9. Hukuk Dairesi 2018/7583 E. , 2018/16470 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : İŞE İADE İSTEMLİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin ... ... yerleşkesinde 20/02/2013 tarihinde 4 aylık deneme süreli ve 1 yıllık iş sözleşmesi ile işe başlamış ise de deneme süresi henüz dolmadan 30/01/2014 tarihinde imzalanan ikinci bir sözleşme ile 20/02/2014 tarihinde bitecek olan sözleşmenin 19/02/2017 tarihinde sona erecek şekilde uzatıldığını; müvekkilinin bu sözleşmeye göre gemide kadrolu olarak ... yol kaptanı olarak işe başladığını; ancak görevini yüksek sorumluluk duygusu ile eksiksiz ifa eden müvekkilinin iş akdinin 25/03/2014 tarihinde haksız ve usule aykırı olarak feshedildiğini iddia ederek , 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18-21. Maddeleri uyarınca feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının davalı işyerinde kaptan olarak çalışırken iş sözleşmesinin gereklerini yerine getirmediğini, gemiyle yapılan kazayı işverene bildirmediğini, kurumu zarara uğrattığını davacı gemi adamı olduğundan işe iade davası açamayacağını feshin haklı ve geçerli nedene dayandığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
C) Yargılama Süreci ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, fesih geçersizliğinin tespiti ile davacının işe iadesine karar verilmiştir.
Davalı temyizi üzerine yerel mahkemenin bu kararı; Dairemizin 07.05.2015 tarih, 2015/6747 esas ve 2015/16705 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Bozma ilamında '.. uyuşmazlıkta gemiadamı olan davacının davalı kuruma ait ... İş Kanunu’nun 1. maddesi kapsamında sayılan bir gemide çalışıp çalışmadığı ve gemide çalışmış ise yaptığı işin ... taşıma işi olup olmadığı husunda araştırma yapılmadığı ' gerekçesiyle hatalı olduğu belirtilmiştir.
Mahkemece, davacının iş güvencesi kapsamının dışında olduğu gerekçesi ile bozmaya karşı direnme kararı verilmiştir. Direnme kararının süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiş olup dairemizce 18/02/2016 tarihli 2016/3089 esas ve 2016/3238 karar sayılı ilamıyla bozma kararına karşı direnme yolu kapalı olup, temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun geçici ek ikinci maddesi uyarınca yetkili ve görevli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’na gönderilmesine, karar verilmiş olup Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18/01/2017 tarihli : 2016/9-687 esas 2017/103 karar sayılı ilamıyla Yargıtay Özel Daire bozma kararının kesin olduğu ve direnme yolunun kapalı bulunduğu gözetilerek, Özel Daire bozma ilamına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle mahkemenin direnme kararı kaldırılarak dosya ilk derece mahkemesine gönderilmiştir.
İlk derece mahkemesince davacının çalıştığı geminin ... taşıma işinde kullanılan bir gemi olmadığı, davacının çalıştığı geminin bilimsel araştırma ve inceleme gemisi olduğu; konuyu düzenleyen ... İş Kanunun 14. Maddesi, Yargıtay'ın emsali içtihatları, gelen müzekkere cevapları ve dosya kapsamı bir bütün halinde değerlendirildiğinde davacı hakkında 4857 Sayılı Kanunun uygulanması gerektiği; davacının iş güvencesi hükümlerinden faydalandığı; davacının iş akdinin birden fazla olacak şekilde yenilenmiş olması, davacının yaptığı işin niteliği göz önünde bulundurulduğunda davacının iş akdinin baştan beri belirsiz süreli iş sözleşmesi olduğunun kabulünün gerektiği; dosya kapsamına göre iş güvencesi kapsamında olan davacının yasal süre içerisinde iş bu davayı açtığı; davacının davalı işyerinde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile kesintisiz çalışırken iş akdinin herhangi bir gerekçe gösterilmeden, yazılı fesih yapılmadan sözlü olarak feshedildiği gerekçesiyle davanın kabulüne ve davacının işe iadesine karar verilmiştir .
D) Temyiz:
Karar süresinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/II.c.1 maddesinde açıkça, feshin geçerli nedenlere dayandığının ispat yükü davalı işverene verilmiştir.
İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu kanıtlayacaktır. Buna göre fesih işlemini yazılı yapmış olması, belli durumlarda işçinin savunmasını istediğini belgelemesi, yazılı fesih işleminin içeriğinde dayandığı fesih sebeplerini somut ve açık olarak göstermiş olması gerekir. İşverenin biçimsel koşulları yerine getirdiği anlaşıldıktan sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunun kanıtlanması aşamasına geçilecektir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi işverene, işçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenlerle iş sözleşmesini feshetme yetkisi vermiştir. İşçinin davranışlarından kaynaklanan fesihte takip edilen amaç, işçinin daha önce işlediği iş sözleşmesine aykırı davranışları cezalandırmak veya yaptırıma bağlamak değil; onun sözleşmesel yükümlülükleri ihlale devam etmesi, tekrarlaması olasılığından kaçınmaktır. İşçinin davranışları nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilebilmesi için, işçinin iş sözleşmesine aykırı, sözleşmeyi ihlal eden bir davranışının varlığı gerekir. İşçinin kusurlu davranışı ile sözleşmeye aykırı davranmış ve bunun sonucunda iş ilişkisi olumsuz bir şekilde etkilenmişse işçinin davranışından kaynaklanan geçerli bir fesih söz konusu olur. Buna karşılık, işçinin kusur ve ihmaline dayanmayan sözleşmeye aykırı davranışlarından dolayı işçiye bir sorumluluk yüklenemeyeceğinden işçinin davranışlarından kaynaklanan geçerli fesih nedeninden de bahsedilemez.
İşçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenler, aynı yasanın 25. maddesinde belirtilen nedenler yanında, bu nitelikte olmamakla birlikte, işyerlerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen nedenlerdir. İşçinin davranışlarından veya yetersizliğinden kaynaklanan nedenlerde, iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli nedenlere dayandığını kabul etmek gerekecektir.
İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
Sadakat borcu, bir başkasının menfaatini koruma ve buna zarar verecek davranışlardan kaçınma borcudur(TBK. Mad. 396/1). İş sözleşmesini diğer sözleşmelerden farklı kılan taraflar arasındaki bağımlılık ilişkisi nedeni ile sadakatin varlığıdır. Sadakat bağı işveren işçiyi gözetme, işçiye ise işverenin menfaatlerini koruma, zarar verebilecek her türlü davranıştan kaçınma yükümlülüğü yükler.
İşçinin 4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir.
İşçinin iş sözleşmesini ihlal edip etmediğinin tespitinde, sadece asli edim yükümlülükleri değil; kanundan veya dürüstlük kuralından doğan yan edim yükümlülükleri ile yan yükümlerin de dikkate alınması gerekir. Sadakat yükümü, sözleşmenin taraflarına sözleşme ilişkisinden doğan borçların ifasında, karşı tarafın şahsına, mülkiyetine ve hukuken korunan diğer varlıklarına zarar vermeme, keza sözleşme ilişkisinin kapsamı dışında sözleşme ile güdülen amacı tehlikeye sokacak özellikle karşılıklı duyulan güveni sarsacak her türlü davranıştan kaçınma yükümlülüğünü yüklemektedir.
İşçinin iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini kusurlu olarak ihlal ettiğini işveren ispat etmekle yükümlüdür.
Yan yükümlere itaat borcu, günümüzde dürüstlük kuralından çıkarılmaktadır. Buna göre, iş görme edimi dürüstlük kuralının gerektirdiği şekilde ifa edilmelidir. İşçinin davranışlarından kaynaklanan fesih sebebi, işçinin kusurlu bir davranışını şart koşar(Dairemizin 28.04.2008 gün ve 2007/34009 Esas, 2008/10347 Karar sayılı ilamı).
Dosya içeriğine göre davacının davalıya ait Tübitak ... Araştırma gemisinde kaptan konumunda çalıştığı, mahkemenin dosyaya sunulan ... ... 11.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/28 D. İş Sayılı delil tespiti talepli dosyasındaki bilirkişi raporuna göre araştırma ve inceleme için özel ölçüm cihazlarıyla donatılmış araştırma gemisi olduğu , taşıma işi yapmadığı bu sebeple davacının 4857 İş Kanunu kapsamında iş güvencesinden yararlanabileceği hususundaki tespitlerinin isabetli olduğu ancak sunulan bu delil tespit dosyasındaki rapora göre davacının idaresi altındaki işverene ait gemiyle kaza yaparak bu gemiye ait 4 tane pervanenin değiştirilmesini gerektirecek şekilde zarar verdiği ancak zarar miktarının inceleme sırasında belirlenemediğinin bildirildiği , sunulan rapora ve dosya kapsamındaki delillere göre davalının davacının yaptığı kazayı işverene bildirilmemesi gerekçesiyle iş akdinin feshetmesi davacının mail yoluyla kaza olduğunu işverene bildirmesi karşısında isabetli olmayıp işverence zararın miktarı somutlaştırılmadığından feshin haklı nedene dayanmadığı kabul edilse de davacının eylemleriyle işverene ait gemiye zarar verdiği sabit olup bu nedenle yapılan feshin haklı değilse bile geçerli nedene dayandığı anlaşıldığından davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1.Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Davanın REDDİNE,
3. Alınması gereken 35,90 TL karar-ilam harcından peşin alınan 25.20TL.nin mahsubu ile bakiye 10,70 TL karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4. Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 150.00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.180,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine,
Kesin olarak oybirliği ile 24.10.2018 tarihinde karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2018/7583 E. , 2018/16470 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 36 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat