3. Hukuk Dairesi 2017/9976 E. , 2019/985 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 12/02/2019 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; davalı vekili Av.... geldi. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekilin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; çocukları ...'ın 22/02/2014 tarihinde...Merkez Direkli Mahallesinde bulunan ve dava dışı 3. Kişiye ait evin balkonunda muhtarlık seçimleri ile ilgili afiş astığı sırada balkon hizasından geçen ve binaya yaklaşık 1,5 m mesafede bulunan yüksek gerilim hattına temas etmesi sonucu vefat ettiğini, olayın davalı kurumun hizmet kusuru ve haksız fiilinden kaynaklandığını, davalının söz konusu yüksek gerilim hatları ile bina arasındaki emniyet mesafesi sağlama konusunda gerekli önlemleri almadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak davacı baba ... için 60.000,00 TL manevi, 1.000,00 TL maddi, davacı anne Hacer için 60.000,00 TL manevi 1.000,00 TL maddi, davacı kardeş ... için 20.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 142,000,00 TL maddi ve manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı; olayın ... Ürün Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.'nin sorumluluk alanında gerçekleştiğini, olayda herhangi bir kusuru ve ihmalinin bulunmadığını, olayın davacılarının miras bırakanının kusuru ile meydana geldiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporuna göre; hat ile yapı arasındaki mesafelerin Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği'nin 44.maddesinde belirtilen emniyet mesafelerine uygun olduğu, bu şekilde davalı şirketin hizmet sunarken yönetmelikte belirtilen usul ve esaslara uygun davranması nedeniyle, söz konusu kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı, ölüm olayı ile ilgili olarak, CBS'nca başlatılan soruşturma sonucunda da, ölüm olayının şahsın kendi dikkatsizlik ve özensizliği sonucu meydana geldiği, olayda kimseye suç atfedilir bir kusur bulunmadığı gerekçesi ile kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, bu şekilde davalı şirkete atfedilebilecek kusur bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, elektrik çarpması sonucu ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
HMK 266.maddesi hükmüne göre, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi oy ve görüşünün alınması zorunludur. Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkes gibi hakimin de bildiği konularda bilirkişi dinlenmesine karar verilemeyeceği gibi, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konularda da bilirkişi dinlenemez. Her halde seçilecek bilirkişinin mesleği itibarıyla konunun uzmanı olması gerekir.
HMK’nun 281. maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme yaptırabileceği açıklanmıştır
Bilirkişiler, raporlarını hazırlarken raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu aynı zamanda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hüküm kurmaya dayanak yapılabilir.
Bilirkişi raporu kural olarak hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasındaki çelişki varsa hâkim çelişkiyi gidermeden karar veremez.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; dava konusu olayın meydana geldiği balkona paralel geçen AG direği olduğu, söz konusu gerilim hattına temas sonucu çarpılma olayının meydana geldiği, söz konusu hattın yönetmelikte belirtilen emniyet mesafesine uygun olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekili, maktulün AG hattına değil, OG hattına temas ettiğini, AG hattına temas etmiş olsa idi zaten ölüm olayının büyük ihtimalle yaşanmayacağını belirterek gerekçelerinide göstermek suretiyle rapora itiraz etmiş, yeniden bilirkişi raporu alınmasını talep etmiş, ancak mahkemece, itirazlar karşılanmadan hüküm tesis edilmiştir.
Bu durumda mahkemece, davacı vekilinin itirazlarını da karşılayacak şekilde, taraf ve yargıtay denetimine elverişli yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucu dairesinde karar verilmesi gerekirken davacı tarafın itirazları karşılanmadan yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nun 428 inci maddesi gereğince davacı taraf yararına BOZULMASINA, ikinci bendde açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/02/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
3. Hukuk Dairesi 2017/9976 E. , 2019/985 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 114 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 32 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat