9. Hukuk Dairesi 2016/14531 E. , 2020/3579 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2016/14531 E. , 2020/3579 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde işçi olarak çalışırken emeklilik haklı nedeniyle iş akdini sonlandırdığını, son maaşının net 2.700,00 TL olduğunu kıdem tazminatı, fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının ödenmediğini iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının kendi işyerini açarak haklı bir neden olmaksızın işten ayrıldığını, daha sonra emeklilik dilekçesini verdiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davalı vekilinin vekalet namesinde davalı şirketin...'i 'A.Ş.', bir kısım evraklarda ise 'Ltd. Şti.' olarak yazılıdır. Mahkemece Şirketin ünvanındaki tereddüt giderilmelidir.
3-Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının davalı işverene 15/07/2014 tarihinden kendi işini kurduğu için işyerinden istifaen ayrıldığına dair yazılı istifa dilekçesi verdiği, istifasında yukarıda belirtilen durum hariç başka bir neden göstermediği, gerçekten davacının kendi işini kurduğunun 14/07/2014 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi'ndeki ilan ile de sabit olduğu, davalı işverenin davacı işçiden yerine birisi bulununcaya kadar çalışmaya devam
etmesini istediği, davacı işçinin de bunu kabul ederek istifaya rağmen çalışmaya devam ettiği, yerine eleman bulununca davacı işçinin çıkışının 20/09/2014 tarihi itibariyle verildiği, 15/07/2014 tarihinde verilen istifanın 20/09/2014 tarihinde işleme konduğu, iş akdi bu şekilde sona erdikten sonra 23/09/2014 tarihinde SGK'ya müracaat eden davacı işçinin 1475 sayılı yasanın 14/5 maddesindeki koşulları taşıdığı, yaş hariç emeklilik için gereken şartları haiz olduğuna dair belge aldığı ancak bu belge ile işverene yeni bir müracaatının olmadığı, davacı işçinin 08/12/2014 tarihinde ise dava açıp ilk defa bu davada işten ayrılmasının asıl sebebinin 1475 sayılı yasanın 14/5 maddesinden kaynaklı hak olduğunu dile getirdiği anlaşılmaktadır.
Davacının fesih tarihi itibariyle 1475 Sayılı Yasanın 14/5 maddesindeki şartları taşıması kıdem tazminatına hak kazanması için tek başına yeterli değildir. Kıdem tazminatına hak kazanılabilmesi için feshin de bu nedenle yapılması gerekir. Oysa ki somut uyuşmazlıkda, fesih, davacı işçinin kendi işini kurması nedeniyle gerçekleşmiştir. Fesih gerçekleşip hüküm ve sonuçlarını doğurduktan sonra haklı neden içermeyen feshe sonradan haklılık kazandırmaya yönelik gayret ve çabaların da hukuki etkisi yoktur. Açıklanan nedenle şartları bulunmayan kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, bu nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04/03/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön