3. Hukuk Dairesi 2017/9065 E. , 2019/5257 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

3. Hukuk Dairesi 2017/9065 E. , 2019/5257 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, davalı kurum ile aralarındaki 02.11.2009 tarihli sözleşme gereğince 150,00 m2 'lik alanı kiralayıp, mukavele hükümleri çerçevesinde kantin binası inşa ederek 3 yıl boyunca kiracı olarak bulunduğunu, kira süresi içinde kira sözleşmesi ve kira ilişkisi dışında davalı kurumun kendisinden hastane arşiv binası,personel için dinlenme ek binası,çevre düzenlemesi,mescit ve WC yapım talebinde bulunduğunu, bu imalatları yaptığını,bedelin nakden ödeneceği belirtildiği halde ödenmediğini, tahliye tehdidine maruz kaldığını ve imalatların sarf bedellerini alamadığı gibi, kira ilişkisinden kaynaklanan mecurdan da Kaymakamlık kararı ile cebri yolla tahliye edildiğini, davalı tarafından söz konusu imalatların halen kullanıldığını, bu imalatlara ilişkin delil tespiti yaptırdığını ileri sürerek,fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, arşiv binası tüm imalat ve inşaat bedeli, çevre düzenlemesi, çimlendirme, WC yapımı ve mescit yapımı, inşaat ve imalat bedeli toplamı 95.000,00 TL'nin imalat tarihinden itibaren uygulanacak ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı,cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece,davanın kısmen kabulü ile, 92.110,00 TL' nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine;fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Öncelikli uyuşmazlık; davaya bakmaya görevli mahkemenin hangi mahkeme olduğu hususunda toplanmaktadır.
1-) 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun'una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda;taraflar arasında 02.11.2009 tarihli yazılı kira sözleşmesinin akdedildiği,davacı tarafça davalının talebi doğrultusunda davaya konu edilen birtakım imalatların inşa edildiği, ,davacının daha sonra söz konusu taşınmazdan tahliye edildiği açıktır. Davacı, kiralanana yaptığı faydalı ve zorunlu giderlerden alınıp götürülmesi mümkün olmayan ve davalı kiraya veren tarafından benimsenenlerin yapıldıkları tarihler itibariyle bedellerini vekaletsiz iş görme hükümlerine göre isteyebilir.(TBK'nun 530,BK'nun 414. md.)
Bu durumda ise eldeki davada Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu görülmektedir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re'sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Her ne kadar eldeki davada Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yargılama yapılarak karar verilmiş ise de, uyuşmazlığın taraflar arasındaki kira sözleşmesine dayandığı açık olmakla,davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden mahkemece, HMK’nın 114/1-e ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
2-) Bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK’ un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön