3. Hukuk Dairesi 2016/13189 E. , 2018/911 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı mahkememize verdiği dava dilekçesinde, ... 2.Aile Mahkemesinde boşandıklarını, evlilik birliği içinde araba almak istediklerinde 280 gram ağırlığındaki altınını davalıya verdiğini, arabanın alındığını, ancak davalının arabayı davacıdan habersiz sattığını ve gayrimeşru yollarda harcadığını, bir süre sonra taraflar ev alma kararı aldıklarını, davacının geri kalan altınlarını davalı tarafa verdiğini ve evin alındığını, davalının bu evi sattığını ve ikinci evliliği için kullandığını, altınların ev ihtiyaçları ve taşıt alımı için kullanıldığını, davalıya verilen toplam 570,17 gram altının dava tarihindeki satış bedeli olan 45.613,6 TL'yi ve dava tarihinden itibaren faizini talep etmiştir.
Davalı sunmuş olduğu cevap dilekçesinde; evlilik birliği devam ederken hyundai marka araç satın aldıklarını, aracı, davalının bir kısmını biriktirdiği para bir kısmını da borçlanarak ödediğini, arabanın ailenin farklı ihtiyaçları için satıldığını ve paranın evlilik içinde harcandığını, 2011 yılında taşınmaz satın aldıklarını, içerisine pek çok tadilat yapıldığını, evin masraflarının bir kısmını çektiği konut kredisi, ve tüketici kredileri ve borçlarla karşıladığını, davacıyla kaçarak evlendiklerini, 10-15 kişinin katıldığı düğünde kendi ailesi tarafından davacıya 20-25 gram ağırlığında altın takıldığını, onlarında evlilik içinde çocukların masrafları için harcandığını, davacının evi terk ederken yanında 3 adet 22 ayar bilezik, 1 adet altın künye, 4 adet yüzük ve 5 takım küpeyi götürdüğünü, yalnızca düğünde takılan ziynetlerden bahsedilebileceğini, diğerlerinin davalının birikim amacıyla davacıya aldığı ziynetler olduğunu, davacıya bağışlanmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece davacının ziynet eşyası alacağı talebinin kısmen kabulü ile; 3 adet 12 gr bilezik (2.808,00 TL), 3 adet 11 gr bilezik( 2.340,00 TL), 1 adet 20 gr bilezik( 968,00 TL), 1 adet 30 gr kelepçe( 1.452,00 TL), 1 adet 10 gr çeyrekli bileklik(622,00 TL) nitelikte ziynet eşyasının davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, bu mümkün olmadığı takdirde toplam bedeli olan 8.190,00 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine; ziynet eşyasında fazlaya dair talebin reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık ziynet alacağına ilişkindir.
6100 sayılı ...nun 304.maddesine göre “Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir.”
Somut olayda, Mahkemece, gerekçeli kararda davalı lehine vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmemiş iken; davalı vekilinin davalı lehine reddedilen dava değeri üzerinden masraf ve vekalet ücretine hükmedilmediği ve bu hatanın düzeltilmesi talebini içerir tavzih dilekçesi üzerine, davalı yararına karar tarihinde yürürlükte olan avukatlık asgari ücret tarifesinin 12/2 maddesi gereğince davanın reddedilen miktarı yönünden hesaplanan 4.416,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ve davalı tarafından yapılan toplam 781,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 648,23 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine hükmedilmiştir. Söz konusu düzeltme ile davalı lehine verilen vekalet ücreti ve yargılama gideri davacı aleyhine değiştirilmiş olup, bu düzeltmenin maddi hatanın düzeltilmesi niteliğinde olduğunun kabulü mümkün değildir.
Mahkemece; yukarıda açıklanan ilkeler nazara alınarak, hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar dışında hüküm değiştirilemeyeceğinden, davalı vekilinin tashih talebinin, ancak bozma nedeni yapılabileceği gerekçesi ile reddi gerekirken, yazılı şekilde maddi hatanın düzeltilmesi kararı verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Bundan ayrı olarak, davacı taraf dava dilekçesinde dava tarihinden itibaren faiz talebinde bulunmasına rağmen mahkemece hükmün kesinleşmesinden itibaren faize hükmedilmesi de doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
3. Hukuk Dairesi 2016/13189 E. , 2018/911 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 63 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 39 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat