10. Hukuk Dairesi 2016/15001 E. , 2019/2198 K.
'İçtihat Metni'
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, 23.05.2005 tarihli iş kazası sonucu sürekli işgöremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan ilk peşin sermaye değerli gelir ve ödenen geçici işgöremezlik ödeneği nedeniyle oluşan Kurum zararının rücuan tahsili istemine ilişkindir. Davanın yasal dayanağı, kaza tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Yasanın 26. maddesi olup, kusurun belirlenmesinde, mahkemece öncelikle, iş kazasının ne şekilde olduğu, dosya içeriğindeki tüm deliller takdir olunarak, varsa çelişki giderilerek belirlenmeli ve kabul edilen maddi olgular doğrultusunda kusur oran ve aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesine gidilmelidir.
Somut olayda; kazanın meydana gelmesinde, iş makinesini kullanmak için gerekli belgeye ve yeterliliğe sahip olmayan işçinin ve bu kişiyi görevlendiren kişilerin de sorumlulukları olabileceği değerlendirilmeden kusur raporu alınarak hüküm kurulmuştur.
Kaza sebebiyle sigortalı tarafından davalı ... aleyhinde açılan ... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2006/143 E. sayılı tazminat davasında verilen karar, Yargıtay 21. H.D. tarafından, diğer gerekçelerle birlikte “üçüncü kişilerin sorumluluklarının da bulunduğu” gerekçesiyle bozulmuştur.
Aralarında bağlantı bulunan bu davaların sonuçlarının birbirini etkileyeceği gözetilerek, birbirini etkileyecek konularda çelişik kararlar çıkmasını önlemek ve usul ekonomisi gereğince, tazminat davası da gözetilerek, üçüncü kişilerin kusurları irdelenerek alınacak raporun sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 11/03/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.
10. Hukuk Dairesi 2016/15001 E. , 2019/2198 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 14 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 33 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 13 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 27 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat