9. Hukuk Dairesi 2019/3401 E. , 2019/9647 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 25/06/1993-13/07/2013 tarihleri arasında davalı ... de çalıştığını, emekli olmak suretiyle işyerinden ayrıldığını, davalı işyerinde uygulanmakta olan TİS'den yaralandığını, müvekkilinin haftada 5 gün 06:00 - 18:30 saatleri arasında çalıştığını, kış saati uygulamasında öğlen yarım saat yemek molası ile 15 dakikalık iki kez çay molası bulunduğunu, yaz saati uygulamasında öğlen 1 saat yemek molası verildiğini, müvekkili şoför olduğu için ayda en az 2 kez şehir dışına gittiğini, davalı ... tarafından bazı dershanelere servis hizmeti verildiğini, müvekkilinin 2010-2011 yıllarında personel servisinden sonra 18:30'da dershane öğrencilerini alıp, 19:00, 19:30 gibi aracı garaja teslim ederek evine gidebildiğini, 2012 yılından sonra öğrenci servisi yapmadığını, TİS hükümleri gereği işyerinde haftalık çalışma süresinin 40 saat olduğunu, 40 saati aşan çalışmaların fazla çalışma olduğu ve % 100 zamlı olarak ödenmesi gerektiğini, müvekkilinin 2010 yılından temmuz 2013 yılına kadar yaptığı fazla çalışma ücretlerinin ödendiğini ileri sürerek, fazla mesai ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının Maltepe belediye başkanlığında 25/06/1993 tarihinde işe başladığını, ulaşım hizmetleri müdürlüğünde şoför olarak görev yaparken tazminat ve izin ücreti ödenerek 12/07/2013 tarihinde iş akdinin feshedildiğini, davacının imzaladığı ibranameden de görüleceği üzere, hak ve alacaklarını noksansız tahsil ettiğini, hiçbir hak ve alacağının kalmadığını ve bu haklardan feragat ettiğini beyanla müvekkili belediyeyi ibra ettiğini, davacıya fazla mesai ücretlerinin ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı tarafından sunulan klasörlerdeki belgelere göre davacının ortalama 06.00’da garajdan aracı teslim alıp ortalama 19.00 sıralarında aracı teslim ettiği, davacı adına düzenlenen ücret bordrolarından ayrı olarak düzenlenen fazla mesai ücret bordrolarının olduğu, dosyaya sunulan puantaj kayıtlarında belirtilen çalışma saatlerinin bu bordrolara aynen yansıtılarak karşılığı ücretlerinin aynen ödendiği, davalı tarafından fazla mesai ücretlerinin ödendiğinin yazılı belge ile ispat edildiği, davacının bu belgelere karşı olarak herhangi bir yazılı belge ibraz edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçinin imzasını içermeyen bordrolarda fazla çalışma tahakkuku yer aldığında ve tahakkukta yer alan miktarların karşılığı banka hesabına ödendiğinde, tahakkuku aşan fazla çalışmalar her türlü delille ispatlanabilir. Tahakkuku aşan fazla çalışma hesaplandığında, bordrolarda yer alan fazla çalışma ödeme tutarları mahsup edilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde davacının 01.01.2010-12.07.2013 tarihleri arasında fazla mesai yaptığı iddia edilerek alacak talep edilmiş, ispat noktasında garaj giriş ve çıkış kayıtları, şehir dışı sefer kayıtları, ücret ödeme fişleri ile 01.03.2012-28.02.2014 tarihleri arasında işyerinde yürürlükte olan Toplu İş Sözleşmesine dayanılmıştır.
Mahkemece yargılama sırasında iki ayrı hesap raporu alınmış olup, raporlarda; puantaj kayıtlarında belirtilen fazla mesai saatlerinin fazla mesai ücreti bordrolarına yansıtılarak ödendiği gerekçesiyle fazla mesai hesabının yapılmadığı, dava konusu döneme ilişkin aylık mesai puantaj cetvelleri, garaj giriş ve çıkış kayıtları ile şehir dışı sefer kayıtlarındaki çalışma saatlerinin dökümünün yapılmadığı, haftalık fazla mesai yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise kaç saat yapıldığının somut olarak belirlenmediği, yapılan fazla mesai saatleri karşılığı ücretlerin aylık fazla mesai ücret bordroları ile tam olarak ödenip ödenmediğinin denetime elverişli şekilde gösterilmediği anlaşılmıştır.
Mahkemece, fazla mesai ücreti talebi hakkında yetersiz ve denetime elverişli olmayan bilirkişi raporlarına itibarla karar verilmesi hatalıdır.
Ayrıca, işyerinde 01.03.2012-28.02.2014 tarihleri arasında yürürlükte olan Toplu İş Sözleşmesi'nin 25. maddesi ile 60. maddesinde, haftalık çalışma süresinin 40 saat olduğu, 40 saati aşan çalışmaların fazla süreli çalışma ve fazla çalışma olduğu belirtilerek yapılacak hesaplama şekli açıklanmıştır. Dava dilekçesinde davacının dayanışma aidatı ödeyerek söz konusu Toplu İş Sözleşmesi’nden yararlandığı belirtilmiş ancak hangi tarihten itibaren yararlandığı açıklanmamıştır. Mahkemece, davacının dayanışma aidatı ödemeye başladığı tarih ilgili sendikadan ve davalı ...'ndan sorulup tespit edilerek bu tarihten itibaren fazla mesai ücreti hesabında işyerinde yürürlükte bulunan Toplu İş Sözleşmesi hükümlerinin dikkate alınması gerektiği gözden kaçırılmamalıdır.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2019/3401 E. , 2019/9647 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 30 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 23 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 10 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 100 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 43 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 40 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 100 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat