3. Hukuk Dairesi 2016/17697 E. , 2018/4068 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki nişanın bozulması nedeniyle ziynet eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar vekili özetle; davacı ... ile davalının aile arasında yapılan tören ile nişanlandıklarını, taraflar arasındaki anlaşmazlık nedeni ile 09.08.2014 tarihinde nişanın bozulduğunu, nişanlanma sırasında müvekkilleri tarafından davalıya takılan ve verilen hediyelerin davalıdan talep edildiğini ancak davalı ve ailesi tarafından iade edilmediğini belirterek takıların ve hediyelerin aynen iadesini mümkün olmaz ise 31,300 TL'nin dava tarihi itibari ile işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve beyan etmiştir.
Davalı vekili özetle; davacının iadesini istediği takılarla ilgili taraflar arasında ihtilafın bulunmadığını, davalının itirazı ve direniminin de olmadığını, eşyaları tevdi etmeye hazır olduklarını belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; kısa kararda “açılan davanın kabulü ile 39.825 TL altın alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine”, gerekçenin hüküm kısmında ise “Davanın kabulü ile 39.825 TL altın alacağının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” karar verilmiştir.
Öte yandan, hüküm henüz tebliğ edilmeden davacı vekilinin 30.6.2016 tarihli tavzih talepli dilekçesi üzerine mahkemece; “Mahkememizin 26/05/2016 tarih ve 2015/341 Esas, 2016/419 Karar sayılı kararının hüküm kısmının 1. Maddesinin ' DAVANIN KABULÜ İLE; 39.825 TL altın alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine, şeklinde tavzihine,” karar verilmiş, hüküm ve tavzih kararı davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- 6100 sayılı HMK'nın 304 maddesi gereğince; “Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir.” HMK'nın 305. maddesi uyarınca ise; “Hüküm yeterince açık değil ise veya icrasında tereddüt uyandırıyor ise, yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyor ise, icrası tamamlanıncaya kadar taraflardan her biri hükmün açıklanmasını ya da aykırılığın giderilmesini isteyebilirler. Hüküm fıkrasında taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez veya değiştirilemez. Asıl hükmü değiştirerek, hüküm sonucunu bertaraf edecek tavzih kararı verilemez.”
Tavzih kararı ile hükmün müphem ve çelişkili hususları giderilebilir. Mahkemece, davacının talebi üzerine tavzih ile faize hükmedilmesi, HMK'nın 305. maddesinde tanımlanan tavzih nedenleri arasında yer almamaktadır. Bu itibarla hükmü değiştirecek nitelikte tavzih kararı ile faize hükmedilemez.
2- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 298/2. maddesinde; gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı düzenlenmiştir.
Somut olayda; tefhim edilen kısa kararda, açılan davanın kabulü ile 39.825 TL altın alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda davanın kabulü ile 39.825 TL altın alacağının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmek suretiyle, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır.
Buna göre, mahkemece; kısa kararla bağlı olmaksızın ve dosya münderecatına göre, açıklanan hususlar gözönünde tutularak vicdani kanaate göre karar verilmelidir.
3- Bozma nedenine göre, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
3. Hukuk Dairesi 2016/17697 E. , 2018/4068 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat