11. Hukuk Dairesi 2016/14216 E. , 2018/5206 K.
'İçtihat Metni'
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ...... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24/05/2016 tarih ve 2015/32-2016/421 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalılar vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı ... arasında yurtiçi kara taşıma sözleşmesi akdedildiğini, şoför olan diğer davalının yükü teslim aldığını, ancak götürmesi gereken yere teslim etmediğini, sevkiyat sırasında ......... çalındığını, zararın tazmini için icra takibi yaptıklarını, davalıların icra takibine itiraz ettiğini, ......... çalınmasında sorumluluğun davalılarda olduğunu iddia ederek itirazın iptalini dava ve talep etmiştir.
Davalı ... vekili, uyuşmazlığa ilişkin kesin hüküm olduğunu, bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, cevap dilekçesi vermemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından, davalı ...'nın kullanmış olduğu araç davalının dinlenme ihtiyacı dolayısıyla ......-......... anayolunun kenarına park edildiği esnada üçüncü kişilerce çalındığı, bu şekilde ......... ...... olduğu, aracın park edildiği bölgenin araç ......... olmadığı ve bu bölgede insan ve araç hareketliliğinin yoğun olduğu, yine buranın emniyetsiz olduğu, herhangi bir ev, iş yeri ve apartman ......... olmadığı, söz konusu aracın çalındığı yerin güvensiz olduğundan kıymetli eşya ve araçların güvenlik tedbiri almadan çalınabileceği bir bölge olduğu, davalı tarafça T.T.K'nın 876. maddesi uyarınca üzerine düşen özen yükümlülüğünün yerine getirmediği davalıların ...... nedeniyle oluşan zarardan sorumluluklarının tam olduğu kanaatiyle davanın kabulü ile itirazın iptaline, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı davalılar vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Dava, yurtiçi taşıma ilişkisine dayalı, ziya olan emtia bedelinin tahsiline yönelik icra takibine davalıların vaki itirazlarının iptali istemine ilişkindir.
Takibe konu alacağın ilişkin olduğu emtia, 02.11.2011 tarihinde çalınmış olup, 14.01.2015 tarihinde açılan davada, 6103 sayılı Türk Ticaret Kanunun yürürlüğü ve uygulama şekli hakkında Kanun'un 2/1-a maddesi hükmü gereğince mülga 6762 sayılı TTK'nun taşımaya ilişkin 762 vd. maddeleri hükümlerinin uygulanması gerekmektedir.
6762 sayılı TTK 781 maddesinde, taşıyıcının eşyanın kendisine teslim edildiği tarihten gönderilene teslim olunduğu tarihe kadar geçen sürede uğradığı ziya ve hasardan sorumlu olduğu, Yasa'nın 785. maddesinde de hükmolunacak tazminatın ne şekilde hesaplanacağı düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta mahkemece, 6102 sayılı TTK'nın taşımaya ilişkin 850 vd. maddeleri hükümleri uygulanarak ve davalıların Yasanın 886 maddesi gereğince sınırlı sorumluluktan yararlanamayacağı kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
Oysa 6103 sayılı Yasa'nın 2/1 - a maddesi gereğince uyuşmazlıkta 6102 sayılı TTK hükümlerinin uygulanması mümkün olmayıp, mülga 6762 sayılı TTK hükümleri uygulanmalıdır.
Mahkemece 6762 sayılı TTK 785 maddesine uygun bir inceleme ve araştırma yapılmaksızın, dosyada hiçbir dayanak belgesi de bulunmayan icra takibinde istenen tazminata hükmedilmiştir.
Bu halde, davacıdan, tazminat hesabına esas olmak üzere yazılı belgelerinin ibrazı istenmeli, dosyanın konusunda uzman bir bilirkişiye tevdii ile uyuşmazlıkta mülga 6762 sayılı TTK hükümlerinin uygulanarak Yasa'nın 785 maddesi hükmüne göre tazminatın tayini ve sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmediğinden kararın davalılar yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davalılara iadesine, 12/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
11. Hukuk Dairesi 2016/14216 E. , 2018/5206 K.
-
- Benzer Konular
- Cevaplar
- Görüntüleme
- Son mesaj
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 9 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 15 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 6 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 18 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen İctihat
-
- 0 Cevaplar
- 12 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 7 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 5 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat
-
- 0 Cevaplar
- 11 Görüntüleme
-
Son mesaj gönderen Ictihat