9. Hukuk Dairesi 2019/2422 E. , 2019/17903 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2019/2422 E. , 2019/17903 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 24. HUKUK DAİRESİ


DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalılar avukatları istinaf başvurusunda bulunmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi davalılar avukatlarının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi'nin kararı süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıların asıl işveren ve son alt işveren olduğu işyerinde 2011 yılı Ocak ayında çalışmaya başladığını, davacıya 08/11/2016 tarihinde iş akdinin 31/12/2016 tarihinde feshedileceğini belirtir fesih bildirimi yazısının tebliğ edildiğini, işyerinde Süreç Uygulama Sorumlusu olarak çalışan davacının son maaşının 2.893,00 TL civarında olduğunu, davacıya yapılan feshi ihbarın geçerli bir nedene dayanmadığını beyanla; feshin geçersizliğine, müvekkilinin alt işveren olan ... İnşaat şirketi nezdinde işine iadesine, yasadan doğan hakların ödenmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı ... İnşaat vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkil şirketin davalı ... Rektörlüğü tarafından düzenlenen hizmet alımı işi ihalesine katıldığını, ihalenin kazanılması neticesinde davacının müvekkil şirkette 07.01.2011-31.12.2011, 01.04.2012-30.06.2012, 01.10.2012-31.12.2012 tarihleri arasında çalıştığını, 01.01.2015 tarihinden itibaren de yine aynı asıl işveren davalı ... Rektörlüğünde süreç uygulama sorumlusu olarak çalışmaya devam ettiğini, davacı tarafa asıl işveren olan davalı üniversiteden müvekkil şirkete 07.11.2016 tarihli yazısı uyarınca ihtiyaç fazlası pozisyon sebebiyle davacının iş akdinin 21.12.2016 tarihinde feshedilebileceği ve ihbar süresinin kullandırılacağı ve iş arama izninin kullandırılmasına ilişkin ihbar ve fesih bildirimi 07.11.2016 tarihinde tebliğ edildiğini, asıl işveren üniversite yetkililerinin isteği doğrultusunda ve haklı sebebin varlığı ile davalı şirketin davacının iş akdini feshinin haklı nedene dayandığını, davalı üniversitenin isteğinin müvekkil şirket tarafından yerine getirmesinin bir zorunluluk olduğunu ve müvekkiline sorumluluk yüklemeyeceğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı T.C. ... vekili cevap dilekçesinde özetle:davacının ... ve ... İnşaat şirketi ile imzalanan personel hizmet alım ihalesi kapsamında yazılım uzmanı olarak çalıştığını, davacının iş akdinin geçerli nedene dayandığını, gelecek hizmet alım ihalelerinde sözleşme kapsamında çalıştırılacak personel sayısı azaltılacağından, ihtiyaç fazlası pozisyon nedeniyle yüklenici firmanın davacının iş akdine geçerli nedenle son verdiğini, çalışan personelin tamamen yüklenicinin personeli olduğunu, müvekkil kurumun personel üzerinde bir sorumluluğunun olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesi tarafından; “..tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacının davalı ... İnşaat şirketinde çalışıyor gösterilmesine karşın davalı ... Üniversitesinde süreç uygulama sorumlusu olarak çalıştığı, davacı tarafından yapılan işin işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren bir iş olmaması, davacının çalışma şeklinin asıl iş veren ... tarafından belirlenmesi işle ilgili talimatların asıl iş veren olan ...'nin vermesi, işin ...'de ait işyerinde yürütülmesi, işle ilgili malzemelerin ... tarafından verilmesi, diğer davalı adi ortaklığın işin görülmesi için ayrı bir iş yerinin bulunmaması gibi hususlar bir arada değerlendirildiğinde davalılar arasında görünürde bir alt üst veren ilişkisi var gibi gösterilse de aslında davalı ... Üniversitesinin gerçek iş veren olduğu diğer davalı adi ortaklığın ise bordro işvereni olduğu ve taraflar arasında alt üst veren ilişkisi yönünden muvazaa bulunduğu anlaşılmıştır. Davanın 30 günlük yasal süresi içerisinde açılması, davalı iş yerinde otuzdan fazla işçi çalışması ve davacının 6 aydan fazla çalışma süresinin bulunması nedeniyle işin esasına girilerek fesih geçerli olup olmadığı irdelenmiştir.Davacıya ait Sgk kayıtları celp edilip incelendiğinde davacının işten ayrılış bildirgesinde işten çıkış nedenin kod 29 'Belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranışı nedeniyle feshi' olarak bildirildiği ancak iş bu davada davalı vekilince işten ayrılış bildirgesi ile çelişkili olarak davacının işletmesel karar nedeniyle fesih edildiği bildirilmiştir. Davacının işten çıkış bildirgesinde işten çıkış nedenin kod 29 belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeniyle fesih edildiğinin bildirilmesi nedeniyle davalı tarafın haklı nedenle fesih iddiasını ispat edemediği bu haliyle davacının iş akdinin haksız şekilde fesih edildiği ve davacının işine iadesinin gerektiği.. ' gerekçesiyle davanın kabulü ile; feshin geçersizliğine ve davacının İstanbul Üniversitesindeki işine iadesine, karar verilmiştir.
D) İstinaf başvurusu :
İlk derece mahkemesinin kararına karşı, davalılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
E) Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge adliye mahkemesince, davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
F) Temyiz başvurusu :
Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davalılar vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur.
G) Gerekçe:
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi tarafından feshin geçersizliğine karar verilmesi yerindedir. Ancak davacının muvazaa iddiası olmadığı gibi dava dilekçesinde şirket nezdinde işe iadesini talep etmiştir. Buna göre davacının talebi aşılarak Üniversite nezdinde işe iadesine karar verilmesi hatalıdır.
Ayrıca İlk derece mahkemesi tarafından harçtan muaf olan davalı Üniversiteye harç yükletilmesi, Bölge Adliye Mahkemesi 29. Hukuk Dairesi kararında kararı her iki davalının da istinaf ettiği gözden kaçırılarak, bakiye istinaf harcının hangi davalıdan alınacağı açıklanmadan '...davalıdan...' denilerek hüküm kurulması hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasası' nın 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi' nin kararlarının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
B) Davanın KABULÜ İle, feshin geçersizliğine, davacının, davalı ... İnşaat şirketi nezdinde işe iadesine,
Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı Şirket tarafından süresi içinde işe başlatılmaması halinde davalıların müştereken ve müteselsilen ödemesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi ve fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 5 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
Davacının süresi içinde başvurması halinde kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen davacıya ödenmesi gerektiğinin TESPİTİNE,
Davalı Üniversite 2547 sayılı Kanun' un 56/b maddesi uyarınca harçtan muaf olduğundan davalı Üniversite aleyhine harca hükmedilmesine yer olmadığına,
Alınması gereken 44,40 TL. karar-ilam harcından peşin alınan 29,20 TL nin mahsubu ile bakiye 15.20 TL. harcın davalı Şirketten tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL. başvurma harcı, 29,20 TL. peşin harç toplamı 58,40 TL. harç masrafının sadece davalı Şirketten,
Davacının yaptığı harçlar hariç toplam 60,20 TL. yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde ilgililerine iadesine,
Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı şirkete iadesine,
Dava dosyasının İlk Derece Mahkemesi'ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi'ne gönderilmesine, 10.10.2019 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön