9. Hukuk Dairesi 2016/11865 E. , 2020/104 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2016/11865 E. , 2020/104 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili 08.02.2013 havale tarihli dilekçesi ile, davacının davalı firmada 11.08.2010 tarihinden 16.08.2011 tarihine kadar çalıştığını, iş yerinde işe başlayan her şoföre iş teminatı olarak açık senet düzenlendiğini, davaya konu senedinde teminat senedi olduğunu, davacıya başka iş yaptırılmak istenmesi üzerine davacı kabul etmediğinde iş akdinin haksız fesholunduğunu, ardından senedin takibe konulduğunu, 5.000,00 TL lik bono nedeni ile davacının borçlu olmadığının tespitine asıl alacak miktarı üzerinden %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili davacıdan alınan senedin şirketin davacının eylemleri nedeni ile uğranılan zararlara ilişkin olduğunu, davacının 13.10.2010 tarihli tutanak ile bazı petrol istasyonlarından nakit para aldığını ve bunun miktarının 1210,75 Tl olduğunu, davalının araçlarını zarara uğratması nedeni ile 2.219,58 TL zarar oluştuğunu, verilen harcırahların 1.400,00 TL sinin davacı tarafça belgelendirilemediğini, bu nedenlerle davacıdan 5.000,00 TL tutarlı senet alındığını, bu nedenle davanın reddine ve %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini savunarak davanın reddini talep itmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece Lüleburgaz 2. İcra Dairesinin 2013/2346 esas numaralı dosyasının incelenmesinde, 13.05.2011 keşide tarihli 05.09.2011 ödeme tarihli 5.000,00 TL tutarındaki emre yazılı senedin tahsili için takibe başlandığı borçlunun borca ve yetkiye itiraz ettiği ,davalı ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davalı ticari defterlerinin lehine delil niteliğinde olmadığı, davaya konu senedin ticari kayıtlarda bulunmadığı, davacının davalı firmada 12.08.2010 tarihinde belirsiz süreli olarak işe başladığı, yapılan işin konusunun kimyevi madde depolaması olduğu, taraflarında kabulü ile tanker şoförü olarak işyerinde çalıştığı, davalının senet dayanağı olduğunu iddia ettiği zararlara ilişkin taraflar arasında düzenlenen ve davacının kabul ettiği zararların davacının maaşından mahsup edileceğinin bildirildiği, senedin açıklanan zarar miktarını karşılamadığı anlaşılmakla, taraflar arasındaki iş ilişkisi ve senedin tanzim tarihide dikkate alınarak takibe konu senedin dayanağının ispat edilmediği, teminat olarak verildiği, iş ilişkisinin sona ermesinden sonra takibe konulduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, davacının takibe konu senet nedeni ile borçlu olmadığının tespitine ve davalının haksız takibi nedeni ile asıl alacak miktarı üzerinden %20 tazminata hükmedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının takip konusu bonodan kaynaklanan bir borcunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta davacı vekili müvekkilinin keşideci, davalının lehdar sıfatıyla yer aldığı 5.000,00 TL tutarlı bonoya dayalı olarak davalı tarafından müvekkili aleyhine takibe girişilmiş ise de, bu çekin davalı şirkette şoför olarak çalışmaya başladığı sırada teminat olarak müvekkilinden alındığını, sonrasında haksız şekilde iş akdinin feshedilip müvekkilinin işten çıkarılması üzerine bedelsiz bulunan çekin takibe konulduğunu belirterek çek nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine ve %40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise davacıdan alınan senedin şirketin davacının eylemleri nedeni ile uğranılan zararlara ilişkin olduğunu, davacının 13.10.2010 tarihli tutanak ile bazı petrol istasyonlarından nakit para aldığını ve bunun miktarının 1210,75 Tl olduğunu, davalının araçlarını zarara uğratması nedeni ile 2.219,58 TL zarar oluştuğunu, verilen harcırahların 1.400,00 TL sinin davacı tarafça belgelendirilemediğini, davanın reddini savunmuştur.
Bilirkişinin de tespit ettiği üzere davacı işçi davalı işverene ait araca anlaşmalı bayi dışında başka bir yerden aldığı yakıt nedeniyle oluşan 1210.75 TL zararı ve kullandığı araçla yaptığı kaza sebebiyle araçta oluşan hasar bedeli olan 2219.58 TL zararı kabul etmiştir. Hal böyleyken fesih tarihiyle aynı tarihli olan 5000 TL’lik bononun tamamen karşılıksız olduğunu söylemek mümkün değildir. Davanın bono bedeliyle zarar miktarı arasındaki fark olan 1569.67 TL üzerinden kabulü gerekirken mahkemece yukarıda yazılı olan yönler dikkate alınmadan yazılı şekilde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
F) SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 13/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön