10. Hukuk Dairesi 2016/17910 E. , 2019/2183 K.

Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

10. Hukuk Dairesi 2016/17910 E. , 2019/2183 K.


'İçtihat Metni'

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, davalılar ... ve ...’a ait ... Ltd. Şti.'ye 14.07.1986 tarihinden 1997 yılı sonuna kadar hizmet akdine dayalı olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davanın kabulü ile; davacının, davalılar yanında 14.07.1986 – 31.12.1997 tarihleri arasında askerlik süresi ve bildirilen süreler dışında asgari ücretle çalıştığının tespitine karar vermiştir.
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanun'un Geçici 7/1. maddesi uyarınca uygulama alanı bulan mülga 506 sayılı Kanun'un 79. maddesidir. Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan, özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunlu olduğu gibi, sonuç itibariyle sigorta primlerinin işverenden tahsiline yol açacağından, işverenlik sıfatının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi gerekir. Bu konuda temel dayanak noktası 506 sayılı Kanun'un 'İşveren ve işveren vekilinin tarifi' başlığını taşıyan 4. madde hükmüdür. Anılan maddede; bu Kanun'un uygulanmasında 2. maddede belirtilen sigortalıları çalıştıran gerçek veya tüzel kişiler 'işveren', işveren nam ve hesabına işin yönetim görevini yapan kimseler de 'işveren vekili' olarak tanımlandıktan sonra, Kanunda geçen işveren deyiminin işveren vekilini de kapsadığı belirtilmiş ise de; bu durum münhasıran işveren vekiline veya şirket ortağı gerçek kişilere karşı hizmet tespiti davası açılabileceği anlamı taşımamaktadır.
Davalı Kurum kayıtlarına göre; davacının talebine konu olan dönemlerde 14.07.1986-14.02.1987, 01.06.1989-31.12.1992, 01.07.1993-01.09.1997 tarihleri arasında ... sicil numaralı işyerinden hizmeti mevcut olup, davacının bildiriminin yapıldığı işveren ... . Ltd. Şti.'dir.
Mahkemece, davalı gerçek kişilerin dava dışı bu şirketin ortakları olduğundan hareketle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; davalı gerçek kişilerin işverenlik sıfatı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Bu nedenle, dava dışı ... . Ltd. Şti.'nin davalı Kurum nezdindeki “...” numara ile kurulu işyeri sicil dosyası ile, aynı şirkete ait işyeri kayıtları getirtilmeli, davalı gerçek kişiler ile şirket arasındaki hukuki ilişkinin belirlenmesi açısından şirketin Ticaret Sicil kayıtları celbedilmeli, şirketin terkin edilip edilmediği araştırılarak belirlenmeli, şirketin terkin edilmiş olması durumunda işverenlik durumu bulunduğunun da anlaşılması halinde ihya edilerek, yasal yöntemine uygun biçimde davaya katılımı sağlanmalıdır.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeden, eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı biçimde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm sair yönler incelenmeksizin bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA, 11.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2019 Yılı Kararları” sayfasına dön