3. Hukuk Dairesi 2019/4869 E. , 2019/10369 K.

[İctihat]

3. Hukuk Dairesi 2019/4869 E. , 2019/10369 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki kira bedelinin tenzili,menfi tespit ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda,davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresinde, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı 28.07.2015 tarihinde açtığı işbu davada; İstanbul 30. İcra Müdürlüğü'nün 2015/17698, İstanbul 24. İcra Müdürlüğü'nün 2015/9143, İstanbul 22. İcra Müdürlüğü'nün 2014/27331, İstanbul 25. İcra Müdürlüğü'nün 2015/246, İstanbul 34 İcra Müdürlüğü'nün 2015/10446, İstanbul 33. İcra Müdürlüğü'nün 2014/34715, İstanbul 37. İcra Müdürlüğü'nün 2014/22176 Esas sayılı dosyaları ile aleyhinde takipler yapıldığını, davalının ... Bankası ... hesabına 10.06.2013 tarihinde 8.000,00 TL gönderdiğini, takip tarihinde borçlu değil, alacaklı olduğunu, eski olması sebebi ile tesisatlarda, cihazlarda ve binada ortaya çıkan aksaklıkların bir kısmının acil müdahale gerektirdiğini bu nedenle tarafınca bedeli ödenmek suretiyle tamir edildiğini, tesisatlar ayıplı olduğundan fahiş su faturaları ödemek zorunda kaldığını, davacıya Beyoğlu 20. Noterliği kanalı ile gönderilen ihtarnamede, evde kendisinden önce uzun süreli kullanımdan kaynaklanan tadilat ihtiyaçları olduğunun ve kalorifer kazanı çok eski olduğundan tehlike teşkil ettiğinin bildirildiğini, ihtarnamede mevcut tüm hususların tespiti ve giderilmesi için gerekli olan meblağın davalı ile arasındaki cari hesaba eklenmesini istediğini, davalının kiradan kesilmesini kabul etmesi üzerine, kalorifer kazanının değiştirilmesi için aldığı fiyat teklifini davalının mail adresine gönderdiğini ancak davalının, işleyecek kiralara karşılık bu tesisatın yapılması konusundaki mutabakatlarını ihlal ettiğini, öte yandan davalının mülkiyeti iktisap ettiğini kendisine usulüne uygun olarak bildirmediğini, ilk malik tarafından kira ödeme zamanı konusundaki hükmün rızaen tadil edildiğini ve böylelikle kiraların farklı zamanlarda ödenmesine muvafakat edilerek kira ödeme zamanının belirsiz hale geldiğini, TBK'nun 314. maddesi uyarınca kira ödeme zamanının kira süresinin bitim tarihi olduğunu, bu bakımdan da takip tarihleri itibariyle kira ödeme süresi nihayete ermediğinden temerrüdün gerçekleşmediğini beyan ve iddia ile mecurdaki ayıpların giderilmesine, kendisi tarafından ayıplar sebebi ile yapılan masrafların tespitine, mecurdaki ayıplar sebebi ile ihtar tarihinden ayıbın giderilmesine kadar kira bedelinden hakkaniyet indirimi yapılmasına, fazla ödemelerin faizi ile birlikte iadesine, haksız icra takiplerinin iptaline ve haksız icra takipleri sebebi ile uğramış olduğu zararlara mukabil 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davaya konu mecurdaki ayıplar nedeniyle aylık kira bedeli olan 4.337,00 TL üzerinden % 10 indirim yapılarak davaya konu mecurdaki ayıplar giderilene kadar 11.08.2014 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin 3.904,00 TL olarak tespitine; Davacının davalıya borçlu olmadığı yönündeki menfi tespit davasının reddine; Davacının mecurda yaptığını iddia ettiği ve tespitini talep ettiği masrafların tespitine yönelik davasını ispat edemediğinden reddine ; Davacının uğradığını iddia ettiği haksız icra takipleri nedeniyle talep ettiği manevi tazminat talebinin icra takiplerinin haksızlığını ispat edememiş olması nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- TBK'nun 307. maddesine göre kiracının,kiralanandaki kullanımı etkileyen ayıpların olması halinde evleviyetle bu ayıpları kiraya verene bildirmesi gereklidir. Bu durumda kiracı , kiraya verenden ayıpların öğrenilmesinden giderilmesine kadarki dönem için kira bedelinin indirilmesini talep edebilir. Bu itibarla somut olayda ,davacı tarafından 11.08.2014 tarihinde keşide edilen ihtarnamenin davacıya tebliğinden itibaren kiradan indirim yapılması gerekirken, keşide tarihinden itibaren indirim yapılması doğru olmadığı gibi yargılama sırasında davacının, ayıbın kendisi tarafından giderildiği iddia edildiği ve buna ilişkin fatura sunulduğu nazara alındığında, TBK'nun 306. maddesi gereğince ayıbın verilen süre içerisinde kiraya verence giderilmemesi halinde kiracı tarafından kiraya veren hesabına gidertilebileceği değerlendirilmek suretiyle bu husus üzerinde durularak ayıbın öğrenilme tarihinden giderilme tarihi arası itibariyle kira bedelinin indirilmesine karar verilmesi gerekiren bundan zuhul edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.