3. Hukuk Dairesi 2016/8504 E. , 2018/1130 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; ... nolu tarımsal sulama abonesi olduğunu, aleyhine kaçak tespit tutanağı ile 71.581,20 TL borç çıkartıldığını oysa sayaca hiçbir şekilde müdahalede bulunmadığı gibi dönem faturalarını da ödediğini belirterek tahakkuk ettirilen 71.581,20 TL'den ferileri ile beraber borçlu olmadığının tespiti ile şimdilik 10.000,00 TL'den sorumlu olmadıklarının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı; yapılan tahakkukun mevzuata uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile .... nolu abonelik bakımından tanzim edilen 22/09/2012 tarih ve 81529 seri nolu kaçak tutanağı bakımından davacının davalı tarafa talebi de dikkate alınarak 10.000,00 TL borçlu olmadığının (2.020,88 TL borçlu olduğunun ) tespitine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen bedelden sorumlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin menfi tespit davasıdır.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Hükme esas alınan 14.12.2015 tarihli bilirkişi heyet raporunda, Yönetmelik hükümlerine ve Yargıtay kararlarına göre olmak üzere alternatifli hesaplama yapılmış, mahkemece Yönetmelik hükümlerine göre yapılan hesaplama hükme esas alınmakla birlikte bu hesaplamada Dağıtım bedeli, İletim bedeli, PSH (Perakende satış hizmet) bedeli dahil edildiği halde Kayıp-kaçak bedelinin hesaplamaya dahil edilmediği anlaşılmaktadır.
HMK’nun 281. maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden
talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
O halde mahkemece; dosyanın 14.12.2015 tarihli bilirkişi raporunu tanzim eden bilirkişi kuruluna verilip bilirkişilerden Kayıp-kaçak bedeli de dahil edilerek hesaplama yapılmak üzere ek rapor alınarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, itiraza uğrayan bilirkişi raporu benimsenerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
3-Kabule göre de; davacı fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak tahakkuk ettirilen 71.581,20 TL borcun şimdilik 10.000 TL’sinden borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre davacının borcunun 2.020,88 TL olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda mahkemece, dava değeri dikkate alınarak davacının borçlu olduğu tespit edilen bu miktar yönünden davasının reddi ile kalan 7.982,12 TL yönünden borçlu olmadığına karar verilmesi gerekirken, davacının davalı tarafa talebi de dikkate alınarak 10.000,00 TL borçlu olmadığının (2.020,88 TL borçlu olduğunun ) tespitine karar verilmiş olması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,15.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
3. Hukuk Dairesi 2016/8504 E. , 2018/1130 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat