9. Hukuk Dairesi 2017/12354 E. , 2019/18888 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2017/12354 E. , 2019/18888 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ile davalılardan T.C. ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı T.C. ... Büyükşehir Belediyesi bünyesinde Destek Hizmetleri Müdürlüğü bünyesinde bilgi işlem görevlisi olarak 08.02.2010'da (dilekçenin sonraki kısmında işe giriş tarihi olarak 26.05.2009 tarihi belirtilmiştir.) çalışmaya başladığını, en son diğer iki davalı iş ortaklığının işçisi olarak çalıştığını, davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğunu, davalılar tarafından iş sözleşmesinin 22.08.2014'te haksız ve kötü niyetli biçimde sona erdirildiğini, sözleşmenin feshedildiği tarihte müvekkilinin düşük tehdidi ile raporlu olduğunu, 16.06.2014-18.06.2014 tarihleri arasında gebeliği nedeniyle bulantı ve kusma şikayetiyle raporlu olduğunu, 10.07.2014 tarihinde düşük tehdidiyle hastaneye yatırıldığını, 15.07.2014'te taburcu edildiğini, 35 gün yatak istirahatı verildiğini, raporlu olduğu dönemde işyeri değişikliği yapıldığını, raporun bitiminde görev yeri olan ... itfaiyesinde işine devam etmek istediğini, işe alınmadığını, müvekkilinin 20.08.2014 tarihinde maddi hasarlı kaza geçirdiğini, net ücretinin 1.250,00 TL olduğunu, Temmuz-Ağustos 2014 dönemlerine ait ücret alacaklarının ve sair bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret, yıllık izin ücreti ve kötüniyet tazminatı alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı T.C. ... Büyükşehir Belediyesi vekili, zamanaşımı definde bulunarak, davacının müvekkilinin işçisi olmadığını, diğer davalıların işçisi olduğunu, müvekkilinin iş eksilişine gittiğini, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Şirketler vekili, davacının 16.01.2014'te çalışmaya başladığını, anılan tarihten önce iş ilişkisi bulunmadığını, iş sözleşmesinin 22.08.2014'te sona erdiğini, söz konusu tarihten önce davalı belediyenin farklı alt işverenler ile ancak çoğunlukla aynı personeller ile aynı hizmeti verdiğini, işçilerin yönetim, sevk ve idaresinin asıl işveren Belediye’de olduğunu, işlerine son verilmesi bakımından Belediye’nin yetkili olduğunu, alt işveren işçileri ile Belediye işçileri aynı işi yaptığını, dolayısıyla muvazaanın bulunduğunu, davacının baştan itibaren Belediye’nin işçisi olduğunu, İş Kanunu'nun 112. maddesindeki düzenleme gereği sorumluluğun sadece belediyede olduğunu, sosyal yardımlarla birlikte net ücretinin 1.214,38 TL olduğunu, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesinin gerekçediği ve yıllık izin ücreti alacağı olmadığı konularındaki ispat külfetini işverenin yerine getiremediği, izin ücreti yönünden davalı tarafça 6 adet izin belgesi sunulmuş olup buna göre davacının 28 gün izin hakkı bulunduğu karşılığının ise raporla hesaplananın yarısı kadar olduğu görülmekle bu durum rapor üzerine işlenerek bu doğrultuda karar verildiği, kötü niyet tazminatı hakkındaki ispat külfetinin davacı işçi üzerinde olduğu, her feshin kötü niyet tazminatını gerektirmediği, davacı tarafça kötü niyetin varlığı kanıtlanamadığı gibi işin niteliği ve kapsamı ile emsal dosyalara nazaran bilinen işçi sayısı gözetildiğinde davacı iş güvencesi kapsamında olduğundan bu nedenle dahi kötü niyet tazminatı isteyemeyeceği, bu nedenle bu alacak kalemi yönünden davanın reddi gerektiği, davalılardan belediye asıl işveren diğer davalıda son alt işveren / devralan işveren sıfatı ile tespit edilen tazminat ve alacaklardan birlikte sorumlu olduğu, 6552 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme asıl işverenin sorumluluğunu pekiştirildiğini, 4857 sayılı Yasa’nın halen yürürlükteki 2/6.maddesi karşısında alt işverenin sorumluluğunu kaldırmadığı gerekçesi ile kötüniyet tazminatı haricindeki taleplerin kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davacı vekili ve davalılardan T.C. ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut uyuşmazlıkta, hizmet süresi bakımından;
Davacının iş aktinin feshedildiğini belirttiği tarih ile hizmet döküm cetvelinde ve ayrılış bildirgesindeki tarihler aynı olup 22/8/2014 tarihidir. Ancak özel bir hastaneden alınan istirahat raporuna göre davacı 21-30/8/2014 tarihleri arasında düşük tehlikesi nedeni ile istirahatli bulunmaktadır ve bu doktor raporunda 31/08/2014 tarihinde çalışır durumda olacağı belirtilmiştir. Yani iş aktinin feshedildiği 22/08/2014 tarihinde davacı doktor raporlu, istirahatlidir.
Fesih bildirimi sonuçlarını doktor/istirahat raporu bitiminde doğuracağı için hesaplamalara esas hizmet süresinin son gününün 31/08/2014 tarihi olarak kabul edilerek, tüm alacak kalemleri bakımından hesaplamaların buna göre yapılarak sonuca gidilmesi gerektiğinin düşünülmemesi hatalıdır.
3-Ücret alacağı bakımından;
2014 yılının Temmuz ayının ve Ağustos ayının 22 gününün ücret alacağına hükmedilmiştir.
SGK ödeme belgesinde 272,01 TL ödeme belirten SGK belgesine göre davacının 01/07/2014-10/07/2014 tarihleri arasında doktor/istirahat raporlu olması ihtimali bulunduğu anlaşılmakla birlikte bu tarih aralığı için doktor/istirahat raporuna dosya kapsamında rastlanmadığından, SGK’ndan ve taraflardan davacının bu dönem için mevcut doktor/istirahat raporu olup olmadığı sorularak varsa dosyaya celbedilip, bu tarih aralığı için doktor/istirahat raporu mevcut ise belirtilen ödemenin düşülmesi gerektiği, aksi halde düşülmemesi gerektiğinin gözetilmemesi hatalıdır.
Ayrıca, dosya kapsamından davacının 10/07/2014-15/07/2014 tarihleri arasında düşük tehdidi ile hastanede yattığı, 15/07/2014 tarihinde taburcu olduğu ve taburcu tarihinden itibaren 35 gün yatak istirahati, sonrasında kontrol belirtildiği görülmektedir. Dolayısı ile ücret alacağına hükmedilen 2014 yılının 7 ayının tamamında ve 2014 yılının 8. ayının 22 gününün tamamında davacının doktor raporlu/istirahatlı / hastanede yatar bir halde olma ihtimali mevcuttur.
Hesaplanan ücret alacağından 271,72 TL ve 272,01 TL ödeme düşülmüş olup, bu ödemelerin 01/07/2014-10/07/2014 tarihleri arasındaki ve 21/08/2014-30/8/2014 tarihleri arasındaki doktor raporlu günleri için işgörmezlik ödeneği olarak kabul edildiği SGK üst yazısı ve eklerinden anlaşılmaktadır. Ancak, davacı vekili bu miktarların tedavi masrafı olduğunu açıkça temyiz etmektedir.
Netice itibari ile 01/07/2014-30/08/2014 tarih aralığı için davacıya doktor/istirahat raporlu/ hastahanede yatarak tedavi gibi nedenler ile yapılan geçici işgörmezlik ödemelerinin tamamı SGK’ndan ve taraflardan sorularak davacıya yapılan geçici işgörmezlik ödemelerini gösteren belgeler istenerek dosyaya celbedilmelidir.
İlaveten, SGK’ndan ve taraflardan sorularak davacının ve bu ödemelere dayanak olan doktor/istirahat raporları/hastane belgeleri dosyada eksik ise celbedilmelidir.
Dosyadaki belgeler kapsamında davacıya 01/07/2014-30/08/2014 tarih aralığı kapsamında kalan süreler için ödendiği anlaşılan geçici işgörmezlik ödenekleri ücret alacağından mahsup edilmeli, doktor/istirahat raporlu/ hastanede yatış olmasına rağmen davacıya ödenmemiş geçici işgörmezlik ödeneği var ise bunlar mahsup edilmemelidir.
F)
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24/10/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön