9. Hukuk Dairesi 2018/10850 E. , 2019/9003 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 26. HUKUK DAİRESİ
MAHKEMESİ : ... 15. İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi davalı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi'nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı iş yerinde 11/10/2005-26/09/2016 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini iddia ederek feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, müvekkili Şirketin yönetim kurulu kararı uyarınca kurumsal olarak sürdürülebilir finansal olarak kâr eden ve satış odaklı bir işyeri olması için gerekli önlem ve aksiyonların alınması konusunda genel müdürlüğe yetki verildiğini, bu karar doğrultusunda iş kollarının iş yapış biçimlerinin gözden geçirildiğini, organizasyonel verimlilik temel alınıp şube ve müşterilere daha etkin ve hızlı hizmet verebilmek amacıyla gerekli aksiyonların alınmasına ve bazı fonksiyonlarda küçülmeye gidilmesini ve bu nedenle şirket çalışan sayısının azaltılmasına karar verildiğini, iş yerinin ve işletmenin gerekleri nedeniyle alınan bu işletmesel karar kapsamında yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde mevcut görev tanımı, deneyim ve yetkinlikleri dikkate alınarak davacıya yeni bir görev önerilmediği, yasal hakları ödenmek suretiyle iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, davalı tarafça organizasyon değişikliğine gidilmesine yol açan işyeri içi veya dışı sebeplerin neler olduğu, söz konusu karar sonucunda ne şekilde bir istihdam fazlalığının ortaya çıktığının ortaya konmadığı, fesihten iki gün önce işçi alımlarının yapıldığı, 11 yıla yakın çalışma süresi bulunan davacının bu süre içerisinde performans ve yeterliliğine ilişkin herhangi bir ihtilafın olmadığı, davalı tarafça 2016 yılı maaş bordrosuna göre satış primine hak kazanan davacının iş tecrübesi, kıdemi ve nitelikleri itibari ile, istihdamına yönelik bir çaba harcanmadığı, bu nedenle feshin son çare olması ilkesine aykırı davranıldığı, bu nedenlerle feshin geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
D)İstinaf başvurusu:
İlk Derece Mahkemesi kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
E)İstinaf Sebepleri:
Davalı vekili istinaf başvurusunda; davacının iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanununun 18. maddesi hükmü uyarınca geçerli nedenle feshedildiğini, delillerin dava dosyasında mübrez olduğunu, işe iade talebinin reddi gerekirken kabulüne ilişkin verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte; yerel mahkemenin davacının 6 aylık ücreti tutarında işe başlatmama tazminatına karar vermesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle kararın kaldırılmasını talep ettiklerini, iş sözleşmesinin, davalı işverenlikçe alınan işletmesel zorunluluğa dayalı karar nedeniyle, zorunlu ve son çare olarak feshedildiğini, davalı şirketin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntı, işyerine ait mali kayıt ve belgeler bilirkişi tarafından yeterince incelenmediğini, yerel mahkeme kararının bu sebeple de bozularak ortadan kaldırılması gerektiğini, şirketin almış olduğu işletmesel kararlar sebebi ile davacının pozisyonunda aynı göreve başka bir personel alınmadığını, iş akdi feshin son çare olması ilkesine riayet edilerek feshedildiğini, tüm hak edişleri fesih ile birlikte eksiksiz olarak ödendiğini, delillerin dikkate alınmaksızın tesis edilen yerel mahkeme kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür.
F)Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, somut uyuşmazlıkta; davalı işveren davacının iş sözleşmesini, yönetim kurulu kararınca yeniden yapılanma kapsamında, şirketin zarar eden durumundan çıkması için alınan önlemler çerçevesinde işletmesel nedenle feshettiği, yeniden yapılanmaya karar verilmesi tek başına geçerli fesih nedeni olmadığı, davalı işveren organizasyonel değişikliğe gitmesine yol açan işyeri içi veya dışı olguların neler olduğunu ve ne şekilde istihdam fazlalığı oluştuğunu somut olarak ortaya koymadığı, ayrıca davalı işyerinde, bilirkişi raporlarında da tespit edildiği üzere davacının iş akdinin feshinden iki gün önce beş kişinin işe alındığı anlaşılmakla bu durum ekonomik olarak istihdam azaltılmasını gerektirir bir sebebin olmadığını ve ayrıca davalı işverenin işletmesel kararını tutarlı uygulamadığını ortaya koyduğu, bu tespitlere göre de, davalı işveren davalı şirkette iş gücü fazlalığı oluştuğunu ve davacının pozisyonuna olan ihtiyacın ortadan kalktığını somut olarak ispatlayamadığı, son olarak, davalı işveren tarafından, davacının eğitim durumu, kıdemi gibi hususları değerlendirerek davacıyı işyerinde başka uygun pozisyonlarda istihdam olanaklarının değerlendirilmediği, bu yönüyle feshin son çare olması ilkesine de uygun davranılmadığı, dosya kapsamıyla iş akdi feshinin geçerli nedene dayandığının davalı tarafça ispatlanamadığı ve davalı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazlarının yerinde olmadığı ve dosya kapsamında ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
G)Temyiz başvurusu :
Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davalı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
H) Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu’nun 21. maddesi uyarınca, mahkemece feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işçinin başvurusu üzerine işveren tarafından bir ay içinde işe başlatılmaz ise, işçiye ödenmek üzere en az 4, en çok 8 aylık ücreti tutarında tazminatın belirlenmesi gerekir. Dairemizin yerleşik uygulaması gereği, iş güvencesi niteliğindeki bu tazminat işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmelidir. Maddenin alt ve üst sınırları aşılamaz. Üst sınırın aşılmasının tek istisnası 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 25. maddesindeki sendikal nedenle yapılan fesihlerdir.
Bu kanun yürürlüğe girdikten sonra sendikal nedenle yapılan fesihlerde tazminat; işçinin başvurusu, işe başlatma ve başlatılmama şartına bağlı olmaksızın işçinin en az bir yıllık ücreti tutarında belirlenecektir. Dairemizin uygulaması bu yöndedir. (12.12.2013 gün ve 2013/8422 Esas, 2013/33052 Karar sayılı ilamımız). Dairemiz yıllık ücretli izinle ilgili 53. maddedeki kıdem sürelerini dikkate alarak 6 ay ile 5 yıl arasında kıdemi olan işçi için 4, 5 yıl ile 15 yıl arasında kıdemi olan işçi için 5, 15 yıldan fazla kıdemi olan işçi için 6 aylık ücreti tutarında işe başlatmama tazminatı belirlenmesini öngörmekte, fesih sebebine göre bu miktarlarda azami sınır 8 aya kadar da çıkmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı işçinin davalıya ait işyerinde 11/10/2005-26/09/2016 arasında çalıştığı, işverence gerçekleştirilen feshin geçerli nedene dayanmadığı anlaşıldığından feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesi isabetli ise de, davacı işçinin kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının 5 aylık ücreti oranında belirlenmesi gerekirken 6 aylık ücreti tutarında belirlenmesi hatalı olup bozma sebebi ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün HMK. nun 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
G) Sonuç:
Bölge Adliye Mahkemesinin kararının BOZULARAK ortadan kaldırılmasına,
İlk Derece Mahkemesinin hüküm fıkrasının 4 numaralı bendindeki '...6...' rakamının çıkartılarak, yerine '...5...' rakamının yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’ nun 28.09.2018 tarih ve 2018/2 E. 2018/ 8 K. sayılı İBK. uyarınca onama harcı alınmasına yer olmadığına, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Kesin olarak 17.04.2019 günü oybirliği ile karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2018/10850 E. , 2019/9003 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 3 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 25 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat