9. Hukuk Dairesi 2016/33592 E. , 2020/16954 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2016/33592 E. , 2020/16954 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili ile davalılardan ... Taah. Grubu İnş. San. Tur. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı isteminin özeti:
Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar cevabının özeti:
Davalı ... Taahhüt Grubu İnş. San. Tur. Tic. Ltd. Şti., davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalı davaya karşı cevap vermemiştir.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın davalı ... Krupp İndustrial Solutions AG yönünden feragat nedeni ile reddine, davalı ... Taahhüt Grubu İnş. San. ve Tur. Tic. Ltd. Şti yönünden kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili ve davalı ... Taahhüt Grubu İnş. San. Tur. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı ve davalı ... Taahhüt Grubu İnş. San. Tur. Tic. Ltd. Şti.’nin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma alacağının hesabı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmaların aylık ücret içinde ödeneceğinin öngörülmesi ve buna uygun ödeme yapılması halinde, yıllık 270 saatlik fazla çalışma süresinin ispatlanan fazla çalışmalardan indirilmesi gerekir.
Somut olayda taraflar arasındaki iş sözleşmesinin “Ücret ve diğer haklar” başlıklı başlıklı 5. maddesinin “Maaş” başlıklı 5.1. fıkrasında “Şirket Çalışan’a, işe başlama tarihinden itibaren çalıştığı süre boyunca, aylık maaş olarak 2.000 TL(ikibin Türk Lirası) ödeyecektir. Bu maaş, Çalışan tarafından yapılan fazla mesai, resmi, genel tatil günleri ile hafta sonları çalışmalarına ilişkin tüm ücretleri kapsamaktadır.” şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Mahkemece, iş sözleşmesindeki bu hüküm yönünden herhangi bir değerlendirme yapılmadığı anlaşılmaktadır. Davacının iş sözleşmesindeki düzenleme gereği yılda 270 saat fazla çalışmanın ücrete dahil olduğunun kabulü ile yıllık 270 saati aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti hesaplanmalıdır. Mahkemece bu husus gözetilmeden sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında davacının ücret alacağının olup olmadığı hususunda da uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı taraf 2014 Aralık ayı maaşının ödenmediğini iddia etmiş, davalı taraf ise 03.02.2015 tarihli banka dekontunu sunarak 2014 Aralık ayı maaşının ödendiğini savunmuştur. Mahkemece, dosyaya sunulan banka dekontundan davacının 2014 yılı Aralık ayı maaşının ödendiği anlaşıldığından bahisle davacının ücret alacağına yönelik talebinin reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar dosyaya ücret alacağı talebi yönünden ödeme belgesi olarak banka dekontu sunulmuş ise de, ilgili bankadan davacıya ilişkin kayıtlar getirtilerek sonucuna göre değerlendirme yapılmalıdır.
2014 Aralık ayı ücret alacağına ilişkin söz konusu ödemenin yapıldığının saptanması halinde dava tarihinden sonra yargılama sırasında ödenmiş olmakla ücret alacağı talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmalıdır. Ayrıca, bu husus her iki taraf yararına vekalet ücreti ve yargılama giderlerinde de gözetilmelidir.
4-Taraflar arasında yıllık izin ücreti alacağına yürütülmesi gereken faiz oranı konusunda da ihtilaf bulunmaktadır.
Yıllık izin ücreti alacağı için uygulanması gereken faiz türü yasal faizdir. Mahkemece, hüküm altına alınan yıllık izin ücreti alacağına en yüksek banka mevduat faizi yürütülmesi hatalıdır.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 26/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön