10. Hukuk Dairesi 2016/8128 E. , 2018/6647 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

10. Hukuk Dairesi 2016/8128 E. , 2018/6647 K.


'İçtihat Metni'


Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
23.11.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, kazaya tam kusurlu olarak sebebiyet veren ... idaresindeki ... plakalı aracın davalı ... şirketine sigortalı olduğu, kazada yaralanan dava dışı ...adlı kazazedeye kurum tarafından yapılan 5.621,00 TL. tutarındaki geçici işgöremezlik ödemesinin 15.12.2014 tarihli borç bildirim belgesiyle davalı şirkete 24.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, borcun ödenmemesi üzerine sigorta şirketi aleyhinde ... 1. İcra Müdürlüğünün 2015/862 E. sayılı dosyasıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibe yapılan itiraz üzerine huzurdaki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Sigorta şirketleri yönünden faizin başlangıç (temerrüt) tarihi belirlenirken; ilgililerce gerekli belgeler de ibraz edilerek 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98, 99 ve 108. maddeleri ile 03.05.1997 gün ve 22978 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Karayolları Trafik Garanti Fonu Yönetmeliği'nin 12, 13 ve 14. maddelerinde yazılı şekilde sigorta şirketine başvurulduğu halde gerekli ödeme yapılmamışsa, HGK’nın 17.10.2001 gün ve 915 - 739 ayrıca 08.10.2003 gün 576 - 543 sayılı kararlarında da belirtildiği gibi, gerekli belgeler eklenerek gerçekleştirilen ödeme isteğini içeren muhtıranın tebliğinden itibaren davalı ... lehine 8 iş günü ek ödeme süresi bulunduğu gözetilerek, sigorta şirketinin temerrüde düştüğü tarihin belirlenmesi gerekir. Gerekli belgeler ibraz edilmeksizin başvuruda bulunulmuş veya hiç müracaat edilmemişse, sigorta şirketinin temerrüdünden bahsedilemez. Bu durumda faiz başlangıcının; sigorta şirketi aleyhine icra takibine girişilmişse takip tarihi, dava açılmışsa, dava tarihi olarak kabul ve tespiti gerekir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 93. maddesi hükmü ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi Genel Şartları’nın A/1. maddesi hükmü uyarınca, davalılardan sigorta şirketi sigortalı aracın neden olduğu zararlardan, poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile sorumludur. Kurumun kanundan doğan basit rücu hakkı nedeniyle, tazmin sorumlularının sigortalı ya da hak sahiplerine yapmış oldukları ödemelerin rücu alacağından düşülmemesi gerekmekte ise de; sigorta şirketlerinin 2918 sayılı Kanun kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluğu nedeniyle poliçe limitini teşkil eden miktarı sigortalı ya da hak sahiplerine ödediğinin geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda; sigorta şirketlerinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından ödedikleri miktar oranında sorumlu tutulmaması, yargılama giderleriyle vekalet ücretinden sorumluluğun da, poliçe limiti kapsamındaki ödeme yükümlülüğüyle orantılı olarak belirlenmesi gerekir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olayda; mahkemece dosyaya sunulan bilirkişi raporu ve davacı kurum kayıtları esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmişse de davalı vekilinin 19.10.2015 havale tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ekinde sunulan dekont uyarınca takibe konu borcun ödendiğini iddia ettiği ancak bu hususun mahkemece irdelenmediği, gerekçede yer verilmediği anlaşılmaktadır.
İfa, borcu sona erdiren nedenlerdendir. Bu sebeple mahkemece Kurum ve banka kayıtlarının tetkikiyle, davalı tarafın iddiaları doğrultusunda asıl borcun ifa edilip edilmediğinin tespitiyle eğer borç ödenmişse “asıl alacak yönünden” hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmeli, ancak yukarıda yazılı mevzuat hükümleri çerçevesinde temerrüt tarihiyle ödeme tarihi arası için faiz hesabı yapılmalıdır.
Kabule göre de gerekçeli kararda faizin başlangıç (temerrüt) tarihi mahkemece 01.01.2015 olarak belirlenmiş ise de yukarıda yapılan açıklamalar karşısında, 8 iş gününün iş saatleriyle sınırlı olacak şekilde belirlenmemesi hatalıdır.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 17/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön