9. Hukuk Dairesi 2020/3446 E. , 2020/19925 K.
'İçtihat Metni'
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 04.06.2012-20.10.2013 tarihleri arasında mutfak bölümünde şef olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak sona erdirildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek ihbar tazminatı ile fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, İlk Derece Mahkemesi kararının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücreti alacağının bulunup bulunmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı dava dilekçesinde, çalışma saatlerinin 07.00-16.00, 17.00-24.00 saatleri arasında olduğunu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından davalı işyerindeki çalışma koşulları hakkında rapor düzenlendiğini, raporda, işçilerin haftanın 6 günü, günde 11 saat, haftada 66 saat çalıştıkları ve haftalık 21 saat fazla çalışmaların az bir bölümünün işverenlikçe ödendiğinin belirtildiğini iddia etmiştir.
Davalı ise, davacının fazla çalışma ücretlerinin aylık ücretleri ile birlikte banka hesabına yatırılmak suretiyle ödendiğini savunmuştur. Mahkemece, dosya içinde bulunan ücret hesap pusulaları üzerinde yapılan incelemede, dava konusu döneme ait her ay için, değişen miktarlarda fazla çalışma ücret tahakkuku olduğu, tüm belgelerin davacı işçi adına imzalı olduğu, ücret hesap pusulalarındaki aylık net kazanç tutarları ile banka hesap hareket listesindeki miktarların birbiri ile örtüştüğü, 'Aylık Puantaj ve Fazla Mesai Listelerindeki' fazla mesai miktarları ile ücret hesap pusulalarındaki miktarların birbiri ile örtüşüğü, yerleşik Yargıtay kararları uyarınca bu durumda tanık beyanlarına itibar edilmeyeceği gerekçesiyle fazla çalışma ücreti alacağı isteminin reddine karar verilmiştir. Ancak varılan sonuç dosya içeriği ile örtüşmemektedir. Şöyle ki, somut olayda, davalı iş yerinde iş müfettişi tarafından teftiş yapıldığı ve teftiş sonucu düzenlenen 30.10.2013 tarihli Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı inceleme raporuna göre 01.01.2012 tarihinden itibaren iş yerinde mutfakta çalışan şeflerin haftada 21 saat fazla çalışma yaptığı ancak işverence bordrolarda cüzzi miktar gösterilerek ödeme yapıldığından aradaki farkın hesaplanarak işçilere verilmesi gerektiğinin tespit edildiği görülmektedir. Dosya içerisinde mevcut olan emsal nitelikteki davacı tanıklarının dosyalarında hükme esas alınan bilirkişi raporlarında, bu tespite göre davacıların 2012 ve 2013 yıllarında haftada 21 saat fazla çalışma yaptığı, fazla çalışma ücretinin ise tamamının ödenmediği kabul edilerek aradaki farkın tespit edilerek fazla çalışma ücreti alacağının hesaplandığı anlaşılmaktadır. Bu duruma göre gerek emsal nitelikteki davacı tanık dosyaları gerekse de 30.10.2013 tarihli Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı inceleme raporu ile dosya içerisinde mevcut olan ücret bordroları dikkate alınarak davacının fazla çalışma ücreti alacağının bulunup bulunmadığının tespiti gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan ilk derece mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden bölge adliye mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2020/3446 E. , 2020/19925 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 24 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat