9. Hukuk Dairesi 2018/6160 E. , 2018/16803 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davacının davalıya ait büyükbaş hayvan çiftliğinde 01/01/2003 tarihinden 15/05/2009 tarihine kadar çalıştığını, davacının görevinin hayvanların bakımı olduğunu, işyerinin kapatılması gerekçe gösterilerek iş akdinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini, davacının fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili ücretlerinin ödenmediğini, davacının yıllık izinlerini kullanmadığını, kullanılmayan izin ücretlerinin de iş akdinin feshi sırasında ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile izin ücreti, fazla çalışma ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davalıya ait işyerinin İş Kanunu'nun 4/b maddesinde sayılan bir işyeri olduğunu, bu nedenle davaya bakma görevinin genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde olduğunu, davacı ile davalı arasında hiçbir ilişki bulunmadığını, davacının babası ile büyükbaş hayvan bakımı konusunda anlaşma yapıldığını, davacının kısa bir süre davalının yanında çalıştığını, davacının talep edilen işçilik alacaklarına hak kazanmadığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın öncelikle ... İş Mahkemesinde ikame edildiği, ... İş Mahkemesinin 2016/417 Esas sayılı kararı ile ''davalı işverenin işyerinin büyükbaş hayvan bakımı yapılan bir yer olduğu, 50'den az işçi çalıştırıldığı, toplu iş sözleşmesi ve sendikal örgütlenme olmadığı, buna göre 4857 sayılı İş Kanunun 4. maddesi gereğince bu işyerinin İş Kanunu kapsamına girmediği, genel hükümlerin uygulanması gerektiği ve görevli mahkemenin de genel mahkemeler olduğu'' gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek Mahkemelerine gönderildiği, bu doğrultuda, yapılan yargılama sırasında; görevsiz Mahkemede yapılan esasa dair birtakım inceleme ve araştırmalar da dikkate alınmak suretiyle, dosya üzerinde ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla talimat yoluyla bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alındığı, taraflar arasında; davacının, davalıya ait büyükbaş hayvan çiftliğinde belirli bir süre çalıştığı, dolayısıyla taraflar arasında bir iş (hizmet) sözleşmesi bulunduğu konusunda uyuşmazlık mevcut olmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ''Davacının, davalının işyerinde çalıştığı sürenin ne kadar olduğu, yani hangi tarihler arasında çalıştığı, toplam çalışma süresinin ne olduğu, bu çalışma süresi ile ilgili olarak hak ettiği; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, genel tatil, hafta tatili, yıllık izin ücreti ve sair işçi alacaklarının bulunup bulunmadığı, varsa miktarı'' konularında toplandığı, davanın belirlenen niteliği ile taraflar arasındaki uyuşmazlık noktalarına göre, taraf vekillerinin sundukları ve re'sen gözetilip ve değerlendirilen tüm kanıtlar çerçevesinde; iş ilişkisi ile ilgili tüm yazışmalar, dosyada sunulu 15/05/2009 tarihli ''ibraname'' başlıklı belge, bu belge ile ilgili yapılan Adli Tıp resmi bilirkişi incelemesi ve raporu, görevsiz mahkemedeki yargılama sırasındaki dinlenen tüm tanık beyanları ve talimat yoluyla alınan 28/02/2018 tarihli bilirkişi raporu incelenip değerlendirildiği, ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi aracılığıyla alınan 28/02/2018 tarihli bilirkişi raporu ile: ''Davacı işçinin davalı işyerinde 21/09/2006 ile 15/05/2009 tarihleri arasında 2 yıl 7 ay 24 gün süre ile çalıştığı, kıdem ve hizmet süresinin bu süre olduğu, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi içerisinde, birinci seçenek olarak; İş Kanunu hükümlerinin uygulanmasının zımni olarak kararlaştırıldığının kabulü halinde; ibranamedeki ödendiği ifade edilen miktarlar düşüldükten sonra, bakiye miktarların belirlendiği, 15/05/2009 tarihinde düzenlenen ibranamenin kıdem ve ihbar tazminatı bakımından makbuz hükmünde kabul edilerek işçinin bakiye kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, buna karşılık ibranamede miktar belirtilmeksizin tek tek sayılan diğer işçilik alacaklarına işçinin hak kazanmadığı, ikinci seçenek olarak ise; İş Kanununa açıkça atıfta bulunulan bir sözleşme olmamasının kabulü halinde ise davacı işçinin herhangi bir işçi alacağının bulunmadığı'' yönünde özet olarak görüş bildirildiği, dosyada sunulu 15/05/2009 tarihli ibraname altındaki imzanın davacı tarafça inkar edilmesi üzerine bu belge üzerinde Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine inceleme yaptırılmış ve 17/09/2013 tarihli rapor ile ''ibranamedeki imzanın davacı ...'nın eli ürünü olduğunun'' belirlendiği, bu belirleme sonucunda, söz konusu ibranamenin geçerli kabul edildiği, taraflar arasında bulunan sözlü iş sözleşmesi dışında başka yazılı bir sözleşme bulunmadığından, bu ibranamedeki verilerden tarafların iradelerinin ne yönde olduğu konusunda yararlanıldığı, söz konusu ibraname içeriği incelendiğinde; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, genel tatil ücreti, yıllık izin, hafta tatili ve sair işçi alacaklarından söz edildiği görülmekle, bilirkişi raporunda birinci seçenek olarak belirtilen ''tarafların sözleşme ilişkisi çerçevesinde İş Kanunu hükümlerinin uygulanmasını zımnen kararlaştırdıkları'' kabul edildiği, yine, bilirkişi raporunda belirtildiği üzere; ibranamede ödendiği belirtilen kıdem ve ihbar tazminatı miktarlarına göre ise, bu ibranamenin ''makbuz hükmünde olduğu'' kabul edildiği, dolayısıyla; taraflarca uygulanması zımnen kararlaştırılan İş Kanunun ilgili hükümlerine ve ibranamenin makbuz hükmünde olduğu denetime elverişli ve seçenekli olarak ayrıntılı bir şekilde düzenlenen bilirkişi raporunun uygun olduğu, raporun birinci seçeneğindeki belirlemelerin esas alındığı gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatı dışındaki taleplerin reddine karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dava tarihinin 11/05/2012 olmasına rağmen gerekçeli karar başlığında 23/03/2017 şeklinde yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
2-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
3- Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında mevcut olduğu anlaşılan hizmet tespiti davasının bu davayı doğrudan etkileyeceği anlaşıldığından, hizmet tespiti davasının sonucunun beklenerek neticesine göre kabul edilen alacakların hesaplanması gerektiğinin gözetilmemesi hatalıdır.
4-Kabule göre, davacı tarafın ıslah talebinin bulunmamasına rağmen dava dilekçesindeki miktarlardan fazlasına hükmedilmesi HMK.nın 26. maddesine aykırıdır.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 27/09/2018 gününde oybirliği ile karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2018/6160 E. , 2018/16803 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 21 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat