5. Hukuk Dairesi 2018/10397 E. , 2020/2899 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

5. Hukuk Dairesi 2018/10397 E. , 2020/2899 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin HMK'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının bedele ilişkin bendinin HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesine ilişkin hükümün Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 20/02/2020 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince HMK'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının bedele ilişkin bendinin HMK'nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltilmesine ilişkin hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; tarım arazisi niteliğindeki ... İli,... İlçesi, ... Köyü, 117 ada 69 parsel sayılı taşınmaza ilişkin hükme esas alınan bilirkişi raporunda münavebeye esas alınan ürünlerden pırasanın İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünce belirlenen kilogram başına verimi ile satış fiyatı ve masraf kalemleri doğrultusunda belirlenen net gelirine göre kamulaştırma bedeli tespit edildiği halde raporun münavebeye ilişkin bölümünde pırasa ürünü yerine silajlık mısırın yazıldığı ve bu hususu maddi hataya dayalı olduğu ayrıca dairemiz denetiminden geçen 2018/10367 E. - 2019/21133 K. , 2018/10365 E. - 2019/21130 K. Sayılı ilamlarında da aynı hususa ilişkin durum gözetilerek onama kararları verildiği gibi 2019/53 E. 2019/18486 K. ile onanan dosyada açıkça pırasa ürününe göre belirlenen değer ile aynı olduğu anlaşıldığından davaya konu taşınmazın zemininin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden %50 objektif değer artış oranı uygulamak suretiyle bilimsel yolla değerinin tespit edilmesinde, üzerinde bulunan ve taşınmaz mala bahçe niteliği vermeyen ağaçlara ise maktuen değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-6100 sayılı HMK'nun 353/1-b-2 nolu bendinde: 'Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında duruşma yapılmadan karar verileceği' düzenlenmiştir.
Bu itibarla; Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesinden verilen kararı bedele ilişkin bölümünde kanunun olaya uygulanmasında hata edildiği gerekçesiyle yapılan düzeltmenin yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde sadece bedele ilişkin olarak yapılan düzeltmenin ilk derece mahkemesi kararına şerh verilmesi ile yetinilmesi doğru olmadığı gibi,
2-Kabule göre de;
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz isteminin kabulü ile BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 2.540,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 2.540,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 20/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön