9. Hukuk Dairesi 2019/3563 E. , 2019/9248 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2019/3563 E. , 2019/9248 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı firmada 20/10/2010 tarihinde makyöz olarak 1.200,00 TL ücret ile çalışmaya başladığını, 12/08/2012 tarihine kadar bir fiil çalıştığını, maaş+prim usulü ile çalışıp çıkış tarihinde maaşının 1.500,00 TL olduğunu ve yine prim uygulamasına devam edildiğini, iş akdinin haklı bir sebep olmadan davalı tarafça feshedildiğini ve haklarının ödenmediğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ücreti, 11 günlük eksik ödenen ücret ve 11 günlük eksik ödenen prim alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş akdinin İş Kanunu 17/1-c maddesi gereğince feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatlarının ödendiğini, ücretinin brüt 940,50 TL olduğunu, son aya ait ücretinin ödendiğini, davacının iş akdine göre fazla çalışma yapmayı peşinen kabul ettiğini, bordrolarda fazla çalışma ücreti ve diğer alacaklarını tahsil ettiğinin görüldüğünü, sadece 2012 yılına ait yıllık ücretli iznini kullanamadığını, buna ilişkin yıllık izin ücretinin de ödendiğini, sözleşmede maaş+prim şeklinde bir madde bulunmadığını, sözlü olarak da böyle bir vaatte bulunulmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yargılama Süreci ve Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiş ve Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda bozulmuştur. Bozma İlamından özetle, davacının yaptığı iş, kıdem durumu, davacı tanığı ...'nın talebi doğrulayan ifadesi ile ... Kursu emsal ücret araştırmasında 1.400,00 TL emsal ücret bildirilmesi karşısında, davacının iddia edilen ücretle çalıştığının kabulü gerekirken yazılı şekilde kabul edilmesinin hatalı olduğu ve davacının ayda 300,00 TL prim aldığı kabul edildiği halde bu primin giydirilmiş ücretin hesabında dikkate alınmamasının da hatalı olduğu belirtilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyulmuş ve yapılan yargılama sonunda toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Bozmadan sonra verilen karar yasal süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur.
Somut uyuşmazlıkta, davacının dava dilekçesi ile ücret alacağı talebinde bulunması ve Mahkemece karar gerekçesinde ücret alacağının bulunmadığının açıklanmasına rağmen, hüküm fıkrasında davacının bu talebi ile ilgili olarak olumlu yada olumsuz bir hüküm kurulmaması HMK'nun 297/2. maddesine aykırıdır.
3-Davacı dava dilekçesinde 11 günlük eksik ödenen prim alacağını talep etmiştir.
Mahkemece bozma öncesi hükümde davacının ayda 300,00 TL prim aldığı kabul edilerek hesaplamalar yapılmış ve bu husus Dairemizce de bozmaya konu edilmemiştir. Buna göre davacının ayda 300,00 TL prim alacağının 11 günlük karşılığı olarak toplam net 110,00 TL ye hükmedilmesi gerekirken 500,00 TL ye hükmedilmesi hatalıdır.
4-Gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki olması 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olup, salt bu aykırılık bozma sebebidir.
Karar tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK. 298/2. maddesinde tefhim edilen hüküm özeti (kısa karar) ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı yukarıda belirtilen YİBK’na uygun bir biçimde yeniden düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 298/2. maddesine göre “Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.”
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece gerekçeli kararın gerekçesinde yıllık izin ücreti alacağına ilişkin olarak 'davacının yıllık izin ücretlerinin ödendiği' yazıldığı halde, hüküm kısmında 750,00 TL yıllık izin ücretine hükmedilerek gerekçe-hüküm çelişkisi yaratılmıştır.
Gerekçe ile hüküm arasındaki çelişki yukarıda belirtilen YİBK. ve HMK.nın 298/2. maddesine aykırıdır.
Ayrıca bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda yıllık izin ücreti yönünden hesaplama yapılmamış olup, davacının 750,00 TL yıllık izin ücreti alacağı olduğunun nasıl tespit edildiği de anlaşılamamıştır.
5-Hüküm altına alınan miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun hüküm fıkrasında açıkça yazılmamasının infazda tereddüte yol açacağının düşünülmemeside isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 22/04/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön