karar verildiği, davalı tarafça 09/11/2012 tarihinde onama harcı adı altında 3.905,24 TL yatırıldığı, ikinci hükümde alınması gerekli 11.399,50 TL harçtan peşin alınan 3.050,20 TL harç ile davalı tarafça bozma öncesi ödenen 3.905,25 TL. bakiye karar harcının mahsubu ile bakiye 4.444,05 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına karar verildiği, davalı tarafça 18/01/2016 tarihinde bakiye karar harcı 4.445,05 TL yatırıldığı, son olarak temyize konu karar da ise alınması gerekli 6.625,66 TL karar ve ilam harcından kabul ve ret oranına göre davalı tarafça yatırılması gereken 3.328,07 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına karar verildiği görülmektedir.
Yargılama süresince davalı tarafından toplamda 8.350,29 TL harç yatırıldığı anlaşılmakla, kabul edilen değer üzerinden alınması gereken 6.625,66 TL harçtan fazlasının daha önce ikmal edildiği görülmektedir. O halde fazla yatırılan harcın iade edilmediği takdirde davalı tarafa iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde harç tahsili yoluna gidilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/ gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının “C)” bendinin 'Davalı tarafından daha önce yatırılan 8.350,29 TL harçtan alınması gerekli 6.625,66 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 1.723,63 TL harcın talep halinde davalıya iadesine” suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/02/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön