11. Hukuk Dairesi 2016/10571 E. , 2018/3245 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

11. Hukuk Dairesi 2016/10571 E. , 2018/3245 K.


'İçtihat Metni'



MAHKEMESİ : .... FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada ... Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 26.05.2016 tarih ve 2016/26-2016/77 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, .... ibareli markaların Su ve Şişeleme Sanayi A.Ş. adına tescilli iken .... Ambalaj Mad. ve Amb. Mak. San. ve Tic. A.Ş tarafından ihale ile alındığını, bu şirkete karşı açılan hükümsüzlük davasında dava konusu markaların davalıya devredildiğinin anlaşıldığını,.... ifadesinin 556 sayılı KHK'nın 7/1-a ve 7/1-c maddeleri uyarınca marka olarak tescil edilemeyeceğini, ayrıca aynı KHK'nın 7/1-f bendi uyarınca satılan malın üretildiği yer ve coğrafi kaynak noktasında halkın yanılacağını, suyun mülkiyetinin müvekkili belediyeye ait olduğunu, daha önceleri '...' adı altında pazarlandığını, yine tarihi/kültürel değer olarak halka mal olduğundan 556 sayılı KHK'nın 7/h maddesi uyarınca tescil engelinin bulunduğunu, adın ayırt edicilik kazandığı düşünülürse bu kez müvekkili belediyenin 50 yılı aşkın bir zaman önce ticari kullanımı başlattığından gerçek ve öncelikli hak sahibi olduğunu, nitekim 23.05.1983 tarihli sözleşme ile suyun 25 yıllık kullanım hakkının Su ve Şişeleme San. A.Ş'ye müvekkilince verildiğini, sözleşmelerde, sözleşme sonu hakkın davacı Belediyeye geçeceğinin ve markaların Belediye'ye ait olduğunun belirtildiğini, 556 sayılı KHK'nın 8/3-4-5 maddeleri uyarınca markaların hükümsüz kılınması gerektiğini, '...' markası için de aynı hususların geçerli olduğunu ileri sürerek '...', '...', '...' markalarının hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının sessiz kalmakla hak kaybına uğradığını, ihdas eden Su ve Şişeleme San A.Ş'den alacaklı olan ... Ambalaj Mad. ve Amb. Mak. San. ve Tic. A.Ş tarafından cebri tahsil yoluyla alınan markaların 06.02.2009 tarihinde 400.000 TL karşılığında müvekkiline herhangi bir şerh olmaksızın devredildiğini, ayırt ediciliğe de sahip markalar üzerinde davacının hakkının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.


-/-




Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, 2003/20169 sayılı marka dışındaki markalar hakkında verilen derdestlik nedeniyle davanın reddine dair kararın kesinleştiği, dava konusu 2003/20169 sayılı markanın ilk tescil sahibi ile davacı ... arasında imzalanan 12.09.2002 tarihli kira sözleşmesinin 1/c maddesinde ... ve ... markalarının isim ve patent hakkının belediyeye ait olduğunun, sözleşme bitiminde hakkın belediyeye geçeceğinin, şirketin bir patent hakkı ileri süremeyeceğinin belirtildiğini, sözleşmenin yorumundan taraflarının marka devri yapmadığının, sadece ... ve ...adlarının geçici kullanımının öngörüldüğünün anlaşıldığı, Su ve Şişeleme San. A.Ş'nin davacı ... ile yaptığı anlaşmaya aykırı hareket ederek vekil marka tescillerini sağladığı, bu markaların tescil sahibi şirketin borcundan dolayı ihale ile ... Ambalaj Mad. ve Amb. Mak. San. ve Tic. A.Ş'ye geçtiği, ondan da davalı tarafından devralındığı, kötüniyetli eski malikin korunamayacağı, hak sahibi olmayan kişinin devirlerinin de geçerli olmayacağı, haciz yoluyla devrin de sonucu değiştirmeyeceği, markada hakim unsurun ... ibaresinden oluştuğu, kötüniyetle tescilde 5 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanmayacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, 2003/20169 sayılı ....ibareli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 07.05.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön