9. Hukuk Dairesi 2017/3623 E. , 2020/19027 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 19/06/2006 tarihinden 04/09/2012 tarihine kadar Acesa Tekstil Örme San. ve Tic. Ltd. Şti. nezdinde hizmet sözleşmesi ile kalite kontrol iplik temizleme işini yaptığını, müvekkilinin emekliliğe hak kazandığını, bu itibarla çalışma zorunluluğunun olmadığını, davalı işveren nezdindeki çalışmasının kesintisiz ve düzenli olduğunu, dolayısıyla kıdem tazminatına hak kazandığını iddia ederek kıdem tazminatı ve yıllık ücretli izin alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar Cevabının Özeti:
Davalılar, cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacının davalı ... Dan. İnş. San. ve Ltd. Şti.'ye karşı davasının husumet yokluğundan reddine ve davalı ... San. ve Tic. Ltd. Şti'ye karşı davasının kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Yargılamanın hukuka uygun ve sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunmanın özgürce ileri sürülebilmesi ve delillerin eksiksiz olarak toplanıp tartışılabilmesi, öncelikle tarafların yargılamadan haberdar edilmeleri ile olanaklıdır. Hasımsız davalar hariç olmak üzere, dava dilekçesi ile duruşma gün ve saati karşı tarafa tebliğ edilmeden ve taraf teşkili sağlanmadan davaya bakılamaz ve yargılama yapılamaz.
Davanın tarafları ile vekillerinin davaya ilişkin işlemleri öğrenebilmesi için, tebligatın usulüne uygun olarak yapılması, duruşma gün ve saatinin kendilerine bildirilmesi gerekmektedir. Duruşma günü ile tebligatın yapıldığı tarih arasında makul bir süre olmalıdır. Aksi takdirde tarafların hukuksal hakları kısıtlanmış olur.
Yargılama sırasında yapılan tebliğlerle ilgili tebliğ mazbatalarının ve ilgili diğer belgelerin dosyaya konulması gerekir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve bu Kanunun uygulanması için çıkarılan Tüzük hükümleri tamamen şeklidir ve titizlikle uygulanması gerekir. Bir davada yapılan tebligatların usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığını hâkim kendiliğinden denetlemelidir. 19.01.2011 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasa ile Tebligat Kanununda esaslı değişiklikler yapılmıştır.
Adreste tebligatın, gerçek veya tüzel kişinin bilinen en son adresinde yapılması gerekir. Yasanın 6099 sayılı Kanunla değişik 35. maddesine göre, kendisine veya adresine kanunun gösterdiği usullere göre tebliğ yapılmış olan kimse, adresini değiştirirse, yenisini derhal tebliği yaptırmış olan kaza merciine bildirmeye mecburdur. Bu takdirde bundan sonraki tebliğler bildirilen yeni adrese yapılır. Adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshasının eski adrese ait binanın kapısına asılması yeterli olacaktır. Bu durumda evrakın asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır. Daha önce tebligat yapılmamış olsa dahi, tüzel kişiler bakımından resmî kayıtlardaki adresleri esas alınarak bu madde hükümleri uygulanır.
Öte yandan, Türk Medeni Kanun'un 2. maddesi uyarınca “herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.” Objektif iyi niyet olarak da tanımlanan ve dürüstlük kuralını düzenleyen madde, bütün hakların kullanılmasında dürüstlük kuralı çerçevesinde hareket edileceğini ve bir kimsenin başkasını zararlandırmak ya da güç duruma sokmak amacıyla haklarını kötüye kullanılmasını yasanın korumayacağını belirtmiştir
Somut olayda davacı vekili dava dilekçesinde davalının unvanını ve adresini “... Örme San. ve Tic. Ltd. Şti.: Beyazköy Mevkii/...' olarak bildirmiştir. Dava dilekçesi bu adrese davalının ünvanı “... Örme San T. Ltd Şti” olarak yazılıp tebliğe çıkarılmış ise de iade dönmesi üzerine adres kısmına Kayı köyü Merkez//... yazılıp işyeri yetkilisine tebliğ yapıldığı belirtilmiştir. 04.03.2015 tarihli duruşma gününün tebliğine dair “... Merkez/...” adresine yapılan tebliğ ise adresten taşınma gerekçesiyle iade olunmuştur. Daha sonra Mahkemece yine bu adrese Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ yapılmıştır. Sonraki tebligatlar ise “... Köyü no:138 Merkez/...' adresine tebliğ edilemediği için Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ yapılmıştır.
Dosya içerisinde davalı şirketin 2005 yılında şube açılışına ilişkin ticaret sicil kayıtları bulunmakta olup davalının unvanı ... Örme Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ... Şubesi olarak yazılmış olup, Çerkezköy Ticaret sicil memurluğunda görünmektedir. ... Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkereye ise Acesateks Örme San T.BLTD. Şti’nin kaydının bulunmadığı ...Ticaret sicilinden sorulması gerektiği bildirilerek cevap verilmiştir. Ancak mahkemece böyle bir araştırma yapılmamıştır. Gerekçeli karar ise davalı için “Beyazköy Mevkii Saray /...' adresine tebliğe çıkarılmış ancak tebliğ yapılamayınca mahkemece bu adrese yine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamından Mahkemece yargılamaya davalının unvanı ve tebliğe elverişli adresi tam olarak belirlenmeden ve usulüne uygun bir şekilde taraf teşkili sağlanmadan devam edilip sonuçlandırıldığı anlaşılmaktadır. Dairemizce incelemesi yapılan 2017/10008 Esas sayılı dosyada verilen karar aynı gerekçe ile bozulmuştur. Mahkemece yapılacak iş, öncelikle davalının unvanı belirlendikten sonra davalının ticaret sicil kayıtları getirtilerek tespit edilecek adresine tebliğ yapılması, bu adrese tebliğ yapılamazsa Ticaret Sicili kayıtlarındaki adresine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğ yapılarak, taraf teşkili sağladıktan sonra yargılamaya devam ederek karar vermektir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2017/3623 E. , 2020/19027 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat