9. Hukuk Dairesi 2015/11468 E. , 2018/7400 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, asgari geçim indirimi alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 21/02/2017 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat ... geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek bırakılan günde dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı nezdinde öğretmen olarak çalışmakta iken iş sözleşmesinin, 31.08.2012 tarihinde haklı bir neden olmaksızın feshedildiğini ve işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek; kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai ücreti ile asgari geçim indirimi alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Vekilinin Cevabının Özeti:
Davalı vekili; fizik öğretmeni olan davacının, istifasi ile iş sözleşmesinin son bulduğunu ve herhangi bir alacağı olmadığını savunarak; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar süresinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- İş sözleşmesinin ne şekilde sona erdiği ve davacının kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı hususları, taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Davacı işçi, iş sözleşmesinin 31.08.2012 tarihinde haklı bir neden olmaksızın feshedildiğini ileri sürmüş; davalı işveren ise davacının, 25.06.2012 tarihinde istifa ettiğini savunmuştur.
Mahkemece, davacının iş sözleşmesinin 25.06.2012 tarihinde son bulduğu kabul edilmiş; ancak, iş sözleşmesinin tazminat gerektirmeyecek şekilde sona erdiğini ispat yükünün davalı işverende olduğu, davalının bu hususu ispatlayamadığı gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatları hüküm altına alınmıştır.
Davacı işçi, 25.06.2012 tarihinden sonra çalıştığını ispatlayamamış ve hükme esas hesaplamalar da iş sözleşmesinin 25.06.2012 tarihinde son bulduğu kabulü ile yapılmıştır.
Dosya içerisinde yer alan ve davacının imzasına havi 25.06.2012 tarihli istifa dilekçesinde, kişisel gerekçelerle iş sözleşmesinin sonlandırıldığı belirtilmektedir.
Davacı vekilince imzaya itirazda bulunulmamış, ancak soyut olarak istifa dilekçesinin gerçeği yansıtmadığı ileri sürülmüştür.
Davacının öğretmen olarak davalı nezdinde çalıştığı ve attığı imzanın sonuçlarını bilebilecek durumda olduğu, ayrıca imzanın irade feshadı hallerinden biri altında atıldığının da iddia ve ispatlanamadığı dikkate alındığında, iş sözleşmesinin davacının haklı nedene dayanamayan istifası ile son bulduğu, dolayısı ile kıdem ve ihbar tazminatlarının reddine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi hatalıdır.
3- Davacının fazla mesai ücreti alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında, taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Söz konusu alacağın varlığını ispatlama yükümlülüğü işçiye aittir. Somut uyuşmazlıkta davacı işçi delil olarak tanık beyanlarına dayanmıştır.
Her ne kadar yerel mahkemece, davacının haftalık 12 saat fazla mesai yaptığı kabulü ile sonuca gidilmiş ise de, dosyadaki bilgi ve belgeler ile tanık beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacının haftanın 6 günü 08.00-19.00 saatlari arası çalıştığı ve günde 10 saat derse girdiği, ders araları ve öğle arası dinlenmeleri dikkate alındığında haftalık 6 saat fazla mesai yaptığı anlaşıldığından fazla mesai ücreti alacağının buna göre hesaplanıp hüküm altına alınması gerekmektedir.
Ayrıca mahkemece; fazla mesai ücreti alacağında, 1/3 oranında karineye dayalı makul indirim (taktiri indirim) uygulandığı kararın gerekçesinde belirtilmiş ise de, hüküm sonucundaki miktarın indirim uygulanmadan belirlendiği anlaşılmıştır.
İspat yükü üzerinde olan davacı işçinin, fazla çalışmayı takdiri delil niteliğindeki tanık beyanları ile ispatladığı dikkate alındığında; gerekçede belirtilen oranda, karineye dayalı makul bir indirimin (taktiri indirim) bozma sonrası hesaplanacak alacak miktarına uygulanması gerektiği de dikkate alınmalıdır.
Eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, davalı yaraına takdir edilen 1.480,00 TL. duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, 03.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2015/11468 E. , 2018/7400 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 4 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat