5. Hukuk Dairesi 2017/2394 E. , 2018/14857 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

5. Hukuk Dairesi 2017/2394 E. , 2018/14857 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki müdahalenin men'i, kal, tazminat ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın ... yönünden husumetten reddine, İZSU Genel Müdürlüğü kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

- K A R A R –

Dava, müdahalenin men'i, kal, tazminat ve ecrimisil istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, davalı ... Belediyesi yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine; davalı İZSU Genel Müdürlüğü yönünden müdahalenin men’i ve kal talebinin kabulüne, tazminat ve ecrimisil taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, davalı ... Belediyesi yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine ve davalı İZSU Genel Müdürlüğü yönünden müdahalenin men'i ve kal kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bu nedenle; davalı İZSU Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı ile davalı ... Belediyesi vekillerinin temyiz itirazlarına gelince;
1-Kanalizasyon ve atık sularının dava konusu taşınmaz üzerinde yer alan bağ omcalarına verdiği zarar ile zarar gören bağ omcalarından alınacak ürünlerin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri de dikkate alınarak, bağ omcalarının maktu değerinin verilip verilmeyeceği tartışılmadığı gibi; bilirkişi raporunda değerlendirmeye alınan üzüm ürününün değerlendirme tarihi olan 2015 yılına ilişkin hasat zamanındaki toptan kg. satış fiyatı, ortalama verim miktarı ve üretim masrafları ... İlçe Tarım Müdürlüğünden getirtilerek bilirkişi raporunun denetlenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Ecrimisil talebi yönünden; öncelikle dava konusu taşınmazın arsa mı, arazi mi olduğunun belirlenmesi gerekir. Bunun için de; taşınmazın değerlendirme tarihinde belediye imar planı içinde olup, olmadığı, değilse belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun mahal olup olmadığı hususları Belediye Başkanlığından sorulup, alınacak yazı cevabına göre, taşınmazın vasfı belirlendikten sonra taşınmazın niteliğine göre oluşturulacak bilirkişi eşliğinde mahallinde keşif yapılarak;
Arsa vasfında ise; taşınmazların bulunduğu mevkiideki diğer arsaların dava tarihinden geriye doğru ecrimisil istenen süre içinde kiraya verilip verilmedikleri, veriliyor ise nasıl ve ne şekilde kiralandıklarının taraflardan delilleri sorulmak suretiyle tespit edilmesi, varsa emsal kira sözleşmeleri ibraz ettirilerek, arazi vasfında ise; dava tarihinden geriye doğru taşınmazlara yıllık ekilebilecek ürünler belirlendikten sonra tespit edilecek dekara net gelirine göre ve talep edilen her dönem için ayrı ayrı hesap yapan rapor doğrultusunda hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle ve bu yönteme uyulmadan hesap yapan ve resmi veriler temin edilmediğinden denetlenemeyen bilirkişi raporu doğrultusunda yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Davalı ... Belediyesi hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar verildiği halde, lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacı ile davalı ... vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacı ile davalı ...'ndan peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, davalı İZSU Genel Müdürlüğü'nden peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 19/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön