9. Hukuk Dairesi 2017/22010 E. , 2018/5971 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2017/22010 E. , 2018/5971 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 3. İŞ MAHKEMESİ

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi davalı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi'nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A)Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı iş yerinde 2012-2015 döneminde çalıştığını, 19/01/2015 tarihinde Türk Metal Sendikasına üye olduğunu, iş akdinin sendikaya üye olduğu öğrenilince feshedildiğini, fesih işleminin haksız ve kötüniyetli olduğunu, sendikaya bir takım iş arkadaşları ile üye olduğunun işveren tarafından öğrenilmesi üzerine iş akitlerine son verildiğini iddia ederek müvekkilinin işe iadesine ve sendikal tazminata karar verilmesini istemiştir.
B)Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının işten çıkarılmasının sendikal faaliyet ile ilgisinin bulunmadığını, haklı nedenle feshin dayanağının ekonomik nedenler olduğunu, işlerin azlığı nedeniyle ekonomik nedenlerden dolayı iş akdine son verildiğini iş yerinde sendikalı olan işçilerin bilinmediğini, dolayısıyla sendikal nedenlerden fesih iddialarının asılsız olduğunu davacının herhangi bir işçilik alacağı ve tazminat hakkı bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C)İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk derece Mahkemesi tarafından emsal nitelikteki ... 4. İş Mahkemesi 2015/220 Esas sayılı dosyasındaki itibar olunan bilirkişi raporu gereğince fesihte son çare ilkesine uyulmadığı, feshin geçersiz olduğu; davacının da aralarında bulunduğu işçilerin Türk Metal Sendikasına üye olduğu, sonrasında işveren tarafından işçilerin işten çıkartılmaya başlandığı, işveren tarafından yapılan feshin sendikal nedenli fesih olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
D)İstinaf başvurusu :
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
E)İstinaf Sebepleri:
Davalı taraf iş akdinin geçerli nedene dayanarak feshedildiğini, feshin sendikal nedene dayanmadığını ileri sürerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
F)Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Toplanan deliller, dinlenen tanık anlatımları ile sendikal araştırma yazılarına gelen cevap içerikleri ile bu dosyaya emsal olarak gösterilen ... 4. İş Mahkemesinin 2015/220 esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu kapsamı ile emsal dosya tanıklarının ifadeleri kapsamı ile; iş güvencesi hükümlerinden yararlandığı anlaşılan davacının iş akdinin ekonomik nedenler, siparişlerin azalması nedeni ile fesh edildiği bildirilmesine rağmen, şirkettin fesih öncesi kar etmeye devam ettiği, siparişlerde bir azalma olmakla birlikte, bunun ciddi boyutta olmadığı, iş yerinde fazla mesaili çalışmaların yapıldığı belirlenmiş, davacının sendika üyesi olduğu, dinlenen davacı tanıklarının anlatımları ile feshin sendikal nedenle yapıldığı, işverenin ile yetkililerinin sendikalı işçileri tespit yönünden araştırma ile e-devlet şifresi aldırarak sendika üyelik sorgulaması yaptığı, sendikaya üye olanların çıkarılacağı söyleminde bulundukları anlaşılmakla, yapılan feshin geçerli bir nedene dayanmadığı ve sendikal nedenle fesih yapıldığı kabul edilerek feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine, sendikal fesih nedeniyle 1 yıllık brüt ücret tutarı tazminat belirlenmesine dair ilk derece mahkemesi kararının maddi vakıa ile usul ve yasaya uygun olduğu ve kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı tarafın istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esas yönünden reddine karar verilmiştir.
G)Temyiz başvurusu :
Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davalı vekili tarafından süresinde temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
H)Gerekçe:
Taraflar arasında iş akdinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı ayrıca feshin sendikal nedenle yapılıp yapılmadığı uyuşmazlık konusudur.
Öncelikle, davalı işverence feshin dayanağı olan herhangi bir işletmesel karar sunulmadığı gibi ekonomik nedenlere dayalı olarak yapıldığı savunulan fesihte davalı işverenin tutarlı da davranmadığı; dosya içerisindeki dönem bordrolarından işverence fesih öncesi ve sonrasında yeni alımlar yapıldığının görüldüğü, ayrıca davalı işverence feshe son çare olarak başvurulduğunun da ispatlanamadığı anlaşılmakla mahkemece feshin geçersizliği yönündeki tespit yerinde olup davalının bu yöne ilişkin sair temyiz nedenleri yerinde değildir.
Ne var ki; davacı feshin sendikal nedene dayalı olarak yapıldığını iddia etmiş olup mahkemece bu konuda yapılan araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir.
İşverenin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca iş sözleşmesini sendikal nedenlerle feshetmesi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez.
Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.
Somut olayda, davacının 19.01.2015 tarihinde sendikaya üye olduğu, iş akdinin ise 12.02.2015 tarihinde feshedildiği; işyerinde fesih ayında toplam 329 işçinin çalıştığı; sendikanın yazı cevabı ve eki listeden sendikaya 49 işçinin üye olduğu, bunlardan 17‘sinin üyelikten çekildiği (birisi emeklilik nedeniyle); 18 tanesinin de 2013-2015 yılları arasında işten çıktıkları, işten çıkanların çoğunun Mart 2015 tarihinde işten çıktıkları anlaşılmaktadır. Mahkemece, taraf tanıkları dinlenilmemiş, bilirkişi raporu alınmamıştır. Yukarıda sözü edilen emsal dosya raporu ve emsal dosya tanık beyanlarına itibarla hüküm tesis edilmiştir. Emsal nitelikteki ... 4. İş Mahkemesi’nin 2015/220 Esas sayılı dosyası ise henüz derdest olduğundan emsal alınacak kesinleşmiş bir karar da söz konusu değildir. Buna göre, eldeki bu delillerle bir sonuca ulaşmak mümkün görünmemektedir.
Mahkemece, taraf delilleri toplanılmadan, sendika üyeliğinden istifa eden işçilerin halen çalışıp çalışmadıkları, fesihten 6 ay önce ve sonraki dönem bordroları getirtilerek işe alınan ve çıkarılan işçilerin sendikalı-sendikasız oranları tespit edilmeden, yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda araştırma yapılmadan feshin sendikal nedenle yapıldığı kanaatine ulaşılması eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
O halde, belirtilen yönlerden gerekli araştırmaya gidilmeli ve toplanacak deliller dosya içeriği ile yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak gerekirse bilirkişi raporu da alınmak suretiyle feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususu kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır. Açıklanan nedenle davalının istinaf talebinin reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıdaki gerekçe ile BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 21.03.2018 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.






Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön