10. Hukuk Dairesi 2019/4793 E. , 2019/8372 K.
'İçtihat Metni'
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyarak davalı ... Deri Mam. Toplu İşyeri Koop. yönünden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine, diğer davalı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemece uyulan bozma ilamımızda, “ ....Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden; Kurum zararının tahsili için ilk davanın ... İş Mahkemesi 2006/699 E. sayılı dosyası ile açıldığı, davalıların % 50 kusurlu oldukları tespit edilerek taleple bağlı kalınarak karar verildiği, onama ile kesinleşmiş olduğu, işbu davanın da ek dava olarak açıldığı anlaşılmaktadır.
İlk davada ve işbu davada hükme esas alınan kusur raporunda; davalıların % 50, % 25 kaçınılmazlık, % 25 kazalı sigortalının kusurları olduğu tespit edilmiştir.
Dosya kapsamından; dava dilekçesinin, davalı ... Deri Mam.Toplu İşyeri Yapı Kooperatifine tebliğine ilişkin tebligat evrakının bulunmadığı, davalı Kooperatifin cevap dilekçesi ile zamanaşımı itirazında bulunduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece, temyiz eden davalı Kooperatifin zamanaşımı itirazı irdelenmeli, ilk rucu davasında davalıların % 50 kusurlarının olduğu kesinleşmekle eldeki davada % 75 kusura göre karar verilmesi yerinde olmayıp kesinleşen kusur oranına göre hesap yapılıp ilk davada hükmedilen miktarlar mahsup edilmek suretiyle ve diğer davalı ... İnşaat Taahhüt ve Tic Ltd Şti yönünden Kurum lehine oluşan usuli kazanılmış haklar gözetilerek karar verilmelidir..….” hususları belirtilmiştir.
Mahkemece, davalı...Deri Mam. Toplu İşyeri Koop. yönünden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmekle hatalı karar verilmiştir.
Borcu ortadan kaldırmamakla birlikte, yerine getirmekten kaçınma yetkisi veren zamanaşımı defi, ancak, bunu ileri süren taraf yönünden sonuç doğurmakta, bir başka anlatımla, mahkemece kendiliğinden gözetilemeyen zamanaşımı defi, yasal süresinde ileri sürüldüğü takdirde değerlendirmeye alınabilmektedir.
Borçlar Kanunu'nun 332/1. maddesinde belirtilen işçi-işveren arasındaki akde aykırılık eylemleri ve bu çevrede maddenin 2. fıkrası gereğince işverenin akde aykırı davranışları (işçi sağlığı ve iş güvenliğinin gerektirdiği önlemlerin alınmaması vs.) sonucu, 26/1. maddeyle vaki ilişkilendirme, bir bakıma akde aykırı hareketten doğan tazminat davaları hakkındaki hükümlere tabii olmakla; zamanaşımının, işverenler açısından Borçlar Kanunu'nun 125. maddesine göre belirlenmesi gerektiği gözetildiğinde on yıldır.
Zararlandırıcı sigorta olayına neden olan 3. şahıslar yönünden; üçüncü kişi ile sigortalı arasında akdi bir ilişki söz konusu olmayıp 506 sayılı Kanununu 26/2 maddesi ile Borçlar Kanununa yollamada bulunulduğundan, Borçlar Kanunun 60. maddesinde öngörülen bir ve her halükarda haksız fiil tarihinden itibaren on yıllık haksız fiil zamanaşımı süresinin uygulaması gerekir.
Kurum, ceza davasına müdahil olarak katılamadığından rücu davalarında, Borçlar Kanununun 60. maddesindeki ceza zamanaşımı ise uygulanmamaktadır.
Zamanaşımı süresi, zararın ve eylemi gerçekleştirenin (failin) öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlamakta olup, Kurumca zararın öğrenilme tarihinin, gelirlerin onay, giderlerin sarf ve ödeme günü olduğu açıktır. Tazminat yükümlüsünün öğrenilme tarihine ilişkin olarak ise, Kurumun yetkili organının faili öğrendiği tarih esas alınmalıdır. Bu kapsamda; ceza kararının kesinleştiği tarihte faili öğrendiği kabul edilmelidir.Önemle belirtilmelidir ki, zamanaşımı süresinin, hem zararın, hem de tazminat yükümlüsünün öğrenildiği tarihten itibaren, bir başka anlatımla, ancak, her iki olgu gerçekleştikten sonra işlemeye başlayacağı dikkate alınmalıdır.
Dava ek dava olarak açılmıştır. İlk davada, davalılar arasında asıl-alt işveren ilişkisi olduğu ve davalıların % 50 oranında kusurlu oldukları kabul edilerek karar verilmiş ve verilen karar kesinleşmiştir. İşbu dava da ilk davadaki kusur raporu esas alınarak karar verilmiştir. Davalılar arasında asıl-alt işveren ilişkisi olup her iki davalı yönünden de, dava 10 yıllık zamanaşımına tabidir. Kesinleşme şerhi olmamakla birlikte; ceza davasında 20.05.2004 tarihinde karar verilmiştir. Dava 28.01.2014 tarihinde açılmakla 10 yıllık zamanaşımı süresi geçmemiş olup dava süresinde açılmıştır. Asıl işveren davalı .... Deri Mam. Toplu İşyeri Koop. yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken mevcut şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.11.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.
10. Hukuk Dairesi 2019/4793 E. , 2019/8372 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 20 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 8 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 22 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 17 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 33 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 29 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 34 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat