3. Hukuk Dairesi 2017/9069 E. , 2019/5256 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda,davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı,davalı ile aralarında 01.03.2006 tarihli kira sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede kiracının mecurda ihtiyacına göre tadilat yapabileceği, ancak tahliye ederken eski hale getireceğinin kararlaştırıldığını, 01.03.2014 tarihinde mecurun kiracı davalıya teslim edildiğini, ancak kiracının mecuru eski hale getirmeden iade ettiğini, uğranılan zararın Marmaris 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/33 D.iş sayılı dosyası ile 37.286,50 TL olarak tespit ettirildiğini ileri sürerek,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 37.286,50 TL masraf bedelinin dava tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı , taraflar arasında 01.03.2006 tarihinde kira sözleşmesi düzenlendiğini, kendisinin mecuru 01.03.2014 tarihinde terk ettiğini, anılan tespit raporunu kabul etmediklerini, zira bu raporun eski tarihli sözleşmeye göre hazırlandığını, taraflar arasında 01.03.2011 tarihinde yeni bir sözleşme yapıldığını, bu sözleşmede ilk sözleşmede yer alan eski hale getirme maddesinin tarafların anlaşmasıyla çıkarıldığını, bu nedenle eski hale getirme yükümlülüğünün bulunmadığını, bunun yanında anılan raporun mecurun onaylı projesine uygun hale getirilmesine yönelik olarak hazırlandığını,kendisinin mecuru bu rapora uygun haliyle teslim almadığını savunarak,davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece,davanın kabulüne, davacının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 37.286,50 TL'nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, kiralananın hor kullanımından kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 316. maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı Kanunun 334. maddesi gereğince kiraya konu taşınmazı aldığı hali ile sözleşme sonunda kiraya verene teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracı, sözleşmeye uygun olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskime ve bozulmalardan sorumlu olmayıp münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur. Davalının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur.
Somut olayda davacı, kiraya konu taşınmazın davalı kiracı tarafından sözleşmeye aykırı şekilde hor kullanıldığını iddia etmiş,Marmaris 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/33 D.iş sayılı dosyası ile tespit yaptırmış,eldeki davada ise mahkemece mahallince 05.11.2015 tarihinde keşif icra edilmek suretiyle alınan 14.12.2015 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de,hükme esas alınan bilirkişi raporu incelendiğinde,hatalı şekilde dava tarihindeki serbest piyasa rayiçlerine göre değerlendirme yapıldığı gibi,taşınmazda oluşan hasar kalemlerinin her biri için ayrı ayrı olağan kullanımdan mı yoksa hor kullanmadan mı kaynaklandığına ilişkin değerlendirme yapılmadığı,yine hasar kalemleri yönünden kullanımla orantılı olarak yıpranma payının da düşülmediği görülmektedir.
O halde mahkemece yapılacak iş, yukarıda açıklanan ilke ve esaslar doğrultusunda dosyanın alanında uzman ayrı bir bilirkişi heyetine tevdi edilmesi suretiyle kiralanan taşınmazda tahliye tarihindeki rayiç birim fiyatları üzerinden yeniden fiyat değerlendirmesi yapılması,meydana geldiği iddia edilen hasarların ve eski hale getirilmesi istenen hususların ayrıntılı olarak tespit edilmesi, bu hasarın normal ya da hor kullanım sonucu oluşup oluşmadığı belirlenerek sözleşme hükümleri de göz önüne alınmak suretiyle değerlendirilmesi, hor kullanım ve olağan kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasar ayrımı yapıldıktan sonra kullanım süresi ile orantılı olarak varsa yıpranma payının hesap edilip belirlenen alacaktan düşülmesi suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken,yetersiz bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
3. Hukuk Dairesi 2017/9069 E. , 2019/5256 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat