9. Hukuk Dairesi 2017/5213 E. , 2018/6938 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ücret, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 10.10.2008-27.12.2011 tarihleri arasında davalı şirkete ait inşaatlarda kalıpçı olarak kesintisiz çalıştığını, en son net ücretinin 1.800 TL olduğunu, işe başladıktan 5 ay sonra sigortasının yapıldığını, 2011/7-10 ayları arasında sigortasının ödenmediğini, maaşlarının eksik ve düzensiz ödendiğini, bordrolarda ücretinin asgari ücret olarak gösterildiğini, eksik primlerinin tamamlanmasını ve ödenmeyen maaşlarının ödenmesini istemesi üzerine işten çıkarıldığını iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatı, ücret, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil, yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 20.10.2011-27.12.2011 tarihleri arasında çalıştığını, ücretinin imzalı bordrolarda görüldüğü kadar olduğunu, talep edilen 2011/Ekim-Kasım ve Aralık ayı ücretlerinin imzalı bordrolar ile ödendiğini, iddia edilen çalışma saatlerinin gerçeği yansıtmadığını, imzalı puantaj kayıtlarından davacının haftanın 6 günü 08:30-17:00 saatleri arasında çalıştığının ve haftalık 45 saati aşan bir çalışmasının bulunmadığının anlaşıldığını, hafta tatili ücreti alacağının bulunmadığını, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalışmadığını, 3 ay çalışan davacının yıllık izin ücretine hak kazanamadığını, istifa ettiğini, çalışma süresine göre kıdem tazminatına hak kazanamadığı gibi ihbar tazminatı hakkının da bulunmadığını, alacakların zamanaşımına uğradığını savunarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının 05.03.2009-27.12.2011 tarihleri arasında kesintisiz olarak çalıştığı, ücret bordroları dosya içerisinde bulunmamakla birlikte, bordroların asgari ücret üzerinden düzenlendiği, ücret araştırması sonucu emsali nitelikte çalışan bir işçinin alabileceği ortalama ücretin saatlik net 5,30 TL olabileceği, en son net 789 TL ücretle çalıştığı, davalı tarafından davacının eli ürünü olmadığı tespit edilen 27.12.2011 tarihli belge dışında feshe ilişkin belge ve kayıt ibraz edilmediğinden, davacı tarafından ödendiği beyan edilen 332 TL'sı net ihbar tazminatının mahsubu ile davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, davacının Bölge Çalışma Müdürlüğü şikayet dilekçesindeki 2011/Aralık ayı ücretinin ödenmediği yönündeki beyanı kendisini bağlayacağından ve davalı tarafça ödemeye ilişkin yazılı delil de ibraz edilmediğinden davacının 2011/Aralık ayı ücret alacağına hak kazandığı, fazla mesai alacağının bulunduğu, hafta tatillerinin tamamında çalıştığı, dini bayramların ilk iki günü hariç tüm ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı, çalışma süresine göre 28 gün izne hak kazandığı belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
Gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki olması 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, salt bu aykırılık bozma sebebidir.
Karar tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK. 298/2 maddesinde tefhim edilen hüküm özeti (kısa karar) ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı yukarıda belirtilen YİBK’na uygun bir biçimde yeniden düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 298/2 maddesine göre gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.
Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece kararda '.... davacının Bölge Çalışma Müdürlüğü şikayet dilekçesindeki 2011/Aralık ayı ücretinin ödenmediği yönündeki beyanı kendisini bağlayacağından ve davalı tarafça ödemeye ilişkin yazılı delil de ibraz edilmediğinden davacının 2011/Aralık ayı ücret alacağına hak kazandığı sonucuna varılmıştır.' gerekçesine yer verilmesine rağmen, 'HÜKÜM' kısmında bilirkişi raporunda 2011 Ekim, Kasım, Aralık ayları için hesaplanan 3.194,00 TL alacağına hükmedilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu incelendiğinde, davacının 2011 yılı Aralık ayı için 27 günlük çalışması için 991,17 TL ücret hesaplandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının 2011/Aralık ayı ücret alacağına hak kazandığı sonucuna varılmasına rağmen, 2011 Ekim, Kasım, Aralık ayları için hesaplanan 3.194,00 TL ye hükmedilmesi, gerekçe-hüküm çelişkisinin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Sonuç olarak, hüküm ile gerekçeli karar arasındaki çelişki yukarıda belirtilen YİBK. ve HMK’nun 298/2 maddesine aykırı olup, kararın bozulması gerekmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının esasa ilişkin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 29.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2017/5213 E. , 2018/6938 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 28 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat