3. Hukuk Dairesi 2017/13523 E. , 2019/6358 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

3. Hukuk Dairesi 2017/13523 E. , 2019/6358 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ


Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:


Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarında 10/02/2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin bulunduğunu, 2013 yılı Şubat ayı ile 2014 yılı Eylül ayları arası dönemlere ait kira bedellerinin davalı tarafça ödenmediğini ve bunun üzerine davalı aleyhine takip başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın ptaline, takibin devamına ve davalının icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, cevap dilekçesi sunmamış yargılamaya katılmamıştır.
Mahkemece, kira alacağının hesabı için bilirkişi raporu aldırılarak hesaplanan tutar üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
İcra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazları bakımından; İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.Somut olayda dava konusu ödenmeyen kira alacağı olup, borç davalı bakımından likit ve muayyendir. Dolayısıyla mahkemece, davacınının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK'nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazının kabulü ile temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan 'Davacının icra ikar tazminatı talebinin reddine' ibaresinin çıkartılarak yerine “Hükmolunan 112.850,00 TL asıl alacak ve 6919,10 TL faiz toplamının %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin eklenmesine, hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.09.2019 günü oybirliğiyle karar verildi.









Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön