9. Hukuk Dairesi 2016/20517 E. , 2020/7995 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2016/20517 E. , 2020/7995 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 16.10.2007 tarihinden 2009 yılının ilk yarısına kadar network ekibinde teknisyen olarak, 2009 yılının ikinci yarısından sonra ise network mühendisi olarak çalıştığını, iş akdini fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshettiğini, çalışma saatlerinin 08:15-18:15 arasında olmasına rağmen ortalama iki gün 20:00-21:00 saatlerine kadar çalıştığını ve hafta içi bir gün 24:00’a kadar nöbet tuttuğunu, dini ve milli bayramlarda gece ya da gündüz nöbet tuttuğunu ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretinin davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının 16.10.2007-25.10.2013 tarihleri arasında davalı şirketler grubu bünyesinde çalıştığını, ücret bordrolarını ihtirazı kayıt koymaksızın imzaladığını ve tüm ücretlerinin bankadan ödendiğini, davacıya verilen eğitimler sonucu taahhüdünü yerine getirmediğini ve haklı neden olmaksızın istifa ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İş sözleşmesinin hangi tarafça ve ne şekilde feshedildiği konusu uyuşmazlık konusudur.
Genel olarak iş sözleşmesini fesih hakkı hak sahibine karşı tarafa yöneltilmesi gereken tek taraflı bir irade beyanı ile iş sözleşmesini derhal veya belirli bir sürenin geçmesiyle ortadan kaldırabilme yetkisi veren bozucu yenilik doğuran bir haktır. İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkı 4857 sayılı İş Kanunu'nun 24. maddesinde düzenlenmiştir. İşçinin önelli fesih bildiriminin kanuni düzenlemesi ise aynı Yasanın 17. maddesinde ele alınmıştır. Bunun dışında İş Kanunu'nda işçinin istifası özel olarak düzenlenmiş değildir.
İşçinin haklı bir nedene dayanmadan ve bildirim öneli tanımaksızın iş sözleşmesini feshi, istifa olarak değerlendirilmelidir. İstifa iradesinin karşı tarafa ulaşmasıyla birlikte iş ilişkisi sona erer. İstifanın işverence kabulü zorunlu değilse de, işverence dilekçenin işleme konulmamış olması ve işçinin de işyerinde çalışmaya devam etmesi halinde gerçek bir istifadan söz edilemez. Bununla birlikte istifaya rağmen tarafların belirli bir süre daha çalışma yönünde iradelerinin birleşmesi halinde kararlaştırılan sürenin sonunda iş sözleşmesinin ikale yoluyla sona erdiği kabul edilmelidir.
İşçinin istifa dilekçesindeki iradesinin fesada uğratılması da sıkça karşılaşılan bir durumdur. İşverence tazminatların derhal ödenmesi ve benzeri baskılarla işçiden yazılı istifa dilekçesi vermesini talep etmesi ve işçinin buna uyması gerçek bir istifa iradesinden söz edilemez. Bu halde feshin işverence gerçekleştirildiği kabul edilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı iş sözleşmesinin ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshettiğini ileri sürmüş, davalı işveren ise davacının istifa ettiğini savunmuştur. Dosyaya sunulan 29.08.2013 tarihli istifa dilekçesine karşı davacı tarafından imza ve içerik yönünden itiraz edilmemiş, istifa dilekçesinin baskı altında imzalandığına ilişkin savunmada bulunulmamıştır. Kaldı ki dosyaya sunulan ve davalı işveren tarafından tanzim edilen istifa dilekçesinin eki mahiyetindeki belgede ihbar önelinin kullandırıldığı ve davacıya sadece ücret ve yıllık izin ücreti ödemesinin yapıldığı belirtilmiştir. Bu açıklamalar kapsamında, davacının imzasını inkar etmediği istifa iradesiyle bağlı olduğu kabul edilmeli ve irade fesadı ileri sürülmemiş olmakla kıdem tazminatı isteğinin reddine karar verilmelidir. Mahkemece yazılı şekilde kıdem tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 16/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön