9. Hukuk Dairesi 2019/5533 E. , 2019/16283 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2019/5533 E. , 2019/16283 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 20.03.2009-05.09.2013 tarihleri arasında elektrik ustası olarak 1.100,00 TL net ücretle çalıştığını, sigorta kaydının 2009 yılının 12. ayında yapıldığını, sabah işe geldiğinde kendisiyle çalışmak istemediklerini söyleyerek iş akdinin feshedildiğini, işyerinde yemek verildiğini, çalışma saatlerinin 09.00-20.00 saatleri arasında olduğunu, cumartesi günleri ve milli bayramlarda istisnasız çalıştığını, dini bayramlarda ve pazar günleri çalışmadığını, son yıla ait yıllık izin hakkının kullandırılmadığını, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davacının düzenli olarak işyerine gelmemesi, çalışma saatlerine uymaması, kendisine verilen görevleri yerine getirmemesi, müşterilere kötü davranarak işyerinin ve saygınlığını ve güvenirliğini zedelemesi, kendisini uyaran şirket ortaklarını tehdit etmesi nedeniyle iş akdinin haklı olarak feshedildiğini, davalı şirkette herhangi bir alacağının olmadığını, 06.12.2009-02.09.2013 tarihleri arasında asgari ücretle çalıştığını, işyerinde vasıfsız eleman olarak çalıştığını, davacının elektrik ustası olmadığını, herhangi bir belgesi bulunmadığını, davacının işyerinde fazla çalışma yapmadığını, resmi tatil günlerinde çalışmadığını, davacının tüm yıllık izinlerini kullandığını, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, iş akdinin kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde feshedildiğinin ispat külfetinin davalıya ait olduğu davalının bu yükümlülüğü yerine getiremediği, ayrıca yıllık izinlerin kullandırıldığının ispat külfetinin davalıya ait olduğu davalının bu yükümlülüğü yerine getiremediği, fazla mesai genel tatil ve hafta tatili alacağı talebinde bulunmuş ise de dinlenen tanıkların tamamının davalı işyerinde çalışmadığı, Yargıtay içtihatları da göz önüne alınarak bu konulara ilişkin beyanlarına itibar edilemeyeceği kanaatine varılmakla davacının fazla mesai ücreti alacağı, genel tatil çalışması hafta tatili çalışması alacağı bulunduğu iddiasını ispatlar yeterli kesin ve inandırıcı deliller bulunmadığı gerekçesi ile kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti taleplerinin kabulüne, sair taleplerin reddine karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçinin imzasını içermeyen bordrolarda fazla çalışma tahakkuku yer aldığında ve tahakkukta yer alan miktarların karşılığı banka hesabına ödendiğinde, tahakkuku aşan fazla çalışmalar her türlü delille ispatlanabilir. Tahakkuku aşan fazla çalışma hesaplandığında, bordrolarda yer alan fazla çalışma ödeme tutarları mahsup edilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, fazla mesai ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücreti bakımından;
Tanıklar davalı işyerinde çalışmamış iseler de davacı vekilinin dosya kapsamına gönderdiği fotoğraflardan işyerinin bulunduğu alanın çok geniş olmadığı, birbirine yakın işyerleri olduğu, komşu işyerlerinde çalışanların davacının çalışma saatlerini bu nedenle bilebileceği anlaşılmaktadır.
Davalı tanıklarından H.E’nin beyanından dahi davacının fazla mesaili çalıştığı anlaşılmaktadır.
Davalı tanıklarından Ş.A. komşu işyerinden olmayıp her cuma öğleden sonra davalı işyerine uğradığından bahsettiğinden davacının çalışma saatlerini bilebilecek durumda değildir. Nitekim bu tanık kendisi de sabah işe başlayış saatini bilmediğini belirtmiştir.
Davacı tanıklarından S.Ç. komşu işyeri tanığı değil ise de davacının çalışma saatlerini 09:00-20:00 saatleri arası olarak sınırlamıştır, davacı ... olmakla davacının çalışma saatlerinin bu süreleri aşar şekilde kabul edilmesi uygun olmayacaktır.
Davacı ... Z.T.nin beyanı da göz önüne alındığında davacının 09:00-20:00 saatleri arasında, haftada 6 gün ve günlük 1 saat ara dinlenmesi vererek çalıştığının kabulü ile fazla mesai ücreti konusunda sonuca gidilmelidir.
Ulusal bayram genel tatil ücreti bakımından ise davalı tanıklarından Ş.A. davacının çalışmasını bilebilecek durumda değildir, diğer davalı tanığının beyanı davacı tanığının beyanı ile çelişiktir. Ulusal bayram genel tatil günlerindeki çalışması, davacı tanıklarından Z.T.nin beyanına göre hesaplanmalıdır.
Fazla mesai ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücretinin tanık beyanlarına göre hesaplanması halinde hakkın özüne dokunmayacak muhik bir takdiri indirim yapılması gerektiği de göz önüne alınmalıdır.
3-İhbar tazminatı bakımından;
Hükme esas bilirkişi raporunda ihbar tazminatı net 2891,31 TL hesaplanmış, davacı vekili ıslah dilekçesinde de 2891,31 TL talep etmiştir. Ancak, daktilo hatası sonucunda 1891,31 TL’ye hükmedilmiştir.
İhbar tazminatı olarak hükmedilecek miktarın net 2891,31 TL olması gerektiği gözetilmelidir.
4-Yeni kurulacak hükümde yer alacak red ve kabul miktarlarına göre yargılama giderleri, vekalet ücretleri ve yargılama harçlarının yeni hüküm tarihinde geçerli olacak mevzuat ve yeni hüküm tarihinde geçerli olacak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre yeniden belirlenmesi gerektiği gözetilmelidir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 19/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön