9. Hukuk Dairesi 2016/30229 E. , 2020/14748 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2016/30229 E. , 2020/14748 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili müvekkilinin iş akdinin haksız yere feshedildiğini iddia ederek kıdem-ihbar tazminatı ile ücret alacaklarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş aktinin devamsızlık sebebiyle haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında feshin haklı olup olmadığı davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık söz konusudur.
Davacı vekili davacının davalı işyerinde 01.03.2012 tarihinden itibaren çalışmaya başladığını çalışmaya devam etmekte iken 27 Ocak.2015 tarihinde rahatsızlandığını ve 2 gün rapor aldığını, 2. günün sonunda işyerini arayarak 2 gün izin kullanmak istediğini beyan ettiğini, ancak rahatsızlığının devam ettiğini, 27 Ocak tarihinde başlayan raporun 5 Şubat’a kadar uzatıldığını, iyileşmemesi sebebiyle 16 şubatta tekrar 2 gün rapor verildiğini , 19 Şubat ve 20 Şubat tarihlerinde işe gitmemesi gerekçesi ile işyerine tutanak tutulduğunu, 23 Şubat.2015 tarihinde iş akdinin feshedildiğini iddia etmiştir. Davalı vekili de davacının sürekli rapor kullandığını, daha sonra herhangi bir rapor sorunu olmamasına rağmen 12 Şubat.2015 tarihinde işe gelmeyerek özel hastaneden 2 gün daha rapor aldığını, 16.Şubat.2015 tarihinde de yine işe gelmesi gerekirken yine aynı hastaneden saat.14.46 da tekrar 2 günlük rapor aldığını, raporların tartışmalı olduğunu, aslen bir rahatsızlığı olmamasına rağmen bu tarihten sonra da bir rapor sunmadığını, 20 Şubat ve 23 Şubat tarihlerinde davacı yanın beyan ettiği gibi işe gelmediğini, 18,20,23,24,25,26 ve 27 Şubat tarihlerinde tutulan tutanaklara istinaden davacının savunmasının istenildiğini ve Gebze (3.) Noterliğinin 26.Şubat.2015 tarih-1149 yevmiye no.lu ihtarnamesi ile savunması istenerek iş başı yapmasının aksi takdirde iş akdinin bildirimsiz ve tazminatsız olarak fesih olunacağının ihtar edildiğini, iş akdinin iddia olunduğu gibi 23Şubat Pazartesi değil, SGK Bildirgelerinde de görüleceği üzere 17.03.2015 tarihinde yapıldığını, davacının iş başı yapmadığı hususunun işyeri personel imza defteri ile sabit olduğunu savunmuştur.
Mahkemece “çalışanın özgür iradesi ile kasıtlı biçimde devamsızlık yapmış olması gerektiği, talimatla yeminli şekilde dinlenen davacı tanığı Serkan'ın konuya ilişkin açık ve net anlatımı da dikkate alındığında böyle bir durumun söz konusu olmadığı bu durumda, yeminli tanık anlatımları, sunulan-celp edilen kayıtlar, hesap bilirkişisi raporu, davacının çalışma süresinin uzunluğu, bu şekilde tazminatlarının da verilmeksizin iş akdinin sonlandırılmış olması ve tüm dosya içeriği de dikkate alındığında, iş akdinin davalı tarafından haksız biçimde sonlandırıldığı” gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatının kabulüne karar verilmiştir.
Ancak dosya kapsamından davacı tanığının beyanının görgüye dayalı olmadığı, davalı tarafından tutulan devamsızlık tutanaklarının rapor bitimi sonrasına ait olduğu ve davacının mazeretini belgelendiremediği, davalı tarafından yapılan feshin 4857 sayılı Kanunun 25/2-g maddesi uyarınca haklı nedenle yapılmış olduğu anlaşıldığından kıdem ve ihbar tazminatının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 04.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön