9. Hukuk Dairesi 2017/8008 E. , 2020/18838 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalının bahçesinde çalıştığı ve gece oradaki barakada yatarak bekçilik de yaptığını, ödenmeyen işçilik alacakları bulunduğundan iş akdini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil, yıllık izin, hafta tatili alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının davalıya ait iş yerinde üretim, bakım ve yetiştirme işlerinde çalıştığını, asıl işinin bekçilik olmadığını ve yaptığı işin tarım işi olduğunu bu nedenle davalı işveren ile davacı arasındaki ilişkiye İş Kanunun uygulanamayacağını ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu , davalı işyerinde 50 den fazla işçi çalışmadığını, davacının tarım işi yapması sebebi ile serbest zamanlı çalıştığını, fazla mesai hakkı bulunmadığını, davacının yıllık izin kullanmadığı ve bayramlarda çalıştığı konusundaki ispat yükünün davacıya ait olduğunu, taraflar arasındaki çalışma ilişkisine Borçlar Kanunun uygulanması gerektiğini, davacının davalı taraf uyarılarına rağmen işini savsakladığını, izinsiz olarak bahçenin yanında sebze meyve sattığını ve işverenin taraflar arasındaki sözleşmeyi haklı nedenle fesih ettiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
4857 sayılı İş Kanunu'nun 1 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince, 4 üncü maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu Kanunun uygulanacağı belirtilmiştir.
İş Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde iş davalarına bakmak üzere bir asliye hukuk mahkemesi görevlendirilir. İş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesine açılan dava 'iş mahkemesi sıfatıyla' açılmamış ise mahkeme görevsizlik kararı veremez. Bu durumda Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından, verilecek bir ara kararı ile davaya 'İş Mahkemesi sıfatıyla' bakmaya devam olunur.
Davanın, İş Kanunu kapsamı dışında kalması halinde, Mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekir. Davanın esastan reddi usule aykırıdır.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 1 inci maddesi uyarınca, İş Kanunu'na göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında, iş akdinden veya İş Kanunu'na dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri iş mahkemeleridir.
İş Kanunu'nun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca, 50'den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya işletmelerinde bu Kanun hükümleri uygulanmaz. İşçi tarım ve orman işlerinin yapıldığı bir işyerinde çalışıyor ise bu işçi ile işveren arasındaki uyuşmazlığın iş mahkemesi yerine görevli hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerekir (Yargıtay 9.HD. 25.3.2008 gün 2007/ 9975 E, 2008/ 6368 K.).
Ancak, tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerinde 50 dahil daha az işçi bulunmasına rağmen, işyerinde sendika örgütlenmesi sonucu Toplu İş Sözleşmesi bağıtlanmış ise üye sendika üyesi işçi ile işveren arasındaki uyuşmazlığın 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu'nun 66 ncı maddesi uyarınca iş mahkemesinde görülmesi gerekir.
Bunun dışında 4857 sayılı İş Kanunu'nun 4 üncü maddesinde tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde çalışanların kanun kapsamına girmeyeceği açıklandıktan sonra aynı madde de ayrık durumlara yer verilmiştir.
Buna göre
1.Tarım sanatları ile tarım aletleri, makine ve parçalarının yapıldığı atölye ve fabrikalarda görülen işlerde,
2.Tarım işlerinde yapılan yapı işlerinde,
3.Halkın faydalanmasına açık park ve bahçelerde,
4.Bir işyerinin eklentisi durumundaki bahçe işlerinde, çalışanların, İş Kanunu kapsamında olacakları belirtilmiştir.
Sonuç olarak tarım ve orman işletmelerindeki bitki ve hayvan üretimi, bakım ve yetiştirmesi dışında kalan işler İş Kanununa tabidir.
Diğer taraftan işçi tarım işinde çalışırken, bu iş dışında tarım işi sayılmayan ek bir görevde çalışabilir (bekçilik, şoförlük vb.). Bu durumda, yaptığı işler arasında hangisinin baskın olduğu açıklığa kavuşturulmalı ve sonucuna göre görevli mahkeme belirlenmelidir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 23.05.1960 gün ve 11-10 ile 10.05.1974 gün ve 3-44 sayılı kararları uyarınca, özellikle iş hukukunda istisnaî hükmün genişletilerek değil, dar yorumlanması gerekir. İşçiler yararına getirilen düzenlemelerin yine işçiler yararına yorumlanması asıldır.
Somut uyuşmazlıkta davacı davalıya ait 150 dönümlük nar bahçesinde bakım işleri ve bekçilik yaptığını ,şirkete ait bahçedeki evde kaldığını, davalı işyerine ait bahçedeki tüm işlerin kendisi tarafından yapıldığını, zirai aletlerin gözetildiğini ve koyunların bakıldığını iddia etmiş olup davalı ise cevabında davacının davalıya ait iş yerinde üretim, bakım ve yetiştirme işlerinde çalıştığını, asıl işinin bekçilik olmadığını ve yaptığı işin tarım işi olduğunu bu nedenle davalı işveren ile davacı arasındaki ilişkiye İş Kanunun uygulanamayacağını ve görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu savunmuştur.
Yargılama sırasında dinlenen tanıklar beyanlarında davacının bekçilik işi yaptığını, ailesiyle birlikte davalı şirkete ait nar bahçesinin içindeki evde kaldığını, bahçeye alınan koyunlara da baktığını, traktör kullanıp bedenen bahçede çalıştığını, nar bahçesinin bakımını yani sulama, budama, gübreleme ve ilaçlama işlerini ailesiyle birlikte yaptığını beyan etmişlerdir.
Mahkemece 17.06.2015 tarihli celsede davalının görevsizlik itirazı hakkında bir gerekçe bildirilmeden red kararı verilmiş olup davalı işyerinde kaç kişinin çalıştığını yönelik bir araştırma da yapılmamıştır. İşyerinde 50'den daha fazla işçinin çalışıp çalışmadığı, davacının yaptığı işin tarım işi olup olmadığı, yaptığı bekçilik işinin mi yoksa tarım işinin mi baskın olduğu araştırılmamıştır. Mahkemece davacının yaptığı işlerden hangisinin baskın olduğu mahallinde keşif yapılarak ve gerekirse tanıklar yeniden dinlenerek uyuşmazlığa bakmakla görevli mahkeme belirlenmelidir. Görev hususu çözülmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.
9. Hukuk Dairesi 2017/8008 E. , 2020/18838 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 19 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 16 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat