10. Hukuk Dairesi 2016/16642 E. , 2019/2628 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

10. Hukuk Dairesi 2016/16642 E. , 2019/2628 K.


'İçtihat Metni'

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davacı Kurum ve davalılardan ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, 30.12.2010 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu yaralanan sigortalıya ödenen geçici iş göremezlik ve tedavi giderinin davalı işverenden tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanunun 21. maddesidir.
506 sayılı Kanunun 87.maddesi hükmünde tanımlandığı üzere taşeron; bir işte ya da bir işin bölüm veya eklentilerinde asıl işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran 3.kişidir.
Asıl işveren taşeron ilişkisinin varlığı için öncelikle işin başka bir işverenden alınmış olması, bir başka ifade ile asıl işverenin işverenlik sıfatına devredilen iş dolayısıyla sahip olması, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerlerde kendi adına işçi çalıştırıyor olması gerekir.İşin belirli bir bölümünde değil de tamamının bir bütün halinde ya da bölümlere ayrılarak başkalarına devredildiği, işten bu yolla tamamen el çekildiği, sigortalı çalıştırılmadığı için işveren sıfatının haiz olunmadığı durumda ise, bunları devralan kişiler alt işveren, devredenlerde asıl işveren olarak nitelendirilemeyecektir.
Asıl işveren-taşeron ilişkisinin varlığı için, işin bir başka işverenden alınması, asıl işverenin, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerde kendi adına işçi çalıştırıyor olması gerekir.
İşin tamamının bir bütün halinde veya bölümlere ayrılarak başkalarına devredildiği işten bu yolla tamamen el çekildiği hallerde, devreden o işte sigortalı çalıştırmadığı için, asıl işveren olarak nitelendirilemez.
HGK'nun 05.05.2004 tarih ve 2004/10-233 esas ve 2004/262 Karar sayılı ilamın da da belirtildiği üzere; 506 sayılı Yasa'nın 87. maddesi anlamında taşerondan söz edebilmek için, aracının aldığı iş, işverenin asıl işinin bölüm ve eklentilerindeki işin bir kesimi yada yardımcı işler kapsamında bulunmalıdır. Bir diğer anlatımla, bir işverene ait işyerindeki üretim sürecine, başka bir işverenin dahil olması durumunda “aracıdan” söz edilebilecektir. Bu anlamda bir bağlantının varlığı için, işyerinde üretilen mal yada hizmetin niteliğine bakılması gerekir. Asıl işverenden alınan iş, onun sigortalı çalıştırdığı işe göre ayrı ve bağımsız bir nitelik taşımaktaysa, işi alan kimse alt işveren değil, bağımsız işveren sayılacaktır. Bu noktada belirleyici yön; yapılan işin, diğerinin bütünleyici, yardımcı parçası olup olmadığıdır. İşyerindeki üretimle ilgili olmayan ve asıl işin tamamlayıcısı niteliğinde bulunmayan bir işin üstlenilmesi halinde, 506 sayılı Yasa uygulaması yönünden aracıdan söz etme olanağı kalmayacak, ortada iki bağımsız işveren bulunacaktır.
İnceleme konusu davada; sigortalının 30.12.2010 tarihinde geçirdiği kaza sonucu yaralanması nedeniyle kendisine ödenen geçici iş göremezlik ve tedavi giderinin tahsilinin talep edildiği, dosyada alınan kusur raporunda asıl işveren ... İnt. Ltd. Şti.’nin %60, alt işveren ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti.’nin %20, sigortalının %20 kusurlu bulunduğu,mahkemece kusur raporu doğrultusunda davanın talep gibi kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Somut olay, Sondaj işçisi olarak çalışmakta olan sigortalının olay günü sondaj borusunun tıkanması ve yüksek basınç nedeniyle pompanın sigorta borusuyla çamur tanklarının korkuluklarının fırlamasıyla borunun sigortalının elinin üzerine düşmesi ile elinden yaralanması şeklinde meydana gelmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden sigortalı adına ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti. tarafından işe giriş bildirgesi verildiği, sondaj çalışmasının ... İnternational Ltd. Şti. adına yapıldığı anlaşılmaktadır.
Davalı ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti. temyiz itirazında sigortalının işvereni olmadığı,şirket yönünden husumetten red kararı verilmesi gerektiği, işten çıkartılan bazı işçilerce açılan işe iade davalarında şirketleri yönünden sıfat yokluğundan davanın reddine, ... İnternational Ltd. Şti. Yönünden davanın kabulüne karar verildiği iddiasında bulunmaktadır. İlgili işe iade davalarının incelenmesinden şirketler arasındaki asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayandığı, bu nedenle ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti.’nin davada taraf sıfatı bulunmadığından davalı şirket yönünden davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda sondaj çalışmasının ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti. tarafından ... İnternational Ltd. Şti. adına yapıldığı, bu nedenle ... İnternational Ltd. Şti.’nin asıl işveren, ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti.’nin alt işveren olduğu tespit edilmiştir.İşin yapımıyla ilgili sözleşmelerin dosya içerisinde yer almadığı görüldüğünden öncelikle ilgili bütün bilgi, belge ve sözleşmeler celp edilmek suretiyle her iki şirket arasındaki iş ilişkisi tespit edilmeli, asıl ve alt işverenlik durumu belirlenmeli, sigortalıya ait işe giriş bildirgesi ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti. tarafından verilmiş olmakla birlikte fiili durumda sigortalının hangi işverenin nezdinde çalıştığı,kazanın meydana geldiği sondaj çalışmasında davalı Yusufoğulları şirketinin çalışmasının olup olmadığı irdelenmeli, bu şekilde davalı şirketlerin işverenlik durumu tespit edilmeli, elde edilecek sonuç değerlendirilmek suretiyle hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece belirtilen maddi ve hukuki olgular uyarınca araştırma yapılarak hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup,bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum ve davalı ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti. vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti.'ne iadesine, Başkan ...'in muhalefetine karşı, Üyeler Neslihan Sever, ..., ... ve ...'ün oyları ve oyçokluğuyla, 20/03/2019 gününde karar verildi.
KARŞI OY
Dava, sigortalının geçirdiği kaza sonucu yaralanması nedeniyle SGK tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin ve tedavi masrafının asıl-alt işveren kabul edilerek davalılardan tahsili istemidir.
Daire çoğunluğu ile aramızdaki ihtilaf, işçinin gerçek işverenin belirlenmesinde muvazaa bulunması halinde muvazaaya bilerek sebebiyet veren her iki işverenin de sorumlu olup olmayacağı noktasındadır.
Daha önce açılan işe iade davasında, davalı şirketler arasında asıl-alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayandığı, ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şirketi'nin taraf sıfatının bulunmadığı yönünde karar verildiği, çoğunluk bozma ilamında da, gerçek işverenin tespiti gerektiği belirtilmiş ise de,
Muvazaa, irade ve beyan arasında bilerek yaratılan uyumsuzluktur. Muvazaada taraflar üçüncü kişileri aldatmak amacıyla gerçek iradelerine uymayan, aralarında hüküm ve sonuç doğurmayan bir görünüş yaratmak için anlaşarak bazen aslında bir sözleşme yapmak iradesi taşımadıkları halde görünüşte bir sözleşme yapmaktadırlar. Muvazaada üçüncü kişileri yanıltmak iradesi vardır.
Somut olayda, işçinin işe giriş bildirgesinin ... İnş. Taah. Nak. Tic. Ltd. Şti. tarafından verildiği, gerçek çalışmanın ise ... İnternational Ltd. Şirketi tarafından yapıldığı iddia edilmektedir. Bu durumda ... Ltd. Şirketi görünüşte işveren, ... Ltd. Şti. ise gerçek işveren olmaktadır. Muvazaa iddiası, dürüstlük kuralına aykırı ise üçüncü kişilere karşı ileri sürülmesi mümkün değildir. Hiç kimse kendi hatasına dayanarak hak elde edemez. Muvazaa iddiasının ileri sürülmesi, hakkın kötüye kullanımı şeklinde ortaya çıkmasını hukuk korumaz.
Mahkemece yapılacak araştırmada, sigortalının SGK nezdindeki işvereninin ... Ltd. Şirketi olduğu, işe giriş bildirgesinin bu şirket tarafından verildiği ancak bu şirketin gerçekte işveren olmadığı, sırf üçüncü kişi konumunda olan SGK ve işçilerin alacaklarından kaçmak için muvazaa ilişkisinin bulunduğu, gerçek işverenin ... Ltd. Şirketi olduğu anlaşılması durumunda ... Ltd. Şirketi gerçek işveren olarak Kuruma karşı sorumlu olacaktır. Ancak ... şirketi de işe giriş bildirgesi verip üçüncü kişilere işveren gibi gözüktüğü için artık kendi muvazaasına dayanamaz. Aksi halde hakkın kötüye kullanılması olur. Gerçekte işveren olmasa dahi Kuruma karşı sorumluluğu bulunduğu görüşünde olduğumdan gerekçedeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön