9. Hukuk Dairesi 2020/589 E. , 2020/2717 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2020/589 E. , 2020/2717 K.


'İçtihat Metni'


MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ


Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı iş yerine 06/05/2013 tarihinde işe girdiğini, 16/07/2014 tarihinde iş sözleşmesinin davalı tarafından feshedildiğini, kazan dairesi elemanı olarak çalıştığını, müvekkiline bu konuda eğitim verilmediğini, aylık net 1.100,00 TL ücret aldığını, yemek ve servisten yararlandırılmadığını, iş yerinde 08:00-20:00 arasında çalıştığını, dini bayramlar hariç hafta sonları ve diğer resmi tatillerde de bu çalışmanın devam ettiğini, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davacının iş yerine 07/05/2013 tarihinde asgari ücretle işe girdiğini, fazla mesai, hafta tatili, milli bayram ve yıllık izin ücreti alacağının olmadığını, iş sözleşmesinin haksız yere feshedilmediğini, fabrikada kazan patlaması olduğunu, davacının bu patlamada ağır kusur ve ihmali olduğunu, 4857 sayılı Yasa’nın 25/2(ı) maddesi gereği sözleşmeyi feshettiklerini, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, daha önce ...Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi Sıfatıyla) tarafından davanın kısmen kabulüne ilişkin karar verildiği, bu kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/10262 Esas sayılı ilamı ile '...Somut uyuşmazlıkta, ilk kez temyiz aşamasında sunulan bordroların bazılarında fazla mesai ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücreti şeklinde tahakkuklar bulunmaktadır. Davacı vekiline ve gerekir ise davacı asıla bu bordrolar gösterilerek diyecekleri sorulmalı, imza inkarı olması halinde imza incelemesi yapılmalı, ayrıca banka ödemesi olup olmadığı, varsa banka kayıtları celbedilerek denetlenmelidir. Mahkeme tarafından tespit edilen ücret miktarı bordrolardaki ücretten fazla olduğundan bordrolarında fazla mesai ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücreti tahakkuku bulunmayan aylar için eldeki Mahkeme’nin 2014/498 Esas sayılı hükmüne dayanak bilirkişi raporunda halihazırda kabul edilmiş bulunan fazla mesai süreleri ile ulusal bayram genel tatil çalışması süreleri ve aylık ücret miktarı aynen kabul edilerek hesaplama yapılarak hüküm altına alınmalıdır. Halihazırda kabul edilen ve davacı temyizi olmadığından davalı lehine usuli müktesep hak oluşturan 1/ 3’er oranındaki takdiri indirim bu şekilde hesaplanan fazla mesai ücreti ile ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarına uygulanmalıdır. Bordrolarında fazla mesai ücreti ile ulusal bayram genel tatil ücreti tahakkuku olan aylar bakımından, bu tahakkukların ödenip ödenmediği tespit edilmelidir. Mahkeme tarafından 2014/498 Esas sayılı Mahkeme hükmüne esas alınan bilirkişi raporunda kabul edilen aylık ücret miktarı esas alınarak tahakkuk bulunan bordrolardaki fazla mesai süreleri ve ulusal bayram genel tatil çalışması süreleri yeniden hesaplanmalı, bu bordrolardaki tahakkukların davacıya ödendiğinin ispatlanması halinde ödenmiş bulunan fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil tahakkukları hesaplanan alacaktan mahsup edilerek bakiyesi takdiri indirimsiz olarak hüküm altına alınmalıdır. Çünkü belgeye dayalı olarak ispatlanmış olan bu çalışmalardan takdiri indirim yapılması mümkün değildir. Bordrolarda davacının imzası yok ise ve banka kanalı ile de ödendiği ispatlanamıyor ise o dönem bordrosu gözetilmeksizin yani bordrosu bulunmayan ya da bordrosunda tahakkuk bulunmayan bir dönem gibi o ay için hesaplama yapılmalıdır. Çalışma hayatında bazen, bordrolarda ulusal bayram genel tatil günlerinin normal çalışma günlerinden ayrı olarak bordrolarda gösterilmesine rağmen, bu günlerde çalışma karşılığında ek tahakkuk yapılmadığı, bu günlerin sadece ayrı bir başlık halinde gösterildiği ama bu günler için sadece bu günlerde çalışılmasa da kanunen ödenmesi gereken 1 günlük yevmiye tahakkuku yapıldığı, böylece, normal çalışılan günler, çalışılmayan hafta tatili günleri ve ayrı başlık altında gösterilmiş bulunan ulusal bayram genel tatil günlerinin ücretlerinin toplamının normal aylık ücret olarak tahakkuk ettirildiği görülmektedir. Böyle bir durumda ulusal bayram genel tatil günü çalışma ücreti tahakkuk ettirildiğinden bahsedilemez. Ulusal bayram genel tatil çalışması ücretinin tahakkuk ettirilmiş olması için, normal aylık ücrete ilaveten çalışılan her ulusal bayram genel tatil gün karşılığında ilave 1 günlük yevmiye tahakkuku yapılmış olması yani çalışma karşılığı olan bu ilave yevmiyenin bu günlerde çalışılmasa da tahakkuk ettirilen yevmiyeye ek olarak tahakkuk ettirilmiş olması gerekir. Yoksa salt bordroda “ulusal bayram genel tatil ücreti” başlığının bulunması bu günlerde çalışmanın karşılığının ödendiğini göstermemektedir. Bordrolar incelenirken bu hatırlatma da göz önüne alınmalıdır. Eldeki kararı sadece davalı temyiz ettiği için davalı lehine miktar itibari ile oluşan usuli müktesep haklar korunmalıdır. Yıllık izin ücreti bakımından, bilirkişi raporunun açıklama kısmında 14 gün üzerinden hesaplanarak ödenen miktarın düşüleceği belirtilmiş ise de hesaplama kısmında 28 gün üzerinden hesaplama yapılmıştır. Yapılan ödeme de bu şekilde bulunan rakamdan düşülmüştür. Davacının kıdemine göre 14 gün üzerinden değil de 28 gün üzerinden hesaplama yapılması hatalıdır.' gerekçesi ile bozulduğu, dosyanın ilk derece Mahkemesi karar mercii olan İnegöl 1. Asliye Hukuk Mahkemesi ‘ne gönderildiği ve Mahkeme’nin Hakimler Savcılar Kurulu 1. Dairesi 02/11/2016 tarihli ve 2000 sayılı kararı ile 07/11/2016 tarihi itibariyle faaliyete geçirilmesi sebebiyle devir kararı verilerek Mahkeme’ye gönderildiği ve 2019/201 Esas sayılı sırasına kaydedildiği, bozma konusu dışında kalan hususlar kesinleştiğinden, yeniden inceleme ve değerlendirme yapılmadığı, bozma sonrası yapılan yargılamada bozma ilamına uyularak davacı asile duruşmada ücret bordroları ile yıllık izin pusulaları gösterilerek imzaların kendisine ait olup olmadığı sorulmuş, davacı asil duruşmadaki beyanında imzaların tarafına ait olduğunu beyan ettiği, yine ücret bordrolarında tahakkuk bulunan fazla mesai ve ulusal bayram genel taitl ücretleri için banka kayıtları celp olunmuş ve tahakkukların eksiksiz ödendiği tespit edilmiş olup tahakkuk bulunan miktarların mahsubu ile hükme esas alınan 13/09/2019 havale tarihli rapordaki tespitler üzerinden yapılan hesaplamada, usulü kazanılmış hak kuralı da dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm kurulduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut uyuşmazlıkta, fazla mesai ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücreti bakımından
Dairemizin 2017/10262 Esas sayılı bozma ilamında yer alan gerekçelerden biri de şu şekildedir: “Bordrolarında fazla mesai ücreti ile ulusal bayram genel tatil ücreti tahakkuku olan aylar bakımından, bu tahakkukların ödenip ödenmediği tespit edilmelidir. Mahkeme tarafından 2014/498 Esas sayılı Mahkeme hükmüne esas alınan bilirkişi raporunda kabul edilen aylık ücret miktarı esas alınarak tahakkuk bulunan bordrolardaki fazla mesai süreleri ve ulusal bayram genel tatil çalışması süreleri yeniden hesaplanmalı, bu bordrolardaki tahakkukların davacıya ödendiğinin ispatlanması halinde ödenmiş bulunan fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil tahakkukları hesaplanan alacaktan mahsup edilerek bakiyesi takdiri indirimsiz olarak hüküm altına alınmalıdır. Çünkü belgeye dayalı olarak ispatlanmış olan bu çalışmalardan takdiri indirim yapılması mümkün değildir.”
Bu bozma gerekçesinde kastedilen şudur: Eğer bordrolarda fazla mesai tahakkuku / çalışılmasa da ödenmesi gereken ulusal bayram genel tatil ücretine ilaveten çalışma karşılığı ödenmesi gereken ulusal bayram genel tatil ücreti ilave tahakkuku var ise ve ayrıca eğer bankadan ya da bordrodaki davacı imzasından bu bordronun ödendiği ispatlanmış ise bordroda gösterilen fazla mesai saatinin/ çalışılmasa dahi ödenmesi gereken ulusal bayram genel tatil ücretine ilaveten çalışılan ulusal bayram genel tatil günü sayısınının, bozma konusu karara esas bilirkişi raporunda o dönem için kabul ederek hesaplama yaptığı ücret miktarı ile çarpılarak bulunacak parasal miktardan, o ay için bordro ile ödenmiş fazla mesai ücreti / çalışma karşılığı hesaplanan ilave ulusal bayram genel tatil ücreti mahsup edilerek sonuca gidilmelidir.
Eldeki bozma sonrası karara esas bilirkiş raporunda ise bordrolarında fazla mesai tahakkuku olan ve Bankadan ödendiği ve/ veya davacı imzası ile ödendiği ispatlanan aylar için de bozma öncesi kabul gibi haftalık 18 saat fazla mesai ile çarpılarak fazla mesai ücreti hesaplanıp bordrolar ile ödenen fazla mesai ücreti tahakkuku mahsup edilmiştir. Yani bozma hilafına bordrodaki tahakkuk ile fazla mesai ücreti bankadan ve / veya davacı imzasına ödenen ayların bordrolarındaki fazla mesai saatleri, o ay için hesaplanacak fazla mesai süresi olarak esas alınması gereken bozma öncesi esas alınan 18 saat haftalık fazla mesainin o ay için esas alınması hatalıdır.
Aynı yönde ulusal bayram genel tatil ücreti bakımından da inceleme ve hesaplama yapılmalıdır.
Yukarıda belirtilen şekilde, Dairemizin 2017/10262 Esas sayılı bozma ilamı kapsamında, bordrolardaki fazla mesai süresi ile ulusal bayram genel tatil çalışma gün sayısı hesaplanan dönemler bakımından takdiri indirim yapılamayacağı göz önüne alınmalıdır. Çünkü, bu dönemler belgeye, yani bordrolardaki sürelere göre hesaplanmış olacaktır.
Ulusal bayram genel tatil çalışması için yapılan tahakkukun, çalışılmasa dahi aylık ücret içinde kanun gereği ödenmesi gereken 1 günlük yevmiyeye ilaveten çalışılan ulusal bayram genel tatil günü için tahakkuk ettirilmesi gereken 1 günlük yevmiye olduğuı göz önüne alınmalıdır. Bir diğer deyişle, bordroda, normal aylık ücretin normal çalışma günü ve ulusal bayram genel tati günü başlıkları altında ayrı ayrı adlarla gösterilmesi, çalışma karşılığı ilave günlük ulusal bayram genel tatil ücretinin ödendiğini göstermez. Çalışma karşılığı ödenecek ulusal bayram genel tatil ücreti, aylık ücrete ilaveten çalışılan her ulusal bayram genel tatil günü için ayrıca ilave 1 günlük ücret tahakkuku bulunması durumunda tahakkuk ettirilmiş sayılabilir. Bu durum da göz önüne alınmalıdır.
Ayrıca, ulusal bayram genel tatil çalışmasında, günlük çalışma süresi 7,5 saatin ne kadar altında kalırsa kalsın, çalışılan o ulusal bayram genel tatil günü için, çalışılmasa da normal maaşın içinde ödenmesi gereken günlük yevmiyeye ilaveten, ilave 1 günlük yevmiye tahakkuk ettirilmesi gerektiği de göz önüne alınmalıdır.
Davalı vekili, Uyap sistemi üzerinden ve/ veya bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ekinde bir kısım bordrolar gönderdiğini belirtmiş olup, Uyap sistemi üzerinden gelen tüm belgeler de dosyaya alınarak Dairemizin ilk ve eldeki bozması kapsamında değerlendirilmelidir. Ödeme borcu sona erdirdiğinden yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir.
Bordroların birden fazla işçiler için düzenlendiği anlaşıldığından , yeni bir bozmaya neden olmamak için Dairemiz tarafından birlikte incelenen Dairemizin 2020/590 Esas ve 2020/589 Esas (... İş Mahkemesi’nin 2019/198 Esas ve 2019/201 Esas) sayılı dosyalarına gerek uyap sistemi üzerinden gelen gerek fiziken gelen ödeme belgeleri/bordorlar birlikte incelenerek eldeki dosya davacısına ilişkin olanlar sonuca etkisi bakımından değerlendirilmelidir.
Ayrıca, yeni bir bozmaya sebebiyet vermemek açısından, dosya yeniden yukarıdaki açılardan incelenirken Dairemizin önceki bozmasında yer alan diğer husular da yerine getirilmeli, temyiz edenlerin kim olduğuna ve uyulan bozma ilamlarının içeriklerine göre taraflar lehine oluşan usuli müktesep haklar gözetilmeli, bozma ile önceki hüküm ortadan kalktığı için bozma konusu yapılmamış dahi olsa tüm alacak kalemleri hakkında usuli müktesep haklar göz önüne alınarak yeniden hüküm kurulmalıdır.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20/02/2020 gününde oybirliği ile karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön