10. Hukuk Dairesi 2016/15133 E. , 2019/4842 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

10. Hukuk Dairesi 2016/15133 E. , 2019/4842 K.


'İçtihat Metni'

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, hizmet ve sigorta primine esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalılar avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla, dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, davalı şirketlerin grup şirketler olarak faaliyet göstermeleri nedeniyle davalıların her biri nezdinde prim almak suretiyle çalıştığını iddia etmiştir. Mahkemece, davacının davalılardan 1077275.34.02 sigorta sicil numaralı, “... İletişim Ve Elektronik San Ve Tic. A.Ş.” unvanlı işyerinde hizmet akdine dayalı olarak çalıştığı kabul edilerek karar verilmiştir.
Hizmet tespiti davalarının belirleyici unsuru taraflar arasında öncelikle hizmet akdinin mevcut olmasıdır. Olmayan bir hizmetin tespiti de mümkün olmayacaktır. Bu açıdan hizmet akdinin nasıl bir akit olduğu ve sosyal sigorta hukuku bakımından hangi unsurlara haiz olması gerektiği ve diğer sözleşme türlerinden farkları irdelenmelidir.
5510 sayılı Yasanın geçici 7. maddesi gereğince uygulanması gereken yasal dayanak olan ve İş kazalarıyla meslek hastalıkları, hastalık, analık, malullük, yaşlılık ve ölüm hallerinde, bu Kanunda yazılı koşullar altında, sigortalılar ile bunların eş, çocuk ve hak sahiplerine sosyal sigorta yardımları sağlanması amacıyla kabul edilip yürürlüğe giren 17.07.1964 gün ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 2. maddesinde genel bir tanım yapılarak, bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanların bu Kanuna göre “sigortalı” sayılacağı belirtildikten sonra, 3. maddesinde, kimlerin bu Kanunun uygulanmasında sigortalı sayılmayacakları ve hangi kişiler hakkında da bazı sigorta kollarının uygulanmayacağı açıklanmıştır. 5. maddesinde ise; “işyeri”, bu kanunun uygulanmasında, 2. maddede belirtilen sigortalıların işlerini yaptıkları yerler olarak tanımlanmıştır. Buna göre, genel olarak sigortalı sayılmanın koşulları; hizmet akdine göre çalışma, sözleşmede öngörülen edimin (hizmetin) işverene ait işyerinde veya işyerinden sayılan yerlerde görülmesi, 3. maddede belirtilen “sigortalı sayılmayan” kişilerden olunmaması şeklinde sıralanabilir. Söz konusu Kanunda “hizmet akdi” tarifine yer verilmemiş ise de; gerek, 4857 sayılı İş Kanununun 8. maddesinde, iş sözleşmesi (hizmet akdi) tanımlanmış ve gerek Borçlar Kanununun 313 – 354. maddelerinde bu konuda düzenleme yapılmıştır. Borçlar Kanununda, anılan sözleşme, “Hizmet akdi bir mukaveledir ki onunla işçi, muayyen veya gayri muayyen bir zamanda hizmet görmeği ve iş sahibi dahi ona bir ücret vermeği taahhüt eder.” şeklinde tanımlanmış, aksine hüküm bulunmadıkça, hizmet akdinin özel şekle tabi olmadığı belirtilmiş, ücretin, zaman itibariyle olmayıp yapılan işe göre verilmesi durumunda da işçinin belirli veya belirsiz bir zaman için alınmış veya çalışmış olduğu sürece akdin “parça üzerine hizmet” veya “götürü hizmet” adı altında varlığını koruduğu açıklanmıştır. Belirtilmelidir ki, “ücret” unsuruna tanımda ve iş sahibinin borçları açıklanırken yer verilmesine karşın, 506 sayılı Kanunun sistematiği ve takip eden diğer maddelerin düzenleniş şekline göre, bu unsurun genel anlamda sigortalı niteliğini kazanabilmek için zorunlu olmadığının kabulü gerekir. Şu durumda, baskın olan bilimsel ve yargısal görüşlere göre; hizmet akdinin ayırt edici ve belirleyici özellikleri, “zaman” ile “bağımlılık” unsurlarıdır. Zaman unsuru, çalışanın iş gücünü bir süre içinde işveren veya vekilinin buyruğunda bulundurmasını kapsamaktadır ve anılan sürede buyruk ve denetim altında (bağımlılık) edim yerine getirilmektedir. Bağımlılık ise, her an ve durumda çalışanı denetleme veya buyruğuna göre edimini yaptırma olanağını işverene tanıyan, çalışanın edimi ile ilgili buyruklar dışında çalışma olanağı bulamayacağı nitelikte bir bağımlılıktır.
Diğer taraftan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, 'sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.' Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur.
Eldeki davada ise, mahkemece, aldırılan bilirkişi raporuna dayalı olarak, davacının iddiası yerinde bulunmuş ve yazılı şekilde karar verilmiş ise de; öncelikle tüm şirketlerin davalı Kurumda işyeri tescillerinin olup olmadığı ve adresleri araştırılmalı, devamında, davacının tüm davalı şirketlerin işini yaptığı ve 3 şirketten de prim aldığına dair iddiası irdelenmeli ve ücretin 3. Kişiler tarafından da sağlanabileceği dikkate alınarak, davacı ile arasında, hizmet akdini zaman ve bağımlılık unsurları ile gerçekleştiren gerçek işveren şirket veya şirketler belirlenmeli, gerçek işveren belirlendikten sonra, ikinci bir işyerinde de davacının çalışabileceği dikkate alınarak, hizmet akdinin gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durulmalı sonrasında da, bunlara husumet düşüp düşmeyeceği hususu irdelenmeli ve infaza elverişli şekilde bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı kurum ile davalı şirketler avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davalı şirketlere iadesine, 28.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön