9. Hukuk Dairesi 2017/17173 E. , 2020/12414 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

9. Hukuk Dairesi 2017/17173 E. , 2020/12414 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekilleri müvekkilinin ... Merkez ...Kasabası Belediyesinde işçi olarak çalışmakta iken 6360 sayılı Yasa nedeniyle belediyenin kapatılması üzerine davalı ...'ne işçi olarak devredildiğini, Belediyede çalıştığı dönemde ... Sendikası'na üye olduğunu, devir nedeni ile iş kolu değişikliği olmasından dolayı yeni çalıştığı davalı kurumda örgütlü Yol İş Sendikası'na 31/03/2014 tarihinde üye olduğunu, Yol İş Sendikası ile davalı kurum arasında 01/03/2013 - 28/02/2015 tarihleri arasında yürürlükte bulunan 4. dönem grup Toplu İş Sözleşmesi imzalandığını, ancak müvekkilinin söz konusu sendikaya üye olmasına rağmen davalı işveren tarafından Toplu İş Sözleşmesi'ndeki hükümlerin müvekkilinin lehine uygulanmadığını, bunun üzerine Toplu İş Sözleşmesi'den kaynaklanan alacak ve fark alacaklarının ödenmesi için davalı işverene müracaat etmiş isede davalı işveren tarafından talebinin geri çevrildiğini, davalı işverenin 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununda 'Toplu İş Sözleşmesinin Hükmü' 36. maddesi ile 'Toplu İş Sözleşmesi'den yararlanma' 39. maddesi ve 01/03/2013-28/02/2015 tarihleri arasında yürürlükte bulunan 4. dönem grup Toplu İş Sözleşmesi'nin 4. maddesi hükümlerini hiçe sayarak Toplu İş Sözleşmesi hükümlerini ekonomik yönlerinden müvekkiline mahrum ettiğini, Toplu İş Sözleşmesi 'nin 17. maddesinin 4. ve 5. fıkralarında 'başka kurumlardan devredilen işçilerin almakta oldukları gündelikleri ile pozisyon başlangıç derecelerinin 1. kademesinden itibaren gündeliği aranarak en yakın lehte derece ve kademeye intibakı yapılacak' denilmesine rağmen 31/03/2014-10/14/2014 tarihleri arasında kapatılan belediyede almakta olduğu yevmiyesinin ödendiği, ancak Toplu İş Sözleşmesi'ndeki hükümlerin hiçe sayıldığı, Toplu İş Sözleşmesi'nin 93. maddesinde en düşük yevmiyenin 61,67 TL olarak belirlenmesine rağmen müvekkiline 36,30 TL yevmiye ödendiğini, çalıştığı pozisyon ve göreve göre Toplu İş Sözleşmesi'nin 95. maddesindeki yıpranma ödeneğinin verilmediğini, ödenmesi gereken ilave tediye ve ikramiyelerin, eksik ödenen yevmiye üzerinden hesaplandığını, ilave tediye ile ikramiyelerin eksik ödendiğini, Toplu İş Sözleşmesi'nin 106. maddesinde günlük yemek ücretinin 4,94 TL olarak belirlenmesine rağmen eksik ödendiğini iddia ederek 100,00 TL eksik ödenen ücret, 100,00 TL eksik ödenen yıpranma, 100,00 TL eksik ödenen ikramiye, 100,00 TL eksik ödenen ilave tediye, 50,00 TL eksik ödenen yemek ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile davacının müvekkili idarede bulunan kayıtlara göre tabi olduğu Toplu İş Sözleşmesi hükmü doğrultusunda ücret ve diğer haklardan faydalandırıldığını, davacı hakkında uygulanan ücret ile diğer mali ve sosyal hakların, tamamen kendisinin hür iradesi ile imzalanarak yürürlüğe giren ve geçmiş yıllarda kendisine uygulanan Toplu İş Sözleşmesi hükümleri çerçevesinde yapıldığını, müvekkili idarenin tek taraflı olarak Toplu İş Sözleşmesi hükümlerini değiştirme hak ve yetkisinin bulunmadığını, müvekkili idarede çalışanlar arasında ayrım yapılması veya çalışanların farklı işleme tabi tutulması gibi uygulamarla Anayasa ve İş Kanunu'nda yer alan eşit davranma ilkesine aykırı bir durumun söz konusu olmadığını, 6536 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25/2. maddesine göre ücret, ikramiye, prim ve paraya ilişkin sosyal yardım konularında Toplu İş Sözleşmesi hükümlerini uygulamaya esas alınacağının açıkca ifade edildiğini, müvekkili idarenin de Toplu İş Sözleşmesi'ne göre davalı ile diğer işçiler hakkında yapılan uygulamada hukuka aykırı bir durumun olmadığını, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü 06/05/2014 tarih 7406 sayılı yazısı ile İl Özel İdaresi bünyesinde 'inşaat' işkoluna tabii olunarak çalışıldığı sebebiyle, sendikadan istifa edilse dahi uygulanmakta olan Toplu İş Sözleşmesi'nden yararlanılamayacağının belirtildiği, bu kapsamda davacıların Yol-İş Sendikası ile idare arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesi'nden yararlanamayacaklarının açık olduğunu, 6360 sayılı Kanun'un, geçici 1. maddesi, 10. fıkrasıyla '....Devredilen veya nakledilen işçilerin ücret ile diğer mali ve sosyal hakları: Toplu İş Sözleşmesi bulunan işçiler bakımından yenileri düzenleninceye kadar devir veya nakil işleminden önce tabi oldukları Toplu İş Sözleşmesi hükümlerine göre, Toplu İş Sözleşmesi olmayan işçiler bakımından 2012 yılı Eylül ayından geçerli olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerine göre belirlenir.' denildiğini, davacının ... Sendikası'nın imzalamış olduğu sözleşme ile bağlı olduğunu, bu sözleşme hükümlerinin sona erdiği tarihten itibaren yeni bir sözleşmeye dahil olabileceğini, İdare ile Sendika arasında imzalanan sözleşme de 01/03/2013 tarihinde başlayıp 28/02/2015 tarihinde geçerlilik süresinin sona erdiğini, bu kapsamda, davacının iddia ettiği şekilde bir başka sözleşmeye dahil olabilmesi ve yararlanmasının mümkün olmadığını, davacıların ... Sendikası'na üye olduklarını, istifa etmiş olsalar dahi yeni Toplu İş Sözleşmesi imzalanıncaya kadar 01/03/2015 tarihine kadar devir ve nakil işleminden önce tabi oldukları sözleşme hükümlerine göre işlem görmeleri gerektiğini, ücret bordroları ile tüm yasal ve sendikal ödemelerinin gerçekleştirildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz :
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Toplu iş sözleşmesi, işçi sendikası ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren arasında, iş sözleşmesinin yapılması, muhtevası ve sona ermesi ile ilgili hükümleri düzenlemek için yapılan, tarafların karşılıklı hak ve borçlarını, Toplu İş Sözleşmesinin uygulanması ve denetimi ile uyuşmazlıkların çözüm yollarına ilişkin hükümleri de içerebilen yazılı bir sözleşmedir.
Bilindiği üzere, bireysel iş sözleşmeleri gibi toplu iş sözleşmeleri de, çalışma koşullarının belirlenmesi açısından başvurulması gereken en önemli kaynaklardandır. Kural olarak, bir iş sözleşmesinde yer alabilecek tüm konular toplu iş sözleşmesi ile de düzenlenebilir. Toplu İş Sözleşmesi kollektif bir hukuki düzenleme niteliğinde bulunduğundan, iş sözleşmelerinin üzerinde ve maddi anlamda kanun gibi onları etkileyecek tarzda hükümler içerir. Toplu İş Sözleşmelerinde iş sözleşmelerinin yapılması, içeriği ve sona ermesine ilişkin hususları düzenleyen hükümler, Toplu İş Sözleşmelerinin zorunlu unsurlarındandır.
Dosya içeriğinden, davacı işçinin ... Belediyesi’nde çalışmakta iken 6360 sayılı Kanun hükümleri gereğince nihai olarak 31.03.2014 tarihinde ...’ne devredildiği anlaşılmaktadır. Davacının devirden önce Belediyede yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinden yararlandığı anlaşılmaktadır.
Davacının devirden sonra çalışmaya devam ettiği ... işyerinde ise 01.03.2013 ilâ 28.02.2015 tarihleri arasında geçerli Toplu İş Sözleşmesinin yürürlükte olduğu görülmektedir. Davacı da, nakilden sonra toplu iş sözleşmesinin tarafı Yol-İş Sendikasına üye olmuş ve üyeliği de işverene bildirilmiştir.
Ancak 6360 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesinin 10. fıkrasının son cümlesinde “Devredilen veya nakledilen işçilerin ücret ile diğer malî ve sosyal hakları Toplu İş Sözleşmesi bulunan işçiler bakımından yenileri düzenleninceye kadar devir veya nakil işleminden önce tabi oldukları Toplu İş Sözleşmesi hükümlerine göre, Toplu İş Sözleşmesi olmayan işçiler bakımından 2012 yılı Eylül ayında geçerli olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerine göre belirlenir”. düzenlemesi bulunmaktadır.
Açıklanan maddi ve hukuki olgular ile 6360 sayılı Yasanın geçici 1. maddesinin 10. fıkrasındaki devredilen işçilerin yeni bir Toplu İş Sözleşmesi düzenleninceye kadar devirden önce tabi oldukları Toplu İş Sözleşmesi hükümlerinin uygulanacağına yönelik açık hükmü karşısında, davacının devirden sonra üye olduğu Yol-İş Sendikası ile davalı işveren arasında yapılan 01.03.2013 ilâ 28.02.2015 yürürlük tarihli Toplu İş Sözleşmesi hükümlerinden yararlanamayacağı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2020 Yılı Kararları” sayfasına dön