9. Hukuk Dairesi 2017/5628 E. , 2018/8392 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 1.8.1994 tarihinden itibaren diş teknisyeni olarak bazen davalı ... bazen de eşi ...'nun yanında son olarak da ... ve ...'nun ortağı olduğu ... Sağlık Hizm. A.Ş.'de çalıştığını, 22.08.2012 tarihinde haksız olarak işine son verildiğini, davacının günde 11-12 saat çalışarak ortalama günde 4 saat fazla mesai yaptığını, haftalık çalışma çizelgelerinden bu hususun sabit olduğunu, işe giriş çıkış belgelerinin tasdikli olduğunu, davacıya fazla mesai ücreti ödenmediğini, yıllık izinlerin kullandırılmadığını, davacının dini bayramlar hariç resmi tatillerde çalıştığını, resmi tatil ücretlerinin ödenmediğini, davacının en son ücretinin 2.200,00 TL olduğunu, bu hususun davalı işveren tarafından verilen 30.09.2011 tarihli belgeyle sabit olduğunu,davacının sigorta bildirimlerinin eksik yapıldığını, 1995 tarihinden isteğe bağlı sigortalılığının başladığı 15.6.1999 tarihine kadar davacının çalışmasının kuruma bildirilmediğini,davacının isteğe bağlı sigıortalılığının 1.12.2004 tarihine kadar devam ettiğini ancak bu süreler boyunca da davalıların yanında çalışmaya devam ettiğini iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarını davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, zamanaşımı defi ileri sürdüklerini, her bir davalı ve alacak kalemleri için ayrı ayrı dava açılması gerektiğini, davanın öncelikle usulden reddinin gerektiğini, davacının kendi el yazılı istifa dilekçesi ile istifa ettiğini ve işvereni ibra ettiğini, davacının en son ücretinin 2.200,00 TL olmadığını, davacının istediği miktarda ve şartta kredi kullanılabilmesi için bu belgenin düzenlendiğini, davacının yıllık izinlerini kullandığını, ayrıca davacıdan 1.654,80 TL ihbar tazminatı talebinde bulunduklarını savunarak davanın reddini savunmuştur.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalılar vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında iş akdinin fesih şekli ve kimin feshettiği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacı hiç bir neden olmadan davalı işveren tarafından işten çıkartıldığını iddia etmekte, davalı ise davacı işçinin haklı neden göstermeksizin istifaen ayrıldığını savunmaktadır. Dosyada mevcut, imzası davacı tarafça inkar edilmeyen davacı işçi tarafından bizzat yazılmış olan istifa dilekçesi incelendiğinde aynen '08/08/2012 tarihi itibariyle çalışmış olduğum işyerinden kendi isteğimle ayrılıyorum. Bugüne kadar kurumdan hiçbir alacağım yoktur. Bundan sonra da maddi ve manevi hiç bir hak talep etmeyeceğim.' ibarelerinin yazılı olduğu görülmektedir. Davacı bu istifa dilekçesinin kendisinden zorla alındığını iddia edip irade fesadı iddiasında bulunmuştur. İddiasını ispat bakımından üç tanık göstermiş olup bu tanıklardan hiç birisinin görgüye dayalı bilgisi yoktur. Davalı işyerine müşteri olarak gidip gelen iki tanık ve davalı işyerinde davacı işçinin iş akdinin feshinden önce kısa süreli çalışmış olan tanık nakli beyanda bulunmuşlardır. Sonuç itibariyle davacı irade fesadı iddiasını ispat edememiştir. Açıklanan nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi gerekirken kabulü hatalıdır.
3- Davacı, fazla mesai ücretlerinin ödenmediği iddiası ile alacak talebinde bulunmuş, bu iddiasını ispat bakımından üç tanık göstermiştir. Bu tanıklardan işyeri müşterisi olan ikisinin işyeri çalışanı olmadığı gözetildiğinde beyanları ispat için elverişli değildir. Diğer tanık ise davacının işten ayrılmasından önce 2010-2011 yıllarında sadece pazar günleri yani haftada bir gün davalı işyerinde çalışmış olan ve davacı, davalı işyerinden ayrıldıktan kısa süre sonra davacıyı yanında işe alan bir kişi olup bu tanığın beyanı da ispat için yeterli değildir. Diğer taraftan davalı tanığı da davacının ayda bir hafta nöbete kalıp fazla mesai yaptığını açıklamıştır. Bu tanık beyanı da gözetilerek davacının ayda bir hafta 10:00-20:00 saatleri arasında çalıştığı kabul edilerek fazla mesai ücreti buna göre hesaplanıp hüküm altına alınması gerekirken fazla mesainin iddia gibi kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2017/5628 E. , 2018/8392 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 36 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 68 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 55 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 109 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 37 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 37 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 26 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat