5. Hukuk Dairesi 2017/34974 E. , 2019/9153 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

5. Hukuk Dairesi 2017/34974 E. , 2019/9153 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin davacı idare vekilinin isteminin esastan reddine, davalı istemi yönünden ise ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılmak suretiyle yeniden hüküm kurulmasına ilişkin yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, duruşma için belirlenen 09/05/2019 günü temyiz eden davalı vekilinin yüzüne karşı; usulüne göre çağrı kağıdı gönderilmesine rağmen gelmediğinden temyiz eden davacı idare vekilinin yokluğunda duruşmaya başlanarak davalı vekilinin sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun davacı idare yönünden esastan reddine, davalılar bakımından ise kısmen kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 5 Hukuk Dairesince HMK'nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1-Taşınmazın değeri belirlenirken öncelikle dava konusu taşınmazın arsa mı, arazi mi olduğunun belirlenmesi gerektiğinden taşınmazın değerlendirme tarihi olan 22/02/2016 gününde 1/1000 ölçekli uygulama imar planı içinde olup olmadığı, değilse belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun mahal olup olmadığı, en yakın yerleşim birimlerine, kamu kurum ve kuruluşlarına olan uzaklığının ne olduğu hususları Belediye Başkanlığından sorulup, alınacak yazı cevabına göre, taşınmazın vasfı belirlendikten sonra taşınmazın niteliğine göre oluşturulacak bilirkişi eşliğinde mahallinde keşif yapılarak;
a-Taşınmazın arsa olduğunun belirlenmesi durumunda;
Kamulaştırma Kanunu'nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re'sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değer belirlenerek,
b-Arazi niteliğinde olduğunun tespiti durumunda ise;
Sulu arazi niteliğinde olduğu anlaşılan taşınmaz üzerine ekilebilecek mutad münavebe ürünleri İl Tarım ve ... Müdürlüğünden sorularak bu ürünlerin gelirine göre belirlenecek bedele dava konusu taşınmazın konumu, bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak, % 200 oranında objektif değer artırıcı unsuru ilave edilmek suretiyle değer biçilerek,
Hüküm kurulması gerekirken, bu yönteme uyulmadan, eksik inceleme ile değer takdiri,
2-Kabule göre de; toplam 555.700,17 TL bloke edildiği ve 549.141.57 TL'ye hükmedildiği halde fazla yatırılan bedele ilişkin hüküm kurulmaması,
Doğru görülmediği gibi,
3-28.04.2018 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7139 sayılı Yasanın 6.maddesi gereğince davacı idare harçtan muaf olup, aleyhine harca hükmedilmemesi gerektiğinden,
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HMK'nun 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı idareden peşin alınan harçların istenildiğinde iadesine, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davalı yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 2.037,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 09/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön