9. Hukuk Dairesi 2015/32441 E. , 2019/2740 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2015/32441 E. , 2019/2740 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette 01.09.2009 tarihinde çalışmaya başladığını, 02.10.2009 tarihinde davalı şirkete ait araç ile trafik kazası geçirdiğini, kaza nedeniyle 4 kez ameliyat olmak zorunda kaldığını, davalı şirket yetkililerinin müvekkilinin sigortasız olması nedeniyle şikayetçi olmaması için iyileşene kadar her ay 900 TL maaş ödemesi yapılacağının bildirildiğini, buna göre müvekkilinin şikayetçi olmadığını, 2010 yılı Şubat ayında davalının müvekkilini arayarak tekrar işbaşı yapmasını istediğini, bunun üzerine müvekkilinin tekrar iş başı yaptığını, davalının 2010 yılı Mayıs ayında Ikitelli’deki adresine taşındığını, müvekkilinin bu adreste de çalıştığını ancak 2010 yılı Mayıs ayından Ağustos ayı ortalarına kadar çalışmasına devam ettiği halde ücretinin ödenmediğini ileri sürerek, ücret alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 23.06.2005-02.11.2007 tarihleri arasında çalıştığını, ... ile arasının iyi olması nedeniyle ara sıra ziyarete geldiğini, davacının ricası üzerine araç verildiğini, davacının arkadaş ziyaretinden sonra evine dönerken kaza yaptığını, davacının işten ayrıldıktan sonra kendi işyerini açtığını ve herhangi bir alacağının olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Davacı temyizi yönünden;
Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar HUMK.nun 426/A maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz kesinlik sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz.
Birleştirilen davalarda, temyiz sınırı her dava için ayrı ayrı belirlenir.
İhtiyari dava arkadaşlığında, temyiz sınırı her dava arkadaşının davası için ayrı ayrı belirlenir.
Karşılık davada, temyiz sınırı asıl dava ve karşılık dava için ayrı ayrı belirlenir.
Tespit davalarında, temyiz sınırı tespit davasının öncüsü olduğu eda davasının miktar ve değerine göre belirlenir.
Temyiz sınırından fazla bir alacağın tamamının dava edilmiş olması halinde, hükümde asıl istemin kabul edilmeyen bölümü temyiz sınırını geçmeyen tarafın temyiz hakkı yoktur. Kısaca temyize konu edilen miktara bakılarak kesinlik belirlenir.
Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde, kısaca kısmi davada kesinlik sınırı dava edilen miktara göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 06.06.1975 gün ve 1975/6-8 sayılı içtihadında, 5521 sayılı yasada açık düzenleme olmamakla birlikte, bu yasanın 15. maddesindeki düzenleme gereği HUMK.nun 426/A maddesindeki kesinlik sınırının iş mahkemelerinde verilen kararlarda da uygulanması gerektiği, grup halinde açılan davaların salt iş mahkemelerine özgü bir dava türü olmadığı, bu nedenle seri olarak açılan davalarda her dosya için kesinlik sınırına bakılması gerektiği açıkça belirtilmiştir.
Davacının ücret alacağı talebi 3.600 TL olup, Mahkemece 2.132,70 TL ücret alacağının kabulüne karar verilmiştir. Davacı tarafından temyize konu edilen miktar 1.467,30 TL olup, karar tarihi itibariyle 2.080,00 TL kesinlik sınırı kapsamında kaldığından davacının temyiz isteminin REDDİNE,
2-Davalı temyizine yönünden;
a-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
b-Mahkemece, ücret talep edilen dönemlere ilişkin 04.05.2010 tarihli üç adet ve 01.07.2010 tarihli bir adet irsaliyeli fatura altındaki imzaların davacının eli ürünü olması ve tanık beyanları nazara alınarak, davacının 01.05.2010 ile 01.09.2010 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığı ve ücretinin ödenmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamındaki irsaliyeli fatura ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde, davacının Mayıs-Haziran ve Temmuz 2010 aylarına ait çalışma olgusunu ispatlandığı ancak Ağustos ayında çalıştığının ispatlanamadığı anlaşılmakla, bu dönem için talep edilen ücret alacağı reddine karar verilmesi gerekirken kabulü hatalıdır.
c-Kabule göre de; davacının Ağustos 2010 ayı için tam çalışma iddiasının bulunmamasına rağmen, bahsi geçen dönemin tamamı için ücret alacağına hükmedilmesi taleple bağlılık kuralını düzenleyen HMK’nın 26. maddesine aykırıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön