10. Hukuk Dairesi 2016/12252 E. , 2018/5627 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

10. Hukuk Dairesi 2016/12252 E. , 2018/5627 K.


'İçtihat Metni'

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, sigortalılık başlangıç tarihinin 31.05.1984 tarihi olduğunun ve yaşlılık aylığına hak kazanıldığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne, davacının 31.05.1984 tarihiyle çalışma olgusunun mevcut olduğu, 506 sayılı Yasanın 60/G maddesi uyarınca sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşını doldurduğu 26.06.1985 tarihi olduğunun tespitine, 01.07.2015 tahsis talep tarihinde işten çıkışı yapılmadığından 01.07.2015 tahsis talep tarihini takip eden aybaşı olan 01.08.2015 tarihiyle yaşlılık aylığına hak kazanamadığı, işten ayrıldığını Kuruma bildirmesi halinde Kuruma bildirdiği tarihi takip eden aybaşı tarihiyle yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanacağının tespitine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297’nci maddesinde; “...taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” hükmüne yer verilmiştir. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması, gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekir. Diğer taraftan, hüküm, davanın açıldığı tarihteki hal ve şartlara göre tesis edilen bir karar olup Hukuk Muhakemeleri Kanununa göre ileriye dönük olarak ve şarta bağlı biçimde karar tesis edilmesi mümkün değildir.
Eldeki davada ise, davacı hakkında sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemi bakımından yapılan araştırma ve kabul yerinde ise de, şarta bağlı şekilde karar verilmesinin mümkün olmadığı hususunun dikkate alınmaması ile yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön