11. Hukuk Dairesi 2016/10420 E. , 2018/2579 K.


Kilitli
Kullanıcı avatarı
İctihat
Mesajlar: 681327
Kayıt: 30 Mar 2021, 02:46

11. Hukuk Dairesi 2016/10420 E. , 2018/2579 K.


'İçtihat Metni'

MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR


Taraflar arasında görülen davada ... ...(Kapatılan) 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen17/05/2016 tarih ve 2015/129-2016/68 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacı şirketin uzun yıllardan beri halı ticareti sektöründe faaliyette bulunduğunu, halı markası olarak da '... halı' ismini kullandıklarını, '... HALI' ibareli markasını kendi adına tescil ettirmek için TPE'ye 2015/27522 numarası ile 27. sınıfı kapsayacak şekilde başvuru yaptığını, davacı şirketin uzun yıllardan bu yana kullandığı '...' ibareli markanın Türkiye genelinde tanınmışlığının gün geçtikçe arttığını, davacı firma tarafından faaliyette bulunulan 27. sınıf ve hizmetler hakkında '...' ibareli markasını 5 yıl içerisinde kullanılmadığını ve bugüne dek herhangi bir faaliyette de bulunmadığını, bu sebeplerle davalıya ait 2008/15589 tescil numaralı '...' ibareli markanın 556 sayılı KHK'nin 14. maddesi gereğince 27. emtia sınıfı bakımından kullanmama nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, kendisine usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalıya ait '...' markasının KHK’nın 14. maddesi kapsamında dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık süre içerisinde ciddi şekilde kullanıldığına ilişkin delillerin dosyaya sunulmadığı, davalıya markayı kullandığına ilişkin delillerini sunması için verilen 2 haftalık kesin süre içerisinde herhangi bir belge ve delil ibraz etmediği, kullanılmama sebebiyle iptali talep edilen markanın kullanıldığını ispat etmek yükümlülüğü altında bulunan davalının bu yükümlülüğü yerine getirmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, kullanmama nedenine dayalı markanın hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı şekilde 556 sayılı KHK’nin 14. maddesi gereğince markanın kullanmayan emtialar bakımından iptaline karar verilmiştir. Ancak, 24.07.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 09.04.2014 tarih 2013/147 esas ve 2014/75 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nin 42/1-c maddesinin iptaline; karar tarihinden sonra 06.01.2017 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 14.12.2016 tarihli 2016/148 esas ve 2016/189 karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK’nin 14. maddesinin iptaline karar verilmiştir. Bu durumda, Anayasa Mahkemesi'nin anılan iptal kararı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün re'sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 10/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













Kilitli
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“2018 Yılı Kararları” sayfasına dön