9. Hukuk Dairesi 2016/34897 E. , 2020/17603 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2016/34897 E. , 2020/17603 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin özeti:
Davacı vekili, iş sözleşmesinin müvekkili işçi tarafından fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiğini beyanla davalı işverene borcu bulunmadığını beyanla kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabını Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davacının fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına ilişkin uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Aynı ilkeler, ulusal bayram genel tatil ücreti alacağının ispatı bakımından da geçerlidir.
Somut olayda, davacı davalıya ait işyerinde haftanın 6 günü çalıştığını, hafta içi 08:30-18:30 saatleri arasında, cumartesi günleri ise 08:30-14:00 saatleri arasında çalıştığını iddia ederek fazla çalışma ücreti talep etmiş, iddiasını ispat hususunda tanık deliline dayanmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, seçenekli hesaplama yapılmış, birinci seçenekte davacı talebi ile komşu işyerinde çalışan tanık beyanları birlikte değerlendirilerek davacının haftanın 5 günü 08:30-18:30 saatleri arasında 1 saat ara dinlenme ile 9 saat, Cumartesi günleri ise 08:30-14:00 saatleri arasında 30 dakika ara dinlenmesi ile 5 saat çalıştığı, bu şekilde çalışması sonucunda haftada 5 saat fazla çalışma yaptığı tespit edilmiştir. Bilirkişi, ikinci seçenekte davalı tanıklarının beyanları doğrultusunda davacının ayda 2 cumartesi çalıştığını, bu durumda cumartesi çalışmasının olduğu haftalarda birinci seçenekte belirtildiği üzere haftada 5 saat fazla çalışma yaptığını, cumartesi çalışmasının olmadığı haftalarda ise davacının fazla çalışmasının bulunmadığı tespiti yapılmıştır. Mahkemece, bilirkişi tarafından birinci seçenekte belirtilen tespitlere göre yapılan hesaplama hükme esas alınmıştır. Ulusal bayram ve genel tatil çalışmasına ilişkin olarak, Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda komşu işyeri çalışanı davacı tanığının beyanı esas alınarak davacının ulusal bayram ve genel tatil çalışması ücreti hesaplanmıştır. Ne var ki, Mahkemenin fazla çalışma istemi ve ulusal bayram ve genel tatil ücretine ilişkin kabulü dosya kapsamına uygun değildir.
Şöyle ki Mahkemece beyanlarına başvurulan ... ile ...’nın davalı işyerinde çalışmadıkları, komşu işyeri çalışanı oldukları anlaşılmakla davacının çalışma düzenine ilişkin görgüye dayalı bilgileri bulunmamaktadır. Bu halde bu tanıkların beyanlarına itibar edilemeyecektir. Davalı işyerinde çalışması olan ... beyanında, davalı işyerinde 2015 yılında çalışmaya başladığını, davacının haftanın 5 günü 08:30-18:30 saatleri arasında, Cumartesi günleri ise 08:30-14:00 saatleri arasında çalıştığını, Cumartesi çalışmasının ayda iki defa olduğunu, davacının ulusal bayram ve genel tatillerde çalışması olmadığını beyan etmiştir. Bu halde Mahkemece yapılması gereken davacının çalışma düzenine ilişkin görgüye dayalı bilgisi bulunan davalı ... Serkan Karataş’ın hizmet döküm cetveli getirtilerek davalı işyerinde çalıştığı süre netleştirilerek, bu tanığın çalışma dönemi ile sınırlı olarak ispatlanan fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesidir. Açıklanan nedenlerle, dosya kapsamına uygun olmayan Mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön