3. Hukuk Dairesi 2019/2815 E. , 2019/9666 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

3. Hukuk Dairesi 2019/2815 E. , 2019/9666 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi asıl ve birleşen dosya davacısı tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen 03/12/2019 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; davacı vekili Av.... ile davalı vekili Av.... geldiler. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, taraflar arasında 01.04.1991 başlangıç tarihli kira sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşme uyarınca davalı kurumun kendi mamülleri olan dondurma ve süt ürünlerini davacıya kiraladığı satış yerinde satmasına izin verdiğini, sözleşmenin 8.maddesi gereğince davalı kurumun tüm ürünlerini, dava dışı baş bayilere verdiği fiyattan satacağını kabul ettiğini ancak davacıya sattığı ürünleri baş bayiye verdiği fabrika satış fiyatından değil de bu fiyatın çok üzerinde bir bedelle sattığını, bu nedenle zarara uğradığını belirterek toplam 50.000 TL zararının ticari faiz ile davalıdan tahsilini istemiş; birleşen davada ise 2007, 2008 ve 2009 dönemi için uğradığı toplam 258.890,91 TL zararın ilk davanın açıldığı 02.11.2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece 21.06.2013 tarihli karar ile davanın reddine karar verilmiş, davacının temyizi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 26.11.2015 gün, 2015/2908 Esas, 2015/10482 Karar sayılı ilamı ile, taraflar arasında imzalanan 01.04.1998 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesinin 8.maddesinde Çiftliğin tüm mamulleri kiracıya fabrikaların başbayiye veriş fiyatından vereceğine ilişkin düzenleme bulunduğu, Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2006/196 Esas sayılı dosyasının incelenmesinden davacı kiracının, davalıdan başbayilere verilen fiyattan daha yüksek fiyatla mal alması nedeniyle dava tarihine kadar olan zararı için talepte bulunduğu, Mahkemece Ankara baş bayilerine verilen fiyattan daha yüksek bedelle mal satılması nedeniyle sözleşmenin 8.maddesinin uygulanmasına, 7.826,94 TL nin tahsiline karar verildiği, kararın esas yönünden 05.02.2009 tarihinde onanarak kesinleştiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 8. maddesi yürürlükte olup, davacının 14.05.2013 harç tarihli ıslah dilekçesi ile açıkladığı hususun zararın tespitine yönelik olup, mahkemece kesinleşen önceki ilam dikkate alınarak davacının Atatürk Orman Çiftliği' nden indirimli olarak alabileceği ürün bedeli tespit edilerek sonucuna göre davacının zararı belirlenmesi gerekirken davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının davalı tarafından kendisine mal satılmadığı yönünde bir iddiası bulunmayıp, davaya konu zararın ise, davacıya satılan ürünlerin baş bayi fiyatlarının üzerinde satılmasından kaynaklandığı ileri sürüldüğünü, bilirkişi raporunda hesaplama yapılırken Ankara 2.Ticaret Mahkemesinin 2006/196 esas 2008/269 karar sayılı dosyasında belirtilen Ankara Baş bayilerine verilen fiyatlar üzerinden yapılan hesaplama neticesinde davacının süt ürünleri grubunda 2.815,85 TL zararı bulunduğu, süt grubunda ise zararı bulunmayıp 451,15 TL kazançlı olduğunun belirlendiği gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, 2.815,85 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, birleşen Ankara 14 Asliye Ticaret Mahkemesine ait 2017/12 Esas sayılı dosyasında davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1-)Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-)Taraflar arasında imzalanan 01.04.1998 başlangıç tarihli, bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin 8.maddesinde, Çiftliğin tüm mamulleri kiracıya fabrikaların baş bayiye veriş fiyatından vereceği düzenlenmiştir. Davalının sözleşmede kararlaştırılan fiyattan davacıya satış yapmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacının, davalı tarafından indirimli fiyattan satış yapılmaması üzerine dava dışı bayilerden de davalının ürünlerini satın aldığı anlaşılmakta olup davacı tarafından davalının satış fiyatı ile bayilerin satış fiyatının aynı olduğu beyan edilmiştir. Kira sözleşmesi kapsamına göre davacı, kiralananda davalının ürünlerini satmakla yükümlü olup davalının indirimli ürün vermemesi üzerine zarara uğradığı açıktır. Sözleşme aykırı davranan davalı, davacının zararını gidermekle yükümlüdür. Davacının kiralananda davalı tarafından sözleşme hükümlerine göre satışını yaptığı ürünleri dava dışı bayilerden satın alması davalının sorumluluğunu ortadan kaldırmamaktadır. Davacı, dava dışı bayilerden satın aldığı ürünler yönünden de davalının indirimli satış yapmaması nedeniyle fiyat farkından doğan zararını talep edebilecektir. Bu nedenle davacının bir kısım ticari defterleri zayi olmuş ise de bunlar dışındaki diğer ticari defterlerinin ibrazının sağlanması ve tarafların tüm delilleri değerlendirilerek dava konusu kiralanan için Atatürk Orman Çiftliği'nden indirimli olarak alabileceği ürün bedeli tespit edilerek, davalıdan sözleşme hükümlerine göre indirimli olarak satın alabilecekken dava dışı bayilerden temin ettiği ürünler yönünden uğradığı zararın tespit edilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
3-) Bozma nedenine göre davalının vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenler ile davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nın 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenle davalının vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 2.037 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/12/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön