9. Hukuk Dairesi 2015/26505 E. , 2018/22474 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2015/26505 E. , 2018/22474 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; davacının davalı şirkete ait Rusya'daki inşaat şantiyelerinde 21/10/1997-31/05/2009 tarihleri arasında çalıştığını, işlerin azaldığı kendisine ihtiyaç kalmadığı, iş olunca çağrılacağı belirtilerek çıkışının verildiğini, ancak bir daha işe çağrılmadığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının belirli projelerde çalıştığını, çalışmalarının sürekli ve kesintisiz olmadığını, inşaat işlerinin yapısı gereği belirli dönemler halinde olduğunu, 30/04/2009 tarihinde ilişiğinin kesilmesini istediğini, bu durumun açıkça istifa iradesi olduğunu, saat ücreti ile çalıştığını, yıllık izinlerini kullandığını, kıdem ve ihbar tazminatı talep hakkı bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin alacağının davalıdan tahsiline hükmedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerinin hesabı noktasında toplanmaktadır.

Davacı işçi dava dilekçesinde yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ileri sürerek istekte bulunmuş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının izin dilekçelerinin 30'ar günlük olduğu ancak izin kullanılan sürenin yasal izin süresi olan 20'şer gün üzerinden kabul edildiği belirtilerek hesaplama yapılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta, davacının hizmet süresine güre o yıl için 20 günlük izin süresi hakkı bulunması daha fazla izin kullanamayacağı anlamına gelmez. Bu nedenle davacının izin dilekçelerinde yer alan izin süreleri ne kadarsa o kadarını kullandığı kabul edilmelidir. Diğer yandan davacı işçi davalı işverenin yurtdışı şantiyelerinde kesintili olarak çalışmıştır. Davacının yıllık izin ücreti alacağı istemi bordroda yer alan tahakkuklar yok sayılarak kabul edilmiş ise de, izin ödemesi adı altında bordroda yer alan tahakkukların işçinin farklı şantiyelerdeki çalışmalarının iş bitimi sebebiyle sona erdiği dönemlere rastlayıp rastlamadığı araştırılmamıştır. Bordroda yer alan ödemelerin işçinin banka hesabına yapıldığı savunulmuş olmakla bu yönde gerekirse ilgili banka kayıtları getirtilmeli ve iş bitimi sebebiyle çıkışların verildiği dönemde yapılan ödemelerin karşılığı olan izin günleri ile çalışma dönemi içine rastlamakla birlikte izinlerin kullandırıldığını gösteren imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile desteklenen izin tahakkukları hesaplamadan düşülmelidir. Bu konuda eksik incelemeyle karar verilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 06/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön